Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Başkenti Doğu Kudüs olan, bağımsız, egemen ve coğrafi bütünlüğe sahip bir Filistin devletinin hayat bulmasının önemine dikkati çeken Bahçeli, “Kalıcı ateşkes gecikmeksizin sağlanmalı, sürdürülebilir barış ortamının kurumsallaşması gerekmektedir” dedi. Sinan Ateş davasına ilişkin konuşan MHP lideri Devlet Bahçeli, partisinin, söz konusu davanın duruşmalarını dikkatle takip ettiğini ifade etti. Bahçeli, MHP’ye organize Pensilvanya operasyonu çekenlere MHP’yi de Ülkü Ocakları’nı da çiğnetmeyeceğini de söyledi.MHP lideri Devlet Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, 28. Dönem 3. Yasama Yılı’nın siyasi parti gruplarına, siyaset ve demokrasi hayatına, ülkeye ve millete hayırlı olmasını temenni ederek milletvekillerine başarılar diledi.“Sadece ekonomik temelli değil, siyasi ve toplumsal resesyon, kıtaları omurgasından tutmuş ve tozu dumana katmıştır” diyen Bahçeli sözlerini şöyle sürdürdü: “Demokrasi kalpazanları, siyasi dolandırıcılar, bukalemun mizaçlı fırıldaklar, emperyalizmin damga yemiş uşakları, aklı ve iradesi rehinli işbirlikçiler ne derse desin kaotik dünyaya karşı milli ve manevi cephemizin tahkimatı başlıca vazifemizdir. Tüm dünya duysun ki, ölümüz şehit, dirimiz yiğit, karşımızdakiler müfrit, direncimiz ve dirayetimiz müthiştir. Küresel tezgaha yakasını kaptırıp iç barış ve huzur ortamımızı karıştırmak için fırsat kollayanların kulaklarında yay gibi gergin bu sözlerimin her daim çınlaması ısrarlı tavsiyemdir. Sakın ola Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu ilkeleri ve kuruluş iradesi üzerinde tahribat ve oynamalara heves edilmesin. Paylaşamayacağımız bir şey yoktur. Sahte ve sanal gündemlere kaptıracak yakamız yoktur. Küresel projelere boyun eğecek, ‘tamam’ diyecek, saklanıp sinecek korkak bir meşrep bizde yoktur. Sosyal medya suikastlarına boyun eğecek bir fıtrat bizde hiç yoktur. Ne söylemişsek arkasındayız. Neyi diyorsak sözümüz olsun, yapacağız. Türkiye’mize sahip çıkacağız. Cumhur İttifakı’nı yaşatacağız. Devşirilmiş ve demlenmiş fosillere meydanı boş bırakmayacağız. Birliğimizi ve beraberliğimizi nimet bileceğiz. Türk milletinin her ferdini kendimiz gibi göreceğiz, canparemiz sayacağız. Türk ve Türkiye Yüzyılı’nda, bu kapsamda yeşeren Türk Devri’nde yeni bir mucizenin hep birlikte imzacısı ve imtiyaz sahibi olacağız.”“İSRAİL KONTROLDEN ÇIKAN HAYDUT DEVLET ÖRNEĞİNİN SON SÜRÜMÜDÜR”İsrail’in Gazze ve Batı Şeria’daki “sistematik zorbalıklarına” her gün bir yenisini ilave ettiğini belirten Bahçeli, “Aynı zamanda Lübnan’a, Yemen’e ve Suriye’ye bomba yağdırıyor. Savaşın olması ve yaşanması için daha neyin olması beklenmektedir? Savaş çıkacağı kadar çıkmıştır. Hala farklı arayış ve argümanlarla sıcak gelişmeleri, aleni savaş ortamını saptırmanın bir faydası yoktur. İsrail kontrolden çıkan, rutinden tamamıyla uzaklaşan haydut devlet örneğinin son sürümüdür, Netanyahu ise nefret dehlizinde katlettiği masum bedenlerin üzerine basa basa ikbal ve ikmal kaygısını telafi çabasına girişmiştir. Şurası örtülemez bir gerçektir ki, ABD takviyeli İsrail terör devleti, Orta Doğu’nun tamamına musallat olmuş, kilit ve kritik hedeflere sızarak suikast ve saldırılarını otomatiğe bağlamıştır. Geçtiğimiz hafta cuma günü, Hizbullah lideri Nasrallah’ın Beyrut’ta katli, ardından yine Hizbullah’ın ilk halkasını oluşturan diğer yöneticilerine karşı nokta operasyonlar başkaca bir yorum ve değerlendirme yapmamıza engeldir.”