Karal, yalnızca iklim koşullarının değil, yıllardır ötelenen önleyici tedbir eksikliğinin de bu yıkıcı tablonun ana sebeplerinden biri olduğunu vurguladı. Karal, “Üretici yalnız bırakıldı, önleyici sistemler devreye sokulamadı. Bu tablo, ihmal edilen tarım politikasının kaçınılmaz sonucudur” dedi.
“DON RİSKİNE KARŞI SAVUNMASIZIZ”
Tarım ve Orman Bakanlığı’nın zirai don olayının ardından sahada olmasını olumlu bulduğunu belirten Karal, meselenin yalnızca “geçmiş olsun” mesajları ve hasar tespitiyle geçiştirilemeyeceğini ifade etti. Tarımda artık sadece sonuçlara tepki veren değil, riskleri önceden öngören bir yapıya geçilmesi gerektiğini vurgulayan Karal, “Sorun sadece soğukta değil; bu soğuğa karşı hazırlıksız yakalanmakta. Etkin bir erken uyarı sistemi, bölgesel don haritası ve dijital meteorolojik bildirim altyapısı hâlâ kurulmuş değil. Tarım, sadece hava durumuna havale edilecek bir alan değildir” dedi.
“MİLLİ GIDA GÜVENLİĞİ İÇİN TEKNOLOJİ VE YATIRIM ŞART”
Karal, don riskine karşı alınabilecek fiziksel önlemler konusunda kamu desteğinin artırılması gerektiğini belirtti. Karal, “Rüzgar pervaneleri, sisleme makineleri, seralarda ısıtıcı sistemler gibi don önleyici ekipmanların kullanımını teşvik edecek hibe ve kredi destekleri acilen hayata geçirilmelidir. Bu sadece teknoloji yatırımı değil, milli gıda güvenliğine yatırımdır” ifadelerini kullandı.
“ÇİFTÇİYE DESTEK ŞART: GEÇMİŞ OLSUN MESAJI YETMEZ”
TARSİM sisteminin özellikle küçük ve orta ölçekli üreticiler için işlevsiz kaldığını belirten Karal, sistemin erişilebilir, hızlı ve etkin bir yapıya dönüştürülmesi gerektiğini söyledi. TARSİM primleri devlet tarafından karşılanmalı, tazmin süreçleri hızlandırılmalı ve çiftçiye kolay erişim sağlanmalıdır diyen Karal, “Zarar gören çiftçilerin kredi borçları faizsiz ertelenmeli ve gelir kaybına uğrayan üreticiye nakit destek verilmelidir. Çiftçiye sadece ‘geçmiş olsun’ değil; ‘yanındayım’ demek gerekir” dedi.
“TARIMDA GELECEĞİ PLANLAYAN BİR VİZYON ŞART”
Karal, tarımda günü kurtaran değil, geleceği planlayan bir anlayışa ihtiyaç olduğunu vurguladı. “Planlı üretim, iklim okuryazarlığı, güçlü destek mekanizmaları ve çiftçiyi merkeze alan bir vizyon olmadan her don, her dolu, her sel bize yeniden aynı acıyı yaşatacaktır. Tarım sadece ‘afet geldi, müdahale ettik’ anlayışıyla yönetilemez” diyen Karal açıklamasını sonlandırdı.
