Nitelikli dolandırıcılık ve suç gelirlerini aklamaktan kırmızı bültenle aranan Ebru T., para karşılığı fal baktığı gerekçesiyle 3 ay hapis cezasına çarptırıldı. Hukukçular, falcılığın hem dini hem de hukuki açıdan suç teşkil ettiğini belirtirken, işletmeciler sektörde artan taleplere rağmen yasal sınırları aşmadıklarını vurguladı.
Nitelikli dolandırıcılık ve suç gelirlerini aklamaktan kırmızı bültenle aranan Ebru T., bu kez para karşılığı fal bakmaktan ceza aldı. İstanbul Anadolu 44. Asliye Ceza Mahkemesi, sanığı 1925’ten beri yürürlükte olan 677 sayılı yasaya dayanarak 3 ay hapisle cezalandırdı. Üstelik cezada erteleme ya da hükmün açıklanmasının geri bırakılması da söz konusu olmadı.
MASAK RAPORU HER ŞEYİ ORTAYA ÇIKARDI
Mali Suçları Araştırma Kurulu’nun (MASAK) raporuna göre, Ebru T.’nin banka hesaplarına farklı tarihlerde “fal bedeli” ve “okuma ücreti” gibi açıklamalarla para transferleri yapıldığı tespit edildi. 150 ila 300 TL arasında değişen bu ödemeler, farklı bir yargı sürecinin önünü açtı.
677 SAYILI YASA İŞ BAŞINDA
1925 yılında yürürlüğe giren ve hâlâ geçerliliğini koruyan 677 sayılı yasa kapsamında, kamu davası açıldı. Mahkeme, falcılığı açıkça suç sayan bu tarihi yasaya dayanarak Ebru T.’yi 3 ay hapisle cezalandırdı.
SİCİLİNE YENİ BİR SUÇ DAHA EKLENDİ
Nitelikli dolandırıcılık ve suç gelirlerini aklama suçlarından 10 yıl 6 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan Ebru T.’nin siciline, şimdi de falcılıktan aldığı yeni ceza eklendi. Firari sanık hakkındaki diğer soruşturma ve davalar ise devam ediyor.
“FALCILIK AÇIKÇA SUÇTUR”
Hukukçuların ortak değerlendirmelerine göre, 677 sayılı Tekke, Zaviye ve Türbelerin Kapatılmasına Dair Kanun falcılığı kesin olarak yasaklıyor. Konuyla ilgili yapılan değerlendirmede şu görüşlere yer verildi:”1925 yılında yürürlüğe giren yasa, fal bakmak, falcılıkla iştigal etmek ve bunu meslek haline getirmek fiillerini açık şekilde suç sayıyor. Aynı şekilde büyü yapmak ve muska yazmak gibi uygulamalar da yasaklanmış durumda.”
“Türkiye Cumhuriyeti dahilinde, falcılık, büyücülük ve muskacılık gibi unvanlarla faaliyet göstermek tamamen yasaktır. İster kahve falı ister tarot kartı olsun, fark etmiyor; bu tür faaliyetler hukuken suç kapsamına giriyor. Bu suç için 3 aydan başlayan hapis cezaları öngörülüyor ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması da mümkün olmuyor.”
“Falcılık masum bir eğlence gibi algılansa da, ciddi olumsuz sonuçlar doğurabiliyor. Psikolojik sorunlar, ailelerin parçalanması, hatta intihar ve şiddet olaylarına kadar uzanan zincirleme etkiler ortaya çıkabiliyor. Ayrıca IBAN üzerinden yapılan ödemelerde ‘fal bedeli’ gibi açıklamaların bulunması, kişinin suça iştirak ettiğini belgeleyen delil niteliği taşıyabiliyor. Ancak tek başına açıklama yazmak yeterli değil, tüm olayın değerlendirilmesi gerekiyor.”
“TALEP VAR AMA YASALAR NET”
Sektörde uzun yıllardır faaliyet gösteren bir işletmeciler ise fal konusuna temkinli yaklaştıklarını belirterek şunları söyledi:”8 yıldır bu sektördeyim, falcılığa tamamen karşıyım. Biz hizmet sektöründeyiz, yasal olarak fal bakmıyoruz. Ancak günlük üç defa fal bakılması talebiyle gelen müşteriler oluyor. İnsanlar bunu psikolojik bir terapi ya da eğlence gibi görüyor.”
“Müşterilerin talepleri bazen çok absürt olabiliyor; kimisi ağlayarak, kimisi gülerek çıkıyor. Bir defasında, bir müşterinin fal sırasında bayıldığını bile gördük. Genellikle aşk, mahkeme süreçleri veya iş hayatıyla ilgili sorular soruluyor.”
“Fal dinen de günahtır, hukuken de suçtur. Bizim çizgimiz net; falcılık üzerinden gelir elde etmek yasal bir risk oluşturur ve sektörümüzün itibarını da zedeler.”
