Ortak ihtiyaçlarını karşılamak, ortak kaynakları kullanmak ve ortak hedeflere ulaşmak için oluşturduğu bir organizasyon biçimi olan kooperatifleşme, güçlü bir topluluk oluşturma, ekonomik kalkınmaya katkı sağlama, adil ve sürdürülebilir kalkınma, pazarlama ve satış gücünü artırma, eğitim ve bilgi paylaşımı gibi birçok alanda önemli faydalar sağlar. Ankara Kent Konseyi Tarımsal Kalkınma Çalışma Grubu aylık olağan toplantısında, bu ay Kooperatifçilik Hareketi ve Yerel Yönetimler konuşuldu. Ankara Kent Konseyi, tarımsal kalkınma ve kooperatifçilik alanındaki bu önemli adımla, bölgenin tarımsal potansiyelini daha da artırmayı hedefliyor. Panelin moderatörlüğünü yapan Ziraat Mühendisi ve Bozok Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Kurucu Başkanı Ayfer Ulusoy, Kırsal Kalkınma Çalışma Grubu Sözcüsü olarak, panelin amacının tarımsal kalkınma sürecinde kooperatifçiliğin ve yerel yönetimlerin önemini vurgulamak olduğunu belirtti. Panel, Ankara il ve ilçelerinde faaliyet gösteren Tarımsal Kalkınma Kooperatifleri, Sulama Kooperatifleri, ve Kadın Kooperatiflerinin yanı sıra, Tarım Bakanlığı, BM Gıda Örgütü FAO, Ankara Kalkınma Ajansı Temsilcileri, TEMA Ankara grubu, Ziraat Mühendisleri Odası, Türkiye Ziraatçiler Derneği, Ziraat Mühendisleri, Ankara Büyükşehir Belediyesi Kırsal Hizmet Daire Başkanlığı, Üniversiteler ve Akademisyenler ve tarım gönüllülerinin katılımıyla gerçekleşen panelde, sektörün önde gelen isimlerini bir araya getirdi. Panelistler arasında yer alan Prof.Dr. Arman Zafer Yalçın, Dünyada ve Türkiye’de Kooperatifçilik Hareketindeki Gelişmeleri değerlendirirken, Erdem AK, Tarımsal Üretim ve Pazarlamada Kooperatiflerin Artan Rolleri ve Değişme Eğilimleri üzerine bilgi verdi.
Prof. Dr. Bülent Gülçubuk ise kooperatifçiliğin gelişmesinde yeni dönem yerel yönetimin sorumluluğu hususunda saptamalarda bulundu. Kooperarifçiliği en temel ihtiyaçlardan birisi olan su üzerinden değerlendiren Gülçubuk, “Dünyada 2040 yılına dek en fazla su kıtlığı yaşayacak ülkelerden biriyiz. Suyumuzu buna rağmen çok yanlış değerlendiriyoruz. Büyükşehir belediyelerinin sulama konusunu acilen ele alması gerekiyor” dedi.
Kooperatifleşmenin, sadece ekonomik faydalar sağlamakla kalmayıp toplumsal dayanışma ve katılımın güçlenmesine de olanak tanıdığını dile getiren Gülçubuk, şunları kaydetti; “Toplumsal yanıyla birlikte kooperatifleşme birçok toplum için önemli bir araçtır ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmada etkili bir strateji olarak kabul edilir. Geldiğimiz noktadaki ekonomik adaletsizlikler ve fırsat eşitsizlikleri için tek çözüm yolu kooperatifçilik. Bir kooperatif başkanı olarak diyorum ki kervan yolda düzülmüyor, temelleri çok iyi ve sağlam atmamız gerekiyor. Dünyada ciddi bir ekonomik kriz ve yoksullaşma var. Yeniden bir kooperatifçilik hareketi kurmanın tam zamanı. Kooperatifleri adaletsizliği ve yoksulluğu azaltacak birer araç olarak görmemiz gerekiyor çünkü mevcut sistemler buna çözüm bulamadı. Dünyada gıda fiyatları 12 aydır düşerken Türkiye’de 31 aydır yükseliyor. Türkiye’de hiçbir gıda ürünü pahalı değil, gelir az. Bir ülkede gıda fiyatları ne kadar konuşuluyorsa refah o kadar geride demektir. Gelirde gıdaya ayırılan pay yüzde kırka ulaştı. Avrupa’da yüzde on sekiz. Dolayısıyla bu insanların gelirini artırmak ve işsizliği sonlandırmak üzere düşünmek gerekiyor ki bu da kooperatifleri gerektiriyor. Tüm bunlar kooperatif azlığından kaynaklanıyor.”
Bütün bu değişim ve gelişmeler ışığında kooperatif ve yerel yönetimler arasındaki ilişkileri değerlendiren Gülçubuk, Kırsal kalkınma politikalarında yeni dönemde çevresel refahın bütüncül geliştirilmesi politikasına dönüştüğünü ifade ederek, “Bir yurttaş devletinden sosyal devlet, güvenlik, görünürlük- kayıtlı olma, ekonomi, çevre gibi temel hususlarda beklentiler güder. Türkiye’de yaşlılara ve emeklilere yönelik kooperatif yok. Yeni dönem hizmet sunumunda kooperatifler yerel yönetimlerle birlikte ele alabileceği bu gibi pek çok konu var. Bizde sadece halk otobüslerinin kooperatifi var onların da nasıl işlediğini bilmiyoruz. Sorun kooperatifler ve yerel yönetimler nasıl bir iş birliği içerisinde olacak. Konuşmamız gereken bu” dedi.
Panelde ayrıca, kooperatifçilik uzmanları, kooperatiflerin sorunları ve çözüm önerileri ile kooperatif ürünlerinin pazarlanması konularında detaylı bilgiler paylaştı. Toplantının son bölümünde ise geniş bir soru-cevap oturumu düzenlendi ve kooperatiflerin yaşadığı sorunlara çözüm üretmek üzere bilgi alışverişi yapıldı.
