“Seçmen mesajı verdi sıra iktidar ve muhalefette”

31 Mart yerel seçimlerinin ardından gözler iktidar ve muhalefet partilerine çevrildi. 31 Mart yerel seçimlerinde seçmenin mesajının çok net olduğunu ifade eden Prof. Özcan Yeniçeri, “ Seçmen ekonomik sıkıntıları nedeniyle muhalefet etrafında bir tepki oluşturdu. Bundan sonra ki süreçte iktidar ve muhalefet partilerinin tavrını çok dikkatli takip etmek gerekiyor. Özellikle seçimlerde önemli belediyeler kazanan CHP bundan sonraki süreçte parti olarak nasıl bir tavır sergileyecek seçmen bunu yakından takip edecektir. Bugüne kadar her seçimden sonra sorunları çözmesi için kendisine seçmen tarafından kredi verilen iktidar partisi ise mevcut çelişkilerden kurtulup bu sorunları çözebilecek mi bunu göreceğiz. Seçmenin tavrı çok net. İktidar ve muhalefet partilerinin ise kendilerindeki mevcut belirsizliği bir an önce ortadan kaldırmaları şart” dedi.
Yapılan yerel seçimlerde seçmenin tavrının çok net olarak ekonomik sorunlar etrafında şekillendiğinin görüldüğünü ifade eden Yeniçeri, şunları söyledi: “ Bu sonuçlar gösterdi ki seçmen mevcut iktidardan rahatsız. Rahatsızlığının nedeni ise ekonomi. Bu iki konu net. Bunun nedenleri baktığımızda ise iktidarın uyguladığı çelişkili politikaların varlığı dikkatimizi çekiyor. Emekliye zam açıklaması yapılıyor ama Bağ-Kur emeklisine ayrı, devlet memuru emeklisine ayrı, işçi emeklisine ayrı bir zam politikası gündeme geliyor. Halktan yükselen tepkiler üzerine 2 bin lira daha veriyoruz iktidar tekrar yakınmalar sürüyor, bu sefer de Temmuz ayında gereken düzenlemeyi yapacağız diyor. Birçok insanın kazanılmış haklarını veremiyor. Hatta tam tersi bir politika izledi iktidar. Bunun sonucunda seçmen muhalefetten yana tercihi kullandı. Burada muhalefet çok dikkat etmeli. Seçmen muhalefetten çok memnun olduğu için değil, başta ekonomik nedenler olmak üzere iktidarın izlediği politikalardan rahatsız olduğu için tavrını sandıkta koydu. Muhalefet partileri bu anlamda iyi bir analiz yapmalı, iktidar ise çelişkili politikalar ve çalışanların kazanılmış haklarının teslim edilememesi noktasında bir analiz yapmalı.”
Seçmenlerin seçimlerdeki oy verme tavırlarının belli noktalarda odaklandığına dikkat çeken Yeniçeri, “ Seçmenin oy verdiği süreçte, aidiyet kavramı önem kazanıyor. Bu aidiyetlerden birincisi parti aidiyeti. Yani seçmen partili olduğu için oy kullanıyor. İkincisi ise aday aidiyeti. Seçmen partilerin gösterdiği aday ile ne kadar aidiyet bağı kurabilirse o adaya oy vermesi aklına yatıyor. Üçüncüsü ise ekonomik ve sosyal durumunun aidiyeti. Bir kişinin oy vermesini bu üç aidiyet biçimi çok yakından etkiliyor. Bu seçimlerde CHP adaylarıyla daha rahat aidiyet bağı kuran seçmen aynı zamanda ekonomik ve sosyal durumunun aidiyetini dikkate alarak ana muhalefet partisine oy verdi. Mevcut veriler bunu zaten açıkça ortaya koydu. Öte yandan iktidara verilen kredi süresince sorunların çözülemediğini gören seçmen bu tepkisini ve buna bağlı olarak geliştirdiği tavrını muhalefetten yana açıkça kullandı. Bu seçimin seçmen bazında ilk analizi kabaca bu şekilde yapılabilir” diye konuştu.