İran Cumhurbaşkanı Reisi’nin, Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye’nin, Hizbullah lideri Nasrallah’ın sırayla ölümlerinin içi içe geçen, birbiriyle bağ ve bağlantılı olan vahim olaylardan bazıları olduğunu belirten MHP lideri Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:”21-25 Eylül 2024 tarihleri arasında yapılan Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda sessiz milyonlara tercüman olan, hakkın ve haklının sözcülüğünü yapan; çok açık, çok tesirli, çok doyurucu mesajlarıyla Türk milletinin duruşunu dünyaya tebliğ eden Sayın Cumhurbaşkanımızın konuşmasından sonra, katil Netanyahu’nun alçakça konuşup tehditler savurması, demokrasi, özgürlük ve insan hakları hususunda mangalda kül bırakmayan ülke temsilcileri tarafından nasıl hazmedilmiştir? Hunhar ve hayasız trajedinin seyri ne zamana kadar sürecektir? Kürsüye çıkmadan önce Nasrallah’ın infaz emrini veren bir cani, döktüğü kanlara Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nu alet edecek kadar pervasız, fütursuz ve küstahtır. ABD Kongresi’nde Netanyahu’yu 72 kez ayakta alkışlayanlar mazlumların imhasını ihtiramla selamlayan ve sahiplenen insanlık defoları olarak hafızalara kazınmıştır. Benzerini Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda yapanlar, aynı hizada, aynı hüsran verici utancın ve yüz kızarıklığının çemberindedir.”“BM ANTLAŞMASI’NDA DEĞİŞİKLİKLER YAPILMASI ZORUNLU”BM’nin ve BM Güvenlik Konseyi’nin hukuksal ve siyasi yapısının, bu haliyle devamının hiçbir değerle, barış ve huzur özlemiyle örtüşmeyeceğini belirten Bahçeli, Konsey’deki üyelik şartlarının ve veto yetkilerinin değişikliği için BM Antlaşması’nda değişiklikler yapılmasının zorunlu olduğunu ifade etti. Bahçeli, şunları kaydetti:”Birleşmiş Milletler ve Güvenlik Konseyi yapısı yeni baştan ve derhal reform edilmeli. Bu reform ihtiyacının gecikmesi çok ciddi ve sancılı gelişmelere sebep olacaktır. İsrail saldırıları karşısında üç maymunu oynayanların, soykırıma seyirci kalanların ne diyeceği, ne yapacağı, neyi önereceği önemsiz bir ayrıntıdır ve hükmünü kaybetmiştir. Geldiğimiz bu aşamada Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin fonksiyonel yapısı değişmeli, aksi halde Birleşmiş Milletler Genel Kurul toplantılarının boykotu gündeme alınmalıdır.Aynı zamanda ülkelerin eşit katılım ve oy hakkını ihtiva eden alternatif dünya birliği konusunda çalışmalar hızlanmalı ve dünya beş ülkenin ağzına bakmaktan kurtulmalı. Birleşmiş Milletler Genel Kurul kürsüsüne elinde haritalarla çıkıp asıl ve potansiyel hedeflerini açık eden Netanyahu ve temsil ettiği terör devleti karşısında İslam ülkeleri de Allah için sesini yükseltmeli.”1967 sınırları temelinde, başkenti Doğu Kudüs olan, bağımsız, egemen ve coğrafi bütünlüğe sahip bir Filistin devletinin hayat bulmasının önemine dikkati çeken Bahçeli, “Bölge ve dünya barışı için kilit önemdedir. Kıbrıs’ta söyledikleri gibi İsrail ile Filistin arasında da iki devletli bir sistemin tecelli etmesi gerekmektedir. Kalıcı ateşkes gecikmeksizin sağlanmalı, sürdürülebilir barış ortamının kurumsallaşması gerekmektedir. Türkiye ile Suriye işbirliği ve uzlaşma zemininde daha fazla oyalanmadan buluşmalı, İsrail ve destekçilerinin yaygın tehdidine karşı milli güvenlik unsurlarımız tetikte ve teyakkuzda olmalı.” değerlendirmesinde bulundu.