Küresel Rüzgar Enerjisi Konseyi (GWEC) ve WindEurope raporlarına göre, küresel rüzgar enerjisi sektöründeki büyüme, hükümetlerin, şehirlerin, yatırımcıların ve müşterilerin desteğiyle önümüzdeki yıllarda da devam edecek.
GWEC’e göre rüzgar enerjisi kapasite artışı 2023-2030 döneminde yüzde 13 artışla yıllık 143 gigavat olacak. Böylelikle küresel rüzgar enerjisi kurulu gücü 2030’da 2 teravat seviyesine ulaşacak. GWEC’e göre küresel rüzgar enerjisi kurulu gücü 1 teravat seviyesine 40 yılda ulaştı.
Tüm dünyayı etkileyen Kovid-19 salgınının ardından yapılan ekonomik toparlanma planları ve Rusya-Ukrayna Savaşı’ndan kaynaklanan yüksek enerji fiyatları sebebiyle birçok ülke enerji ihtiyacını karşılamada güneş ve rüzgar başta olmak üzere yenilenebilir enerji kaynaklarını daha etkin kullanmak için politikalar geliştirmeye devam ediyor.
Türkiye 2021’de Paris Anlaşması’na taraf olarak 2053’e kadar net sıfır emisyon hedefi belirledi. Bu kapsamda ülkenin rüzgar ve güneş enerjisi hedefleri karbonsuzlaşmanın yanı sıra enerji bağımsızlığını da hedefliyor.
2025’ten itibaren rüzgarda yeni yatırımların hız kazanması bekleniyor
Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği (TÜREB) Başkanı İbrahim Erden, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, rüzgar enerjisi sektöründe 2022 ve 2023’te verilen yüksek kapasiteli depolamalı ön lisanslar ve kapasite artışlarına rağmen, geçmiş yıllardaki yüksek ve artan performansının aksine yıllık kurulum ve devreye alma süreçlerinde gözle görülür bir yavaşlamanın olduğunu bildirdi.
Yavaşlamanın sebebinin kapasite tahsisi yapılan yeni santrallerin izin süreçlerinin yeni başlamış olması ve daha önce verilen kapasite artışlarında da izin süreçleri ile finansman tarafında yaşanan zorluklar olduğunu dile getiren Erden, “Bu sürecin 2024’te bir miktar toparlanma beklentisine rağmen kısmen devam etmesi ve 2025’ten itibaren de yeni yatırımların artmasını bekliyoruz. Ayrıca bu yıl başlayan deniz üstü rüzgar çalışmalarında da belirlenen potansiyel alanlarda rüzgar ölçümleri ve oşinografik çalışmaların devam etmesini ve sonraki yıllarda başlamasını ümit ettiğimiz deniz üstü santral yatırımlarının etüt ve proje çalışmalarının hızlanmasını bekliyoruz.” diye konuştu.
Erden, şu ana kadar Avrupa Birliği’nde (AB) 16 gigavatı deniz üstü olmak üzere 200 gigavattan fazla rüzgar enerjisi kurulumunun gerçekleştiğini vurgulayan Erden, bu tesislerin, 2022’de AB’nin ürettiği elektriğin yüzde 16’sını sağladığını aktardı.
Son iki yılda Avrupa’da Yeşil Mutabakat (European Green Deal) bünyesinde yapılan tüm kanuni düzenlemeler kara ve denizde yapılacak rüzgar yatırımlarının artırılması, santral ve sanayi yatırımlarının desteklenmesi ve tedarik zincirinin güçlendirilmesine yönelik tedbir ve destekler içerdiğine işaret eden Erden, şunları kaydetti:
“Rüzgarda gerekli ekipmanların çoğu, aynı zamanda küresel düzeyde güçlü oyuncular olan Avrupalı üreticiler tarafından sağlandı. Ancak sektör yaşanan tedarik zinciri problemleri, Çin menşeli üreticilerin agresif rekabeti, finansman maliyetlerindeki yüksek artışlar gibi sebeplerle artık karlı ve rekabetçi bir şekilde faaliyet göstermekte zorluklarla karşı karşıya kalıyor. Bu düzenlemelerin en sonuncusu olan Avrupa Rüzgar Enerjisi Destek Paketi ile projelerin kapasite tahsislerinden başlayarak, ihale mekanizmaları, finansman desteği ve rüzgar türbin ekipmanlarının Avrupa kaynaklı olarak sağlanması ile ilgili önemli destekler ortaya kondu. Bu desteklerin de etkisiyle Avrupa’da 2024 itibarıyla rüzgar yatırımlarının kara ve denizde hızlanarak artmasını bekliyoruz.”