Kulüp içinde yaşanan bazı olumsuz gelişmeler nedeniyle saha içine konsantre olmakta zorlanan Ankaragücü, Trendyol Süper Lig’in 17.haftasında deplasmanda Ahlatcı Çorum FK ile karşı karşıya geldi.
Kaliteli bir oyuncu grubuna sahip olan rakibi karşısında son derece vasat bir futbol oynayan Ankaragücü, buna rağmen 89.dakikada Rotariu’nun attığı şık golle Ahlatcı Çorum FK ile 1-1 berabere kaldı.
Ahlatcı Çorum FK ile oynanan karşılaşmanın analizine geçmeden önce, Ankaragücü gündeminin en üst sıralarında kendine yer bulan üç kritik gelişme ile ilgili görüşlerimi belirtmek istiyorum.
Sezon başında izlenen yanlış transfer planlaması ve yapılan son derece yanlış teknik direktör değişikliklerinin ardından Ankaragücü taraftarının büyük tepkisine maruz kalan Ankaragücü yönetiminde yeni görev dağılımı yapıldı. İstifa eden bazı yöneticilerin yerlerine yeni atamalar yapıldı. Peş peşe alınan kötü sonuçlardan sonra gelen bu istifaları normal karşılıyorum. Ancak, kulüp bünyesinde yaşanan sıkıntıların da başkan İsmail Mert Fırat’tan bağımsız düşünülebileceğini düşünmüyorum. Birkaç yöneticinin istifası ancak ve ancak “yaraya pansuman” olur. Kötü sonuçlar gelmeye devam ederse taraftarların tepkisi İsmail başkana dönecektir. Ki bu da gayet normal.
Ankaragücü gündemini meşgul eden ikinci husus ise teknik direktör Kenan Koçak ile yolların ayrılması oldu. Yaşanan bu ayrılık beni hiç ama hiç şaşırtmadı. Aksine, beklediğim bir ayrılık idi. 30 Eylül 2024 tarihinde Sporanki için yazdığım yazıyı okursanız bu beklentimin altında yatan nedenleri çok net bir şekilde anlarsınız. Şu anda, kaotik koşullar altında mücadele etmeye çalışan bir Ankaragücü takımı izliyoruz. Böylesine kaotik bir ortamın üstesinden tecrübeli bir teknik adamın gelebileceğini düşünüyorum.
Ankaragücü gündemini meşgul eden üçüncü husus ise mevcut kadronun dört önemli futbolcusunun kadro dışı kalması. Tolga Ciğerci, Efkan Bekiroğlu, Alper Uludağ ve Bahadır Han Güngördü… Dört futbolcu da ilk 11’i zorlayan oyuncular. Kadro zenginliğini oluşturan isimler. İlginç! Bu noktadan hareket ederek takımın içerisinde de ciddi bir huzursuzluk olduğu sonucunu çıkarıyorum.
Ankaragücü’nün, Ahlatcı Çorum FK karşısında sergilemiş olduğu futboldan bahsedecek olursak…
Geçtiğimiz hafta Eryaman Stadyumu’nda Manisa FK’ya karşı almış olduğu mağlubiyetin moral bozukluğu ile Çorum’a gitti Ankaragücü. Ayrıca Başkent temsilcisinin, teknik direktör Kenan Koçak’ın istifası ve yaşanan kadro dışı olayları gibi olumsuz etkenlerin de tesiriyle bu maça tam anlamıyla konsantre olabildiğini de düşünmüyordum. Hissettiğim gibi de oldu.
Ahlatcı Çorum FK karşısında son derece pasif bir Ankaragücü izledik. Futbol anlamında ortaya hiçbir şey koyamadılar. Fiziksel güç olarak çok zayıf bir takım vardı sahada. Maçı döndürmek adına gereken mücadeleyi gösterdiklerini de düşünmüyorum.
40.dakikada, Yusuf Emre Gültekin’in gördüğü “gereksiz” kırmızı kart ile birlikte sahada 10 kişi kaldı Ankaragücü. Görülen bu kırmızı kartın ardından oyunu daha çok kendi yarı sahasında kabul eden bir Ankaragücü izledik. Ahlatcı Çorum FK’nın 51.dakikada Kadir Seven ile bulduğu golün ardından bile bu tablo değişmedi.
Tam “Artık gol olmaz” diye içimden geçirirken, 89.dakikada Rotariu’nun attığı klas golle birlikte skoru 1-1’e getiren golü buldu Ankaragücü. Gerçekten çok şık ve düzgün bir vuruş yaptı Rotariu.
Ahlatcı Çorum FK deplasmanından 1 puanla dönen Ankaragücü puanını 24’e yükseltti.
Karşılaşmada, Ankaragücü özelinde “olumsuz” anlamda gözüme çarpan bir detay var. Tolga Ciğerci, Efkan Bekiroğlu, Alper Uludağ’ın kadro dışı bırakılmasının ardından Ankaragücü’nün mevcut kadrosunda ciddi bir daralma gözlemledim. Ahlatcı Çorum FK maçında sol bekte Hayrullah Bilazer, orta sahada ise Osman Çelik ile Yusuf Emre Gültekin oynadı. Yusuf Emre Gültekin 40. Dakikada gereksiz bir kırmızı kart gördü ve takımını 10 kişi bıraktı.
Tolga Ciğerci, Efkan Bekiroğlu, Alper Uludağ ve Bahadır Han Güngördü’nün kadro dışı kalma sürecinde yaşananlar hakkında en ufak bir duyumum yok. Gelişmeleri bilmiyorum. Ancak, “çok ciddi bir disiplinsizlik problemi” yoksa bu oyuncuların affedilmesinden yanayım. Tıpkı, Riccardo Saponara’nın kadro dışı bırakılmasının ardından affedilmesi gibi… Zira, Ankaragücü’nün çok geniş bir kadrosu yok. Böylesine kaotik bir süreçte her oyuncuya ihtiyaç olacak.