Birleşik Kamu İş Konfederasyonuna bağlı Büro İş Sendikası Başkanı Alay Hamzaçebi, geçtiğimiz gün açıklanan ‘Kamuda tasarruf programını eleştirdi. Hamzaçebi, bütçede asıl yükün memura verilen servis araçları olmadığını ve yapılan düzenlemeyle bütçe açığının kapatılmayacağını belirtti. Hamzaçebi bütçeye asıl yük olan konuların başında faiz, mülteci, yap işlerler ve sürekli vergi borcu silinen dev holdingler olduğunu söyleyerek basın açıklamasının ardından hazineye bağlı hortumları kesti.
Memurun yoksulluk ile boğuştuğunu söyleyen Hamzaçebi, “Mevcut sosyal tesislerin ekonomiye kazandırılması, misafirhanelerin, kampların satılması demek. Memur yoksulluk ile boğuşuyor, sosyalleşmeyi çoktan unuttu. Elimizde kalan sayılı sosyal tesisleri de öncekiler gibi anlaşılan birilerine ucuz ucuz peşkeş çekecekler. Lojman kiralarının ve sosyal tesis ücretlerinin rayiç bedel dikkate alınarak belirlenmesi; Konfederasyonumuz Birleşik Kamu-İş’in açıkladığı son rakamlara göre açlık sınırı 19 bin 980 liraya, yoksulluk sınırı 58 bin 205 liraya çıkmış. Birçok yerde ev kiraları kamu görevlilerinin maaşlarının üzerindedir. Son yıllarda başta büyükşehirler olmak üzere tatil beldelerinde ev kiralarında meydana gelen fahiş artışlar, kamu görevlilerinin bu şehirlerde çalışmalarını imkânsız hale getirmiştir. Yüksek kiralar nedeniyle büyükşehirlerde kimse çalışmak istemiyor. Bu şehirler sürgün şehri olmuştur. Memurun barınma sorunu artarak devam etmektedir. Kamu lojman kiralarının nispeten daha uygun olması bir nebze memurun barınma sorununa çözüm olmaktadır. Lojman sayısı artırılacak yerde elden çıkarılması kamu hizmetlerini aksatacak ve verimini olumsuz etkileyecektir. Kamuda yeni personel alımı emekli olan kadar ile sınırlandırılması. Kamuda personel açığı zaten had safhaya ulaşmış bulunmaktadır. Bu durum kamu hizmetlerini olumsuz etkilemekte vatandaşı da mağdur etmektedir. Artan nüfusa mevcut personel ile hizmet vermek her geçen gün zorlaşmaktadır. Öte yandan emekli maaşlarının düşüklüğü nedeniyle kamu görevlilerimiz emekli olmak istemiyor, sağlığı elveren 65 yaşına kadar çalışmayı tercih ediyor, elvermeyen adeta sürünerek hayatta kalmaya çalışıyor. Taşeronlaştırmaya bir an önce son verilerek memur eksiği acilen tamamlanmalıdır. Aylık bağlama oranları yüzde 80 ’ne yükseltilerek bütün ek ödeme, seyyanen zam, tazminat ve benzeri ödemeler emekli keseneğine sayılmalıdır” dedi.
MÜLTECİLERE MİLYARLARCA DOLAR AKTARMAYA DEVAM EDECEK MİSİNİZ?Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in “Hiçbir kamu kurumumuzun istisna tutulmadı” söylemini hatırlatan Hamzaçebi, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve Hazine Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’e şu soruları yöneltti:
“Cuma namazına, açılışlara, toplantılara yüzlerce araç ve binlerce korumayla gidilecek mi. Yazlık ve kışlık saraylar satılacak mı? Diyanet İşleri Başkanı başta olmak üzere hatta aile fertlerine tahsisli lüks makam araçları kullanılmaya devam edilecek mi? Onlarca uçak satılıp tarifeli uçak uygulamasına geçilecek mi? Döviz üzerinden geçiş garantili, tünel, otoyol, köprüler, hastaneler neden kamulaştırılmıyor? Talan, israf ve yolsuzluğun esas kaynağı Kamu İhale Yasasıyla ilgili bir düzenleme yapılacak mı? Patronların vergilerini silmeye, hibe krediler ve teşvikler vermeye devam edecek misiniz? Hizmet İçi eğitimler sadece kamu tesislerinde yapılacak. Otellerde yapılmayacak diyorsunuz. Laik, demokratik, cumhuriyete karşı (ÇEDES) ve diğer projeler kapsamında gerici cemaatlere, tarikatlara, vakıf ve dernekler aktarılan paralar kesilecek mi? Mültecilere milyarlarca dolar aktarmaya devam edecek misiniz? Kamuda idari etkinlik artırılacakmış. Bakanın verdiği örnekte vergi dairesi ve defterdarlık birleştirilecekmiş. Bakan, daha öncede bu iktidar döneminde bakanlık yaptı. Neden ayırdınız neden birleştiriyorsunuz? Şimdi ne değişti? Zamanında neden değiştirmedin? Ülkeyi yapboz tahtasına çevirdiniz. Memuru yandaş, yancı ve sarı sendikalara üye olmaya zorlayan, sendikal tekelleşmeyi sağlayacak, yıllık 20 milyar liraya varan parayı bütçeden bu sendikalara aktarmaya devam edecek misiniz? Siyasi Partilere ödenen ödeneği kesecek misiniz? Sözlü Mülakatlar kaldırılacak sözü verdiniz. Hem sözünüzü tutma adına hem de oldukça masraf gerektiren Mülakatları kaldıracak mısınız?”
Anayasanın ilk dört maddesinde bulunan sosyal devlet ilkesini bu iktidar fiilen Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi ile ortadan kaldırmış olacak” diyen Hamzaçebi son olarak şunları kaydetti:
“Öte yandan hükümet Bu paketi pandemi ve deprem ile süslenerek Ajitasyon yapmaktadır. Kılıf baştan uyduruluyor. Dertleri söz verdikleri seyyanen zammı emeklilere vermemek, 3600 Ek-Gösterge verilmesi gerekenlere vermemek, kira desteğini vermemek, giyim yardımını vermemek, memur ve emekliye TÜİK’in uydurulmuş enflasyon oranları ile düşük zam vermek için hükümet şimdiden kendine yol yapıyor. 11 trilyon 89 milyar TL’lik bütçede memurun kazanılmış hakları çerez parası sayılır. İMF bile bu kadar vicdansızlık yapmadı. Yediler bitirdiler hesabı bize ödetecekler. Kim yediyse hesabı onlar ödesin. İktidarı buradan uyarıyoruz. Memurdan uzak dur. Haklarımıza dokunma. Buradan kamu çalışanlarına da sesleniyoruz. Gelin hep birlikte alanlarda mücadele edelim, kazanılmış haklarımıza sahip çıkalım. Buradan hükümete sesleniyoruz. Memurun emeğini rızkını, alın terini, kazanılmış haklarını kesme. Keseceksen yandaşa, tarikat ve cemaatlere, vakıflara, müteahhitlere, saraya, faize, rantiyeye, mültecilere bütçeden oluk oluk akan hortumları kes. Temsili olarak bu hortumları keserek hükümetin Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi‘ni protesto ediyoruz” dedi.
Basın açıklamasının ardından bütçeye bağlı hortumlar kesildi.