İktidar partisi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 22 senedir seçmenler tarafından teveccüh gördüğünü hatırlatan Yeniçeri, sözlerini şöyle sürdürdü: “ Bu seçmen 22 senedir iktidar partisine ve cumhurbaşkanı Erdoğan’a her seçimde sorunları çözebilmesi için kredi açtı. Sonuçta 22 sene sonunda gelinen noktada seçmenin memnun olmadığı tablosu çıktı karşımıza. Kaldı ki Türkiye’de sorun yaşanmaması için cumhurbaşkanına uygun anayasa süreci de yaşandı ve seçmen bu konuda o dönemde söylemek istediğini, vermek istediği mesajı verdi. Bugün ise cumhuriyet tarihinin en geniş yetkilerine sahip bir makam, hem yapan, hem de uygulayan pozisyonundayken yaşanan sorunlardan dolayı muhalefet partilerini eleştirince bu çelişkiyi seçmen gördü ve cevabını demokratik biçimde sandığa yöneltti. Bunun dışında bir nokta daha var ki o da dikkat çekici. Son yıllarda Türkiye’de artan göçmen sayısı, yakın coğrafyamızdaki ülkelerde illegal eylemlere karışmış bir takım insanların Türkiye’de emniyet güçleri tarafından yakalanmaları toplumun güvenlik duygusunda kaygıları ön plana çıkardı. Bu olgu da iktidarın üzerinde düşünmesi gereken konulardan.”
Seçim sonuçları itibarıyla Türkiye’de bütün sorunların çözüldüğü yönündeki anlayışın da gerçekçi olamayacağını belirten Yeniçeri, “ Seçmen tepkisini gösterdi ama sonuçta Türkiye’nin yaşadığı bahsettiğimiz temel sorunların çözümü de bir an da elbette olacak değil. Bundan sonraki süreçte iktidar partisi bu sorunların elbette çözümünü sağlayacak politikalar üzerinde yoğunlaşacak. Ancak şu andan itibaren 2026 yılına kadar geçecek süre önem kazanıyor. Bu seçimlerin ana konularından biri enflasyondu. Hem muhalefet, hem de iktidar enflasyon konusuna sıkça atıfta bulundu. Peki, enflasyonu yenebilmek için en temel hamle olan üretim seferberliği bundan bahseden olmadı. Bu üretim seferberliği nasıl oluşturulacak, nasıl gerçekleştirilecek ne iktidar, ne muhalefet buna değinmedi. Öte yandan Kriminal insanların Türkiye’de sıkça görülmesi, göçmenlerin varlığı bunun sonucunda oluşan güvenlik sorunlarının çözümü nasıl olacak? Seçmen bu konuda hassas olmasına rağmen, her iki kesimin çözümü nedir, göremedik. Ayrıca ciddi anlamda kayıt dışı ekonomi, kayıtlı ekonomiyi geçmiş durumda. Bu soruna nasıl bir çözüm bulunacak? Bu seçimde partiler tarla fabrika- toplumsal katma değer-üretim bundan bahsetmedi. Bu sorunların yarattığı toplumsal dejenerasyon nasıl ortadan kaldırılacak? Türkiye için çok önemli bir konu bu” ifadelerini kullandı.
Muhalefet partilerinin seçim sonucuna göre önümüzdeki süreçte tavır belirleyeceklerini kaydeden Yeniçeri, “ İYİ Parti zaten içinden geçtiği süreçte kararı aldı. Bundan sonrasını göreceğiz. CHP bundan sonra ne yapacak bu önemli. DEM Parti ile olan ilişkisi nasıl şekillenecek? Parti içindeki durum ne olacak? Eski genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu ve partideki taraftarlarına nasıl bir tutum sergilenecek? Erdoğan 2026 yılında bir iyileşme gördüğü andan itibaren tahminim seçim isteyecek. İktidar ve muhalefet bu seçime nasıl hazırlanacak? Sonuçta içinden geçtiğimiz süreçte muhalefet seçimi kazansa da, iktidar mesajı aldık dese de her iki tarafta da belirsizlik sürüyor. Bu da ayrıca tartışılması gereken bir konu” dedi.