“YENİ ANAYASAYI TÜRKİYE’YE KAZANDIRMAK EN BÜYÜK DEMOKRATİK BAŞARI OLACAK”Bu yasama yılında gündemdeki yasal düzenlemelerin yapılmasıyla birlikte yeni anayasa ihtiyacının geniş bir mutabakat ikliminde kararlılıkla ele alınacağını düşündüğünü ifade eden Bahçeli, “Sivil ve demokratik bir anayasayı Türkiye’ye ve millete kazandırmak yeni yüzyılın en büyük demokratik başarısı olacaktır. 12 Eylül darbe döneminin kalın iz ve tortularını taşıyan mevcut anayasa ile Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin doğası ve sistemsel mimarisi çelişmektedir. Bu nedenle sorumluluk bilinciyle harekete geçmemiz, efradını cami ağyarını mani bir anayasayı hazırlayıp devlet ve millet hayatına hakim kılmamız acil bir gerekliliktir.” dedi.“MHP’YE ORGANİZE PENSİLVANYA OPERASYONU ÇEKENLERE MHP’Yİ ÇİĞNETMEYECEĞİZ”Eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş’in öldürülmesine ilişkin davaya ilişkin konuşan Bahçeli şunları kaydetti: “Kendi ittifaklarına iyiler, bizim ittifakımıza da kötüler diyen provokatör CHP Genel Başkanı’nın mahkeme kapılarında bir avuç MHP düşmanıyla esip gürlemesi, batık gemiler gibi siyasi ahlaksızlığın meçhul sahillerine düşe kalka sürüklenmesi tek kelimeyle yüzsüzlüktür.
Ne kadar Türkiye karşıtı varsa, görülen bir cinayet davası münasebetiyle MHP’yi suçlamaya kalkışıyor. Eski veya yeni fark etmez, bazı partilerin genel başkanları, kifayetsiz muhabirler, ekranları fitne fesat yayan bir kısım karanlık televizyon kanalları ayak üstü mahkeme kurmuşlar, bilirkişi, hakim ve savcı rolüne soyunarak partimizi, dava arkadaşlarımızı namertliğe dahi taş çıkartan bir iştahla yargılamaya tevessül etmişlerdir. Utanmadan, sıkılmadan, gerçekleri çarpıtarak, azmettirici ve katil arayanlar, timsah gözyaşlarıyla sabrımızı sınayanlar, önce aynaya bakacaklar, şeref ve haysiyetleri elverdiği ölçüde konuşmayı deneyeceklerdir.” Devlet Bahçeli, partisinin, söz konusu davanın duruşmalarını dikkatle takip ettiğini anlatarak, MHP’ye organize Pensilvanya operasyonu çekenlere MHP’yi de Ülkü Ocakları’nı da çiğnetmeyeceğini de söyledi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e seslenen Bahçeli, şunlara değinerek sözlerini sonlandırdı:”Özgür Özel sana diyorum, iddiaların aynen şahsın gibi çürüktür, bastığın yaş tahta, bindiğin patlak lastikli dolmuş, tutsağı olduğun tezvirat cambazlığı seni hiçbir yere götürmeyecektir. Milliyetçi-ülkücü hareketi karanlık ağızlarına alıp ileri geri konuşan sefillerle hem bu dünyada hem de Mahkeme-i Kübra’da sonuna kadar hesaplaşmak Rabbim’den yegâne dileğimdir.
Yaşına başına bakmadan önüne gelen mikrofona konuşmak, siyasi kışkırtmanın ve uzaktan kumandalı oyununun figüranı olmak bir hanımefendiye asla yakışmayacaktır. Herkes haddini bilsin, hudut ihlalinden kaçınsın, kapımızın önünde baykuş öttürmeyiz, kanat çırpan akbabaların da kanatlarını yolar kopartırız. Mahkeme kararı açıklanmadan, adalet yerini bulmadan, güya ve gıyaben hüküm verenler iftiralarının günahına iki cihanda katlanacaklar, camiamız bu rezillere hakkını hiçbir zaman helal etmeyecektir. Buradan sesleniyorum; Halk TV ve CHP ayağınızı denk alın. Dört soytarı muhabirle Milliyetçi Hareket Partisi’ni sorgulayamazsınız, sorgulatmayız.”