Amerikan Merkez Bankası (FED) yaptığı açıklama ile faizleri sabit tuttu. Türkiye’de ise altın ve dolar gerilemeye başladı. Yaşanan ekonomik süreci değerlendiren Ekonomist Uğur Civelek, dünyadaki bazı gelişmelerin bizim lehimize olduğunu söyledi. Ayrıca yeni kurulacak bir üst fon ile neyin amaçlandığı konusunun da tam olarak açıklanması gerektiğini söyledi. Altının gerilemesine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Ekonomist Uğur Civelek, “Altının gerilemesine ilişkin FED bir açıklama yaptı. Amerika’da enflasyon biraz inatçı oluğu için yüzde 2’nin gerisine düşmesi biraz zaman alacak gibi görünüyor. Bu yıl FED faiz indirimini en fazla bir kez yapabilecek gibi görünüyor. FED’in açıklamaları da bu yönde olduğu için altının üzerindeki baskı iyice artmış durumda. Yani ons başına dolar karşılığı FED ile ilgili. Fakat Avrupa’daki gelişmeleri de görmezden gelmemek gerekiyor. Avrupa, Amerika’dan daha erken faiz indirimine başlayacak gibi görünüyor. Bu altındaki gerilemeyi azaltan bir unsur olacaktır. Dünyada sermaye piyasasında riskten kaçınma eğilimi var. Bunun önüne geçmek için her şeyi güzelmiş gibi gösteriyorlar. Dile getirilmeden pozitif olma eğilimi var. Sistem bir panik atak olmaması için uğraşıyor” ifadelerini kullandı. Türkiye’deki durumun da dünyadaki gelişmelerden ziyade Merkez Bankasının politikasıyla ilişkili olduğunu belirten Civelek, “Merkez Bankası daha fazla faiz yükseltmiyor. Likiditeyi biraz kısmaya çalışacaklar fakat öncelikli hedefi dünyadan fazla para gelmeyebilir, yerleşiklerin dövizden Türk lirasına döndürmek için çaba harcıyorlar. Yastık altına inen ve Kur Korumalı Mevduat hesaplarının Türk lirasına dönmesi için bir çaba harcanıyor. Merkez Bankası kamu bankalarını kullanarak döviz sattırıyor. 32 buçuğun üzerine izin vermemeye çalışıyor. Yani döviz ve altındaki düşüş Merkez Bankası odaklı bir durum. Şimdi yerleşikleri Türk lirasına döndürerek yaz aylarında döviz toplamaya çalışacaklar. Dışarıdan da para gelecek diye umut ediliyor fakat özellikle FED’in kararları işi zora sokuyor. Avrupa’dan teselli bulacaklardır. Bakan Şimşek önce Amerika’ya ardından da OECD ülkelerinin toplantısına katılarak orta ve uzun vadeli fon arayışında. Fakat Türkiye’ye gelecek fon miktarı sınırlı. Kendi yerleşiklerin dolardan liraya döndürme çabasında. İçerdeki tasarrufçuları kurbağa gibi tencerede ısıtmak istiyorlar. Şimdi ortamı hazırlıyorlar yaz aylarında da dövizden Türk lirasına geçmeleri için daha çok zorlayacaklar. Dünyadaki gelişmelerin bir kısmı yani Avrupa’daki ekonomik tablo bu durumu desteklerken Amerika’daki gelişmeler olumsuz etki yaratıyor. Tabi bizim ekonomi yönetimi bu durumlarla çok da ilgilenmiyor. Eğer istedikleri gibi ilerlemez ise eylül ayından sonra işler daha da kötüye sarar ve Türkiye’nin Arjantinleşmesi daha çok konuşulmaya başlanır” diye konuştu. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Türkiye Kalkınma Fonu bünyesinde yeni bir üst fon oluşturulmasına yönelik Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası ile yürütülen çalışmalarda nihai aşamaya gelindi” ifadesini kullandı. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye’de stratejik sektörler ve teknoloji alanlarında faaliyet gösteren şirketlere yatırım yapacak girişim sermayesi fonlarına kaynak aktarılması için üst fon kurulması çalışmalarında nihai aşamaya geldiklerini belirterek, gelecekte artması öngörülen fon büyüklüğünün ilk aşamada 50 milyon dolar olacağını söyledi. Böyle bir fona neden ihtiyaç duyulduğunun fondan daha önemli olduğunu söyleyen Civelek, “Üst fon ne yapacak? Varlık Fonu dediler ortaya bir şeyler attılar hatırlarsanız. Şimdi de bir üst fondan bahsediliyor. Bu fon bankaların yapması gerekeni neden yapacak? Bilmediğimiz bir durum. Sorunlu kredileri, bir takım batık şirketleri kurtarmak veya en azından yaşatmak için kuruluyor. Kayseri bir adam oğluna eşeği satıp yeni eşek alması için de bir miktar para vermiş, çocuk eşeği boyayıp babasına yeni eşek diye götürmüş. Şu anda ekonomide yapılan bu. Eskiyi yeni gibi gösterme çabası var” ifadelerini kullandı.
