Modern kadına getirilen eleştirilerden birisi de dişil enerjisini kaybedip erkekleştiğidir. Eleştiride yanlışlığın başladığı yer şudur ki, bir kere dişil enerji erkeklerde de bulunan ya da idealde bulunması gereken bir şeydir. Modern hayatın en büyük sıkıntısı erkeklerin aldıkları onca yeni tarz eğitime ve kadınlarla çalışma hayatının içinde de beraber olmalarına rağmen babaları ve dedelerinde de olmayan dişil enerjiyi kabul etmemeleri ve koca bir hayatı sadece eril enerji ile yaşamakta ısrarcı olmalarıdır. Eril enerjinin baskısı erkekte de kadında da dişil enerjiyi sindirir ve başkalaşım geçirmeye zorlar.
İkinci yanlışlık ta şudur; bir kadın için dişil enerji; iyi yemek yapmak, her akşam sofra kurmak ve bir evi çekip çevirmek değildir. Tanımlamanın annelikle bağdaştırılan sözlük tanımı uyarınca affedici ve hoşgörü sahibi olmaktan ibaret bir şey de değildir. Dişil enerji doğuştan getirdiğimiz bir şeydir ve kökenlerini iyi bilerek nasıl dişil enerjimize sahip çıkacağımızı iyi anlamamız lazım.
İyice başa gidersek Homo Sapiens ’ten önceki türümüz bilindiği üzere Neandertallerdi. Eskiden yarı maymun olduğu zannedilen Neandertallerin aslında şu anki halimize çok benzediği ve zeki oldukları artık kabul ediliyor. Fakat Neandertaller, Homo Sapiens’le karşılaştıktan ve kısa bir süre beraber yaşadıktan sonra dünya üzerinden silindi. Oysa Neandertal insanı Sapiens’ten daha güçlüydü, soğuk ortamlarda hayatta kalma yüzdeleri daha yüksekti, en az Sapiens kadar zekiydi. Neandertallerin yok olma nedeni Sapiensin Neandertalleri öldürmesi ya da günümüzde ilginçlik olsun diye sahte web sitelerinde yazılan toplu katliamlar falan değildir. Afrika’da ortaya çıkan Sapiens ile Avrasya’da yaşayan Neandertal tanıştıktan sonra birbirlerine düşman olmayıp (çünkü fiziksel olarak çok benziyorlardı ve ikisi de zekiydi) beraberce yaşamaya başladılar. Sapiensin erkeği Neandertal erkeğinin aksine dişil enerjisi yüksek bir evrimdi ve Sapiens erkeği çiftleşirken dişisiyle oynaşıyor, sevgi gösterilerinde bulunuyordu. Neandertal kadınları Sapiens erkeği ile çiftleştikten sonra kendi türünün, affedersiniz öküz gibi çiftleşen erkeğini gözleri görmemeye başladı. O vakitler nasıl bir mahalle baskısı vardı bilemeyiz ama Neandertal kadınının Sapiens erkeğini tanıdıktan sonra Neandertal erkeğiyle çiftleşmeyi reddettiği ve kaçıp kaçıp Sapiens erkeğiyle çiftleşerek Sapiensler doğurduğu şu an bütün arkeolojik bulgularda yazar. Sapiens hayatın tadına öylesine varan bir türdü ki Sapiens kadını ile çiftleşen Neandertal erkeği de Sapiens kadınını istemeye başladı. Yani Neandertaller birbirleriyle değil Sapiens ile çiftleşmeyi tercih ettiler ve özetle Neandertal türünü erkeğinin uyuzluğu ve çiftleşmedeki duygusuzluğu yok etti. Cilveli kadını ve erkeğiyle, üstelik toplumsal bilince sahip ve geniş kitleler halinde yaşamayı becerebilen Sapiens’in karşısında kümesinden ötesini göremeyen Neandertal’in “o iş bittikten sonra sırtını dönüp horlayan” tarzının hiçbir şansı yoktu.
Neden artık evrim geçirmiyoruz? Çünkü günümüzde Sapiens kendini sıcak evlerde korumaya aldı, gün yüzü görmeden öldürülen tavuk çiftlikleriyle türünü açlıktan ve proteinsizlikten koruyor. Sapiens’in artık evrime ihtiyacı yok. Milyonlarca yıla rağmen genlerinde hala duran Neandertal kromozomlarını iyice temizlemeye ihtiyacı var sadece.
Dişil enerji bize Sapiens atalarımızdan geliyor. Internette dişil enerjiyi artırmanın binlerce yolu anlatılıyor; doğada vakit geçirip meditasyon yapmak gibi ufak katkılardan da bahsedilebilir ama ilk yapmamız gereken dişil enerjinin ne olduğunu okumak, öğrenmek ve anlamaya çalışmaktır. Dişil enerji saldırganlık değil barışçılıktır, kabalık değil inceliktir, soğukluk değil sevecenliktir. Hayatın zorlu yollarında bunları kaybettiysek nasıl tekrar bulup çıkaracağımız yolunda kişisel bakımları ve ufak şeylerden bile neşelenebilmeyi ihmal etmemek bir başlangıç yol göstericisi olabilir. Nasıl ki Sapiens’in kadını ve erkeği cilvesiyle kaba saba Neandertal türünü yeryüzünden sildiyse, barıştığımız dişil enerji hayatımızın sırf zorluklarını yenmekte değil tadını çıkartmakta da bizim yardımcımız olabilir.