TTB’den ‘TTB Yanımda’ uygulaması

Türk Tabipler Birliği (TTB) sağlıkta şiddet olaylarına hem dikkat çekmek hem de caydırıcı olmak için ‘TTB Yanımda’ mobil uygulamasını hayata geçirdi. İlk başta TTB üyelerinin yararlanabileceği uygulama ile sağlıkta şiddet olaylarının caydırıcı olması planlandığını söyleyen TTB Genel Sekreteri Vedat Bulut, “Üyemiz olan doktorların eşi, avukatı, hastanesindeki bireylere mesaj ulaştırmak için acil butonu olan bir mobil uygulama geliştirdik. Böylece bizim hukukçularımız da dahil olmak üzere arkadaşlarının bölgeye gitmesi için uyarı yolluyor” derken TTB Şiddet Komisyonu Başkanı ve mobil uygulamanın hayata geçmesinde aktif rol oynayan Alican Bahadır ise “Sağlıkta şiddeti ancak dayanışma ile çözebiliriz. Bu uygulamayı da meslektaşlarımızla dayanışmayı artırmak için planlamıştık. Ancak sağlık çalışanlarına yönelik şiddet hakkında asıl önlem alması gereken kamu otoritesidir” dedi.
Uygulama ile hem şiddete dikkat çekmek hem de caydırıcı olmak amaçlandığını söyleyen TTB Genel Sekreteri Vedat Bulut, “Üyemiz olan doktorların eşi, avukatı, hastanesindeki bireylere mesaj ulaştırmak için acil butonu olan bir mobil uygulama geliştirdik. Böylece bizim hukukçularımız da dahil olmak üzere arkadaşlarının bölgeye gitmesi için uyarı yolluyor. Uygulamayı kullanan arkadaşımız diyebilir ki tüm mesai arkadaşlarıma mesaj gönder diyebilir. Hastanedeki tüm doktorlara mesaj gidecek ve hepsi bilecek ki bir şiddet vakası var. Caydırıcı bir tarafı var tabi ki bu uygulamanın” diye konuştu.
Uygulamanın hayata geçmesinde büyük katkı sağlayan TTB Sağlıkta Şiddet Komisyonu Başkanı Alican Bahadır ise uygulama ile şiddet olaylarının caydırıcı olacağını söyleyerek, “2023 yılının aralık ayında TTB olarak sağlıkta şiddet çalıştayı yapmıştık. Raporunu da yakında yayımlayacağız. Orada da Türkiye’de olduğu gibi dünyadaki birçok ülkede de sağlık çalışanlarına şiddetin yoğun ve özellikle son 20-40 senede ciddi şekilde arttığından bahsedilmişti. Ancak şu da unutulmamalı ki neoliberal kapitalizm yalnızca ülkemizde değil, dünyanın büyük bölümünün sağlık sistemlerini dönüştürdü. Bu sistemlerde hastalar ve yakınları “müşteri” olarak görülürken sağlık çalışanları da değersizleştirildi. Sağlık piyasalaştırıldı. Ülkemizde sağlık kurumlarını kaosa çeviren bu sistemin yanında önlemler de alınmıyor. Üstelik mevzuat düzenlemesi de tam olarak istediğimiz gibi değil. Mesela sağlık kurumlarında silahın yeri yok. Silahla girilmemeli ancak sağlık kurumlarına silahla girilmesini önleyici bir kanun ısrarlarımıza rağmen kabul edilmedi.
Şiddet olaylarında asıl caydırıcı olabilecek iradenin kamu iradesi olduğunu ve Sağlık Bakanlığına büyük görev ve sorumluluklar düştüğünü belirten Bahadır, “Sağlıkta şiddeti ancak dayanışma ile çözebiliriz. Bu uygulamayı da meslektaşlarımızla dayanışmayı artırmak için planlamıştık. Ancak sağlık çalışanlarına yönelik şiddet hakkında asıl önlem alması gereken kamu otoritesidir. Kamu otoritesi önlem almadığı sürece, sağlık sistemi sağlıkta şiddeti teşvik edecek bir noktada olduğu sürece sağlıkta şiddet hız kesmez. Biz hem meslektaşlarımızla hem toplumla aramızdaki dayanışmayı artırarak kamu otoritesine sağlıkta şiddete karşı önlemleri aldırmaya çalışıyoruz ki rahat nefes alabilelim” değerlendirmesinde bulundu.