KISM-I SANİ DEĞİLİZ

Instagramda bir videoya denk geldim, içim açıldı. Gelinlikli bir kız baba evinden çıkıyordu. Ağabeyleri şöyle dediler.“Bir söz vardır, gelin baba evinden gelinlikle çıkar, kefenle döner diye. Bizde öyle bir şey yok. İşte evimizin anahtarı (Burada gelin kıza kırmızı kurdele ile ev anahtarını takıyorlar). Ayrıca iyi gün var, kötü gün var. Gelmek ister yol parası olmaz, bu bileziği de ona yol parası olsun diye takıyorum.”Videoyu tekrar bulup sözleri buraya yazmak için Google’da tarama yaptığımda aynı cümlelerin söylendiği iki farklı düğün ve iki farklı video buldum. Olsun, yüzlerce böyle video olsun. Helal olsun size ağabeyler. “Kısm-ı sani” diye bir tanımlama vardır. Anadolu’ da kadınlar için çok kullanılır. Sözlük anlamı olarak ikincil veya tamamlayıcı kısım demektir. Yani tek başına tam bir varlık olamayan, ancak bir başka şeyi tamamlayarak var olabilen şey anlamındadır. Anadolu’nun büyük kısmında erkeği tamamlayacak olan kadının sonradan yaratılması kısm-ı sani ile ifade edilir. Hani Adem’in kaburga kemiğinden yaratıldık ya; bu tanımı bizler için kullanabilenlere göre biz kadınlar zaten erkek olmadan var olamazdık. Onlara göre sadece kısm-ı sani olduğunu kabul eden kadınlar mutlu olabilirler, eşitlik iddiasında olan biz diğer zavallılar bunalım ve mutsuzluklar içinde sürünürler. Fakat eğer sadece erkekleri tamamlama amacıyla yaratıldıysak neden biz kadınlar da zeki ve akıllıyız acaba? Kadın düşünebiliyor, öğrenebiliyor, üretebiliyor ve karar verebiliyorsa onun tamamlayıcı sınıf olduğu savı kaynağını nereden alıyor acaba? Çocukluğumda sokakta oynarken, yolda yürürken veya etrafı seyrederken ailelerin arabalarına binmeleri sırasında kadınların ve erkeklerin nereye oturduklarına hep dikkat ederdim. Ufacık oğlan çocuklarının doğrudan ön koltuğa, babalarının yanına oturmaları; annelerin ve erkek çocuktan çok daha büyük kız çocuklarının arka koltuklara geçmeleri, o aileyi hiç tanımıyor olsam bile içimi acıtırdı. Muhtemelen o evde babası oğluna gururla araba kullanmayı öğretirken kızının da buna hakkı olabileceği aklına bile gelmezdi, her türlü medeni hak oğlan çocuklarına tanınırken kızların bu tür hakları olduğunu akıl etmemelerini sağlamak ve ola ki şüpheye düşerlerse ikna etmek annelerin görevi idi. Her daim erkeğinin ardında kalmak zorunda olduğu kendisine öğretilmiş, bir kadın için başka türlü bir seçenek olmadığını zanneden o zavallı annelerin….Bir zümreyi toplumsal baskı ile kendisine bile kısm-ı sani olarak kabul ettirdiğinizde artık onlar üzerinde her türlü hakkı iddia edebilirsiniz. Mesela kadını eğitmeyebilirsiniz, ilgisiz ve sevgisiz bırakabilirsiniz, dövebilirsiniz, dövmezseniz bile kötü davranabilirsiniz, dayağa dayanamayıp kaçarsa gidip öldürebilirsiniz, hatta o evde dururken başkasıyla birlikte olabilir veya alternatif nikah ile evlenebilirsiniz. Çünkü beyniniz onun sizinle eşit bir yaratık olmadığına sizi ikna etmiştir çoktan. 1920 lerde Amerika’ da Ku Klux Klan’ın avukatlar, hakimler ve hatta bakanlar gibi yüksek eğitimli üyelerinin gizli vahşi gösterilerde nasıl olup ta zavallı siyahları cayır cayır yakabildiklerini anlayamıyorsanız, bunun cevabı da kısmen “kısm-ı sani” bakış açısındadır.Anadolu’nun çoğu yerinde sevgi, saygı, eşitlik, adalet gibi kavramlar sadece erkekler için doğumla birlikte kazanılan haklar olarak tanımlanmıştır. Kadınların ise bunları hak etmeleri gerekir. Nasıl hak edecek; mesela erkek kardeşleri ile birlikte büyürken hiçbir şey istemeyecek veya en fazla bluz, etek gibi şeyler isteyebilir. “Biraderler gezip tozarken ben neden eve tıkılıp kalmak zorundayım?” diye sormayacak. Babası erkek kardeşlerinin flört haberlerine bıyık altından gülerken “Bende birisi ile flört ediyorum” diye sohbete karışırsa öldürülmese bile temiz bir dayak yiyeceğini bildiği için zinhar hiçbir oğlana bakmayacak, yanına hiç kimseyi yaklaştırmayacak. Yıllar önce bir kız çocuğunun, ailesi birisiyle flört ettiği haberini aldığında kaçıp saklandığı akraba evinin kapısına babası dayandığında apartmanın 6. Katındaki balkondan atladığı haberini okumuştum da ciğerimin en dibi yanmıştı. Yavru kim bilir ne kadar çok korkmuştu ve babasının eline geçmekle 6.kattan atlamanın neticeleri aynı idi onun için.Özet olarak ne kadınlar ne de insan türünün herhangi bir cinsi kısm-ı sani değildir. Kadınlar için illa ki “kısım” içeren bir tanımlama kullanmak istiyorsanız “kısm-ı latif” diyebilirsiniz.