Toplum olarak her dönemde sorunlar yaşadığımızı fakat temel ihtiyaçlarda bu denli sorunların yaşanmadığını belirten Ankara Tabip Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Baytemür, bu durumun toplum psikolojisini çok ciddi etkilediğini söyledi. Baytemür ayrıca gelecek kaygısı ve toplumun genelindeki yoksullaşmanın yanı sıra toplum olma bilincinde de sorunlar yaşandığını söyledi.
Ankara Tabip Odası Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Baytemür, toplumsal olarak kaygı ve gelecek endişesinin çok arttığına dikkat çekerek, “Her alanda gençlerimiz artık ülkede gelecek göremiyor. Geleceğe dair kaygılar ve umutsuzluk doğal olarak insan psikolojini olumsuz etkilen bir olay. Toplumsal bir gelecek öngörüsünde bir sıkıntı var. Toplumun bir bütün olarak belirli değerler etrafında birleşmesinde de sorunlar var. Bunun bir an önce yeniden inşa edilmesi gerek. Toplumun da geleceğinden umutsuz olmaması ve tek tek bireylerinde aynı şekilde gelecek kaygısı yaşamaması gerekiyor. İnsanların hem temel ihtiyaçlarına hem de diğer ihtiyaçlarına ulaşmasında ciddi sorunlar yaşanıyor. Bu artık görünmeyecek boyutlarda da değil. Sosyal medyada veya bazı basın organlarında bunları çok sık görebiliyoruz. Mesela ucuz et kuyruğunda bütün gece bekleyen emekliler veya halk ekmek kuyrukları gündeme son zamanlarda çok sık geliyor. Bu yoksullaşma her açından çok önemli. Ayrıca eskiden toplumun tüm kesimleri bir arada yaşardı. Şimdi ne yazık ki sokaklar arasında bir kastlaşma oldu. Bizim sokakta kuyumcusu, profesörü, kamyon şoförü bir arada yaşardı. Yine apartmanlarda herkes aile gibiydi. Şimdi o yardımlaşma ve dayanışma kalmadı. İnsanların birbirine olan güveni kalmadı. Haliyle bir apartman dairesine sıkışıp kaldık. Bunlar toplumsal olarak bizleri bunaltan, ruhsal anlamda sorunları tetikleyen konuların başında geliyor” ifadelerini kullandı.
Tekrar toplumsal birlikteliği sağlayıp yoksulluğu çözmemiz lazım diyen, “Sosyal yardım bir destek değil haktır. Bu ülkede doğan ve bu ülke vatandaşı olan herkes sