“Yapay zeka geleceği değil, bugünü şekillendiriyor”

Yapay zekanın sadece teknolojik bir trend değil, kaçınılmaz bir dönüşüm olduğunu vurgulayan Akademisyen Ahmet Rasim Çağın, yeni kitabı “Kim Korkar Yapay Zekadan – İş Hayatında Yapay Zeka” ile bu dönüşümün özellikle iş dünyasında nasıl yaşandığını gözler önüne seriyor. Yapay zeka artık yalnızca akademik bir konu değil; üretimden eğitime, sağlıktan müşteri hizmetlerine kadar her alanda aktif olarak kullanılan, iş yapma biçimlerini kökten değiştiren bir teknoloji. Akademisyen Ahmet Rasim Çağın, “Kim Korkar Yapay Zekadan – İş Hayatında Yapay Zeka” adlı yeni kitabında bu dönüşümü yalın bir dille ele alıyor. 25 yılı aşkın süredir San Francisco ve Silikon Vadisi’nde edindiği deneyimle iş dünyasına yapay zeka uygulamalarını anlatan Çağın, aynı zamanda Boğaziçi Üniversitesi ve Kaliforniya Üniversitesi Berkeley Kampüsü’nde verdiği derslerle bu bilgileri akademik alana da taşıyor. Çağın’a göre yapay zeka, büyük veri, işlem gücü ve derin öğrenme gibi gelişmelerle artık yeni bir endüstri devrimi yaratıyor ve bu fırsat Türkiye için de kaçırılmaması gereken tarihi bir pencere sunuyor.YAPAY ZEKA YENİ BİR KAVRAM DEĞİLYapay zekanın yalnızca akademik bir araştırma alanı olmaktan çıkıp gerçek dünyada devrim yaratan bir teknolojiye dönüştüğünü belirten Çağın, “Bu teknoloji, 1950’lerden beri üzerinde çalışılan bir alan olsa da, son yıllarda yaşanan gelişmelerle birlikte gündemin en üst sıralarına yerleşti. Yapay zeka, aslında yeni bir kavram değil. Ancak son yıllarda çok fazla ilgi toplamasının arkasında birkaç temel sebep var, günümüzün ekonomik ve toplumsal dönüşümünde belirleyici bir rol oynuyor” diye konuştu.YAPAY ZEKANIN YAKITI: BÜYÜK VERİ PATLAMASIYapay zekanın, öğrenebilmek ve tahmin yapabilmek için devasa miktarda veriye ihtiyaç duyduğunu ifade eden Çağın, “İnternet, sosyal medya, e-ticaret platformları, sensörler ve sağlık hizmetleri aracılığıyla her geçen saniye milyarlarca veri üretiliyor. Bu veri patlaması, yapay zekanın gelişimini hızlandıran en önemli faktörlerden biri” dedi.
GPU VE TPU TEKNOLOJİLERİYLE HESAPLAMA GÜCÜ ZİRVEDEYapay zekanın ilerlemesinde artan işlemci gücünün de belirleyici olduğunu söyleyen Çağın, özellikle NVIDIA gibi şirketlerin geliştirdiği grafik işlemcileri (GPU’lar) ve özel yapay zeka çipleri (TPU’lar) sayesinde eğitim süreçlerinin büyük ölçüde hızlandığını vurguladı. Çağın, “Eskiden yıllar süren hesaplamalar, bugün saatler içinde tamamlanabiliyor. Bulut bilişim teknolojileri de bu gücü herkesin erişimine açtı” ifadelerini kullandı.DERİN ÖĞRENME İLE SIÇRAMAYapay zekanın uygulamalarda etkinliğini artıran bir diğer önemli gelişme ise derin öğrenme (deep learning) algoritmalarının olgunlaşması olduğunu ifade eden Çağın, “Görüntü işleme, ses tanıma, doğal dil işleme gibi alanlarda yapay sinir ağları devrim yarattı. Bu da yapay zekanın sadece akademik değil, ticari ve endüstriyel anlamda da güçlü bir araç haline gelmesini sağladı” dedi.ERİŞİLEBİLİRLİK ARTTI, MALİYETLER AZALDIGeçmişte yapay zeka projelerinin yalnızca büyük bütçelere sahip kurumlar tarafından yürütülebildiğini hatırlatan Çağın, “Bugün artık bulut tabanlı altyapılar sayesinde çok daha düşük maliyetlerle herkes yapay zeka projeleri geliştirebiliyor. Büyük teknoloji firmalarının açık kaynaklı araçlar sunması da bu dönüşümü hızlandırdı” ifadelerini kullandı.
YENİ ENDÜSTRİ DEVRİMİYapay zekayı “yeni bir endüstri devrimi” olarak tanımlayan Çağın, “Yapay zeka, tıpkı sanayi devrimi ya da elektriğin icadı gibi, tüm sektörleri dönüştürme potansiyeline sahip. Otonom araçlardan sağlık teşhis sistemlerine, üretim otomasyonundan müşteri hizmetlerine kadar her alanda büyük verimlilik artışı ve tasarruf sağlıyor” diye konuştu.TÜRKİYE İÇİN BİR FIRSAT PENCERESİYapay zekanın tarihi bir fırsat sunduğunu belirten Çağın, “Yapay zeka, endüstri devrimi veya elektriğin bulunması gibi büyük bir dönüşümü temsil ediyor. İstisnasız tüm endüstrileri etkileyecek olan bu teknoloji, insan yaşam biçimini temelden değiştirme potansiyeline sahip. Türkiye, endüstri devrimini kaçırmış bir ülke olarak, yapay zeka gibi bir fırsatı iyi değerlendirmek zorunda. Bu teknoloji, refah seviyesini artırmak ve küresel rekabette öne çıkmak için büyük bir şans sunuyor” dedi.YAPAY ZEKA HER YERDEAhmet Rasim Çağın, sözlerini şu ifadelerle tamamladı:Yapay zekanın her alanda kullanıldığını belirten Çağın, “Yapay zeka artık hayatımızın her alanında. Eğitimden sağlığa, üretimden eğlenceye kadar tüm sektörlerde kullanılıyor. Bu teknoloji bir moda değil, geleceğin ta kendisi. Onu anlamak ve doğru kullanmak, hem bireyler hem de ülkeler için artık bir zorunluluk” şeklinde konuştu.YAPAY ZEKAYLA ÇALIŞMAK ARTIK KAÇINILMAZAkademisyen Ahmet Rasim Çağın’ın yapay zekanın çalışma hayatını ve iş yapma biçimlerini nasıl dönüştürdüğünü yalın bir dille ve ilgi çekici bir anlatımla ele aldığı rehber niteliğindeki yeni kitabı “Kim Korkar Yapay Zekadan – İş Hayatında Yapay Zeka”, önümüzdeki günlerde okuyucuyla buluşuyor. San Francisco ve Silikon Vadisi’nde 25 yılı aşkın süredir yapay zeka alanında deneyim kazanan Çağın, özellikle iş dünyasında yapay zeka uygulamaları üzerine yoğunlaşıyor. Son yıllarda ise Boğaziçi Üniversitesi’nde ve Kaliforniya Üniversitesi Berkeley Kampüsü’nde uygulamaya yönelik yapay zeka dersleri vererek bilgi ve deneyimini akademik ortamlarda da paylaşmaya devam ediyor.