2024’te 70 polis intihar ederken, son 40 haftada bu rakam 59’a ulaştı. Emniyet teşkilatındaki intihar oranının genel toplum ortalamasına göre 3,78 kat daha fazla olduğu belirtiliyor. Uzmanlar, çalışma koşulları, mobbing ve psikolojik destek mekanizmalarının yetersizliğine dikkat çekerek acil çözümler öneriyor.
Son yıllarda polis intiharlarının sayısındaki dramatik artış endişe verici boyutlara ulaştı. 2024’te 70 polis intihar ederken, son 40 haftada bu sayı 59’a yükseldi. Emniyet teşkilatındaki intihar oranlarının genel toplum ortalamasına göre 3,78 kat daha fazla olduğu belirtilirken, uzmanlar çalışma koşulları, mobbing, psikolojik destek eksikliği ve yüksek suç oranlarının polislerin üzerinde büyük bir baskı oluşturduğuna dikkat çekiyor. Yetki genişletilmesi, psikolojik destek sağlanması ve caydırıcı cezaların artırılması gibi öneriler gündeme gelirken, TBMM’deki araştırma önergelerinin reddedilmesi sorunun çözümünü geciktiriyor.
POLİS İNTİHARLARINDA ARTIŞ: NEDENLERİ VE ÇÖZÜM ARAYIŞLARI
Türkiye’de polis intiharlarının temel nedenleri arasında mobbing, aşırı çalışma saatleri, ekonomik sıkıntılar ve psikolojik baskı öne çıkıyor. Polisin Sesi Platformu’ndan Faruk Sezer, bu trajik olayların yalnızca bireysel değil, sistematik sorunlardan kaynaklandığını belirtiyor.
Cumhurbaşkanlığı Koruma Daire Başkanlığı’nda görevli bir polis memurunun bıraktığı mektupta, mobbing ve psikolojik baskının intihar kararında etkili olduğu görülüyor. Benzer şekilde, Beşiktaş’ta görev yapan bir polis memuru da intiharından önce mobbingten şikayet ettiğini belirten bir not bırakmıştı.
POLİS İNTİHARLARI TBMM’DE GÜNDEME GELDİ, ÖNERGELER REDDEDİLDİ
TBMM’de polis intiharlarıyla ilgili çeşitli soru önergeleri verildi. Ancak İYİ Parti ve CHP’nin sunduğu araştırma önergeleri reddedildi.
DEVA Partili İdris Şahin, son 5 yılda 450 polis intihar ettiğini, ancak iktidarın gerçek rakamları kamuoyuyla paylaşmadığını öne sürdü. Şahin’e göre, polislerin sendika hakkının olmaması, haklarını savunmalarını zorlaştırıyor ve intihar oranlarını artırıyor.
EMNİYET TEŞKİLATI SENDİKASI: ÇALIŞMA SAATLERİ DÜZENLENMELİ, PSİKOLOJİK DESTEK GÜÇLENDİRİLMELİ
Emniyet Teşkilatı Sendikası, polis intiharlarının önlenmesi için:-Çalışma saatlerinin düzenlenmesi-Psikolojik destek mekanizmalarının güçlendirilmesi-Mobbing uygulamalarının sona erdirilmesi
gerektiğini vurguluyor. Sendikanın yaptığı anket çalışmasına göre, her 10 polisten 3’ü intiharı düşündüğünü belirtiyor. Ancak, sendikanın önerileri şu ana kadar TBMM’de somut bir karşılık bulmadı.
POLİSLERİN ÇALIŞMA KOŞULLARI VE YETKİLERİ GÖZDEN GEÇİRİLMELİ
Uzmanlar, polislerin karşı karşıya kaldığı uzun çalışma saatleri, yoğun iş yükü ve yüksek suç oranlarının psikolojik sağlık üzerinde olumsuz etkiler yarattığını belirtiyor. Birçok zanlının suç makinesi haline gelmesi ve sürekli olarak aynı kişilerle mücadele edilmesi, polislerin üzerindeki stresi artıran en önemli faktörlerden biri olarak öne çıkıyor.
Bu noktada polislerin yetkilerinin artırılması gerektiği ve psikolojik destek hizmetlerinin ücretsiz sağlanması gibi önlemlerin hayata geçirilmesi gerektiği öneriliyor. ABD’deki modellerde olduğu gibi polislerin daha geniş yetkilerle donatılması, caydırıcı hukuk sistemleriyle desteklenmesi ve psikolojik danışmanlık hizmetlerinin yaygınlaştırılması, bu sorunun çözümünde önemli bir adım olabilir.
Ayrıca, yasal değişiklikler yapılarak caydırıcı cezalar artırıldığında, suç oranlarında düşüş sağlanacağı ve böylelikle polislerin üzerindeki iş yükünün hafifleyeceği savunuluyor. Suçun azalması, doğrudan emniyet teşkilatındaki iş yoğunluğunun düşmesine ve polislerin daha sağlıklı çalışma koşullarına kavuşmasına katkı sağlayabilir.
ÇÖZÜM İÇİN ACİL ADIMLAR ATILMALI
Son olarak uzmanlara göre polis intiharları sadece bireysel vakalar olarak değil, sistematik bir sorun olarak ele alınmalı. Çalışma koşullarının iyileştirilmesi, psikolojik destek mekanizmalarının artırılması ve mobbingin önlenmesi gibi adımların atılması, bu trajik olayların önüne geçmek için kritik önem taşıyor.
Sendikanın önerileri ve TBMM’deki tartışmalar, bu sorunun çözümü için daha fazla kamuoyu baskısı gerektirdiğini gösteriyor.
