Türk devletlerini yönetenlerde unutma rahatsızlığı olduğu ile ilgili düşüncelerimi yazılarımda ve “Türk’ün Hafıza Sorunu” adlı kitabımda yazdım ve örnekleriyle gösterdim.
Sadece yönetenler mi? Hayır Türk milletinin her bir ferdinin de aynı sorunları yaşadığına inanıyorum.
Hafıza ve bilincin önemli olduğunu, halkına anlatmayan ve onları bu konuda ikna edemeyen yönetici, aydınların ve eğitim biriminin iki defa görevlerini eksik yaptıkları düşünce ve inancındayım. Halk doğru eğitme, bilinçlendirme yapılmaz ise olacak budur.
Bu konu üzerinde ne kadar hassas isem günümüzde yapılan hatalar gözlerimin önüne sapır sapır dökülüyor.
Biliyorsunuz Türkiye’yi yönetenler son yıllarda 10 milyondan fazla yabancının Türkiye’ye gelmesine izin verdi. Hatta davet etti. Bu yaptığı ile de övündü. Olanları gördükçe içimizde yara oluştu, gün geçtikçe de çapı ve etkisi büyük yara haline geldi. O yaranın verdiği acıyı iyi anlatamamış olacağız ki tepki olumsuz oldu ve bizlerde sessizliğe büründük.
Vatanlarına, milletine yararı olmamış, mücadele etmeyi düşünmemiş bu kişilerin ileri de vatanımıza büyük sorunlar getireceğini görüyoruz.
Bu tehlikenin milletimizin demografik yapısına, ekonomisine, kültürüne, medeniyetine, ahlakına, birliğine ve dirliğine telafisi zor zararlar vereceğini bilerek kabul etmenin izahı mümkün değil.
Türkiye’mizin sorunu ile düşünce dünyamızı meşgul ederken KKTC’nin de aynı hataların içinde olduğunu Milliyet Gazetesi Yazarlarından Zeki Şahin’in yazısından öğrendim. Yazıya göre; “ Yahudiler 2000 li yılların başından beri KKTC’den 25 bin dönümlük toprak satın almış. Buralara sadece kendi adamlarının oturduğu siteler inşa etmişler.
KKTC yönetimi 23 yıldan bu tarafa Bakanlar Kurulu kararı ile 35 bin mülk satışına izin vermiş. Son 5 yılda ise 14.607 kişiye mülk alma izni verilmiş. Bunların içinde 30 adet mülk alan bile varmış.”
KKTC’de yaşayanların sanki başlarından hiçbir şey geçmemiş, yönetenlerin tarih bilgileri yokmuş, Kıbrıs Türkünün çektiklerini bilmiyorlarmış gibi bilinçsizce bu işin yapılmasına nasıl izin verirler.
Bundan önceki iki Cumhurbaşkanı hangi inanca ve görüşe sahip olduklarını kendileri söylediler. Onlar zamanında olanlara ne diyelim demek isterdim ama onları seçenlerde Rum vahşetini yaşamış insanlar veya onların çocukları olduğunu da unutmamak lazım.
KKTC’nin İçişleri Bakanı konu ile ilgili olarak hatadan dönülmesi yönünde yeni yasalar çıkarılacağını söylüyor ama geç kalınmış bir karar olarak görüyorum.
Günlerdir dünyanın gündeminin birinci sırasında olan Filistin-İsrail örneği karşımızda dururken nasıl aynı doğrultuda Türkiye’de ve KKTC’de hatalar yapılır.
Tanrım milletimizi, onları yönetenleri dünü unutma ve ders almama hastalığından arındırsın.
Tanrım Türk insanını, kaygısı olmayan, umursamaz, endişe duymayan, vurdumduymaz çul çürüten yönetici ve aydınlardan korusun.
