Şeker-İş Sendikası’nın 2016 yılından bu yana Grand Şeker Otel’de düzenlenlediği Geleneksel Medya Buluşmaları’nın 7.’si gerçekleşti.
Açılış konuşmasını yapan Şeker-İş Sendikası Genel Başkanı İsa Gök, mesai mevhumu olmaksızın gecesini gündüzüne katarak toplumsal bilginin inşasında kamuoyunu doğru bir habercilikle bilgilendirmeye çalışan gazetecilere seslenerek, “Yeri geldiğinde bu görevlerini yerine getirirken, kimi zaman sınır ötesinde yaşanan savaş ortamında bir kurşunun, kimi zaman bir trafik kazasının, kimi zaman da zorlu mevsim koşullarının kurbanı oldunuz. Türkiye’nin geleceğini şekillendirirken basın mensuplarına her zamankinden fazla ihtiyacımız olduğunu da ayrıca vurgulamak isterim” ifadelerini kullandı.
‘DÖNÜŞÜMÜN YÜKÜ ÇALIŞANLAR ÜZERİNDE BIRAKILMAMALI’İklim değişikliği olgusunun bütün azameti ve vahametiyle artık kabul görmüş bir gerçek olarak karşımızda durduğunu ifade eden Gök, “İklim krizini sırf musluk suyunu israf etmeye, A sınıfı enerji beyaz eşya kullanmaya ya da tasarruflu ampullerle sarfiyatı en aza indirgemeye bağlamak mücadele yöntemlerinin ana ilkeleriyle çok da fazla bağdaşmamaktadır. Kimsenin geride bırakılmaması temelinde, Dünya’nın sağlığı için karbon ekonomisinden çıkıyorsak, bu dönüşümün yükünü çalışanlar üzerinde bırakmamak gerekiyor. Peki bu nasıl olacak? Bu sorunun cevabı da adil dönüşüm kavramı çerçevesinde üretilecek cevaplara bağlıdır. Yaklaşık 1,2 milyar işin, bir diğer deyişle, dünya istihdamının yüzde 40’nın sağlıklı ve istikrarlı bir çevreye doğrudan bağlı olduğunu ve işlerin sürdürülemeyeceğini unutmamak gerektir” dedi.
‘SÜRDÜRÜLEBİLİR DÖNÜŞÜM İÇİN İŞGÜCÜNE FORMAT ATILMALI’Yapay zeka ve dijitalleşmeyle birlikte yeni mesleklerin, yeni üretim ilişkilerinin ve yeni çalışma biçimlerinin ortaya çıktığı bir çağın başında olduğumuzu dile getiren Gök “Travmatik bellek, sadece yaşanılan dönemi değil, gelecek kuşakları da etkilemektedir. Bu sebeple yaptığınız işi, beceri ve bilgilerinizi çağın getirdiği yeniliklere göre güncellemezseniz birçok meslek gurubunda işsiz kalma olasılığınız yüksektir. Kısaca işletmelerin ve çalışanların eski yöntemleri geri dönüşüm kutusuna göndererek sürdürülebilir dönüşüm için işgücüne yeniden format atmaları gerekmektedir. Aksi halde etten, kemikten ve kandan oluşan sorunlar yumağı bedenlerle uğraşmak yerine kendi elleriyle ürettiği donanımlı bir robota istediği yazılımı yükleyip çalıştırmak her işverenin işine gelecek ve böylece insan merkezli yaşanan olumsuzluklar da bertaraf edilmiş olacaktır. Bu sorun özellikle önümüzdeki süreçte şeker sanayinde daha çok kendisini hissettirecektir. Şeker sanayi gibi özellikle ağır sanayide birçok meslek grubunda robotlaşan ya da özelleştirme adı altında uygulanan yanlış sistemlerle bilerek robotlaştırılan insanların çalışma sistemlerinin yeniden check up edilmesi ihtiyacı vardır. Çalışma hayatında ‘yapay zekalaşma’ proaktif yaklaşımı ileride mesleklere ya buzul çağını yaşatacaktır ya da çağ atlatacaktır” dedi.
GÖK’TEN ÇALIŞTAY DAVETİTürkiye’de son yıllarda özellikle de işçilerin insanca yaşamanın öncü niteliğindeki sendikalılık kavramının birtakım zorlamalarla yıpratılmaya çalışıldığını belirten Gök “Bu sebeple bizler de özellikle çalışma hayatında sektörümüzü ileriki yıllarda olumsuz etkilemesi muhtemel birtakım sorunları çözmek ve yeni çıkış yolları bulmak üzere konunun uzmanları ile bir çalıştay yapma gereği duymuş bulunuyoruz.
24 Kasım’da Konya’da gerçekleştireceğimiz “Değişen Dünya Dönüşen Çalışan” konulu çalıştayımıza yerel ve bölgesel aktörleri özellikle Valilik, belediyelere bağlı idareler, gıda sanayi çalışanları, üreticiler, kalkınma ajansları, üniversiteler, basın cemiyetleri ve tüm meslek odaları ile siz değerli basın mensuplarımızı davet ediyoruz” diye konuştu.
ŞEKER İŞ’TEN 10 KASIM ANMASIŞeker İş Sendikası üyeleri, 10 Kasım sabahı saat 9’u beş geçe otel önünde saygı duruşunda bulundu.
Başkan Gök ise şöyle konuştu, “10 Kasım 1938 yılında ebediyete irtihal eden Cumhuriyetimizin kurucusu ulu önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü buradan rahmetle anıyorum. Bu vesileyle milletimizin varlık ve yokluk mücadelesini zaferle taçlandıran, bizlere bağımsız ve özgür bir ülke bırakan Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve kahraman silah arkadaşlarını, her daim minnetle yâd ediyorum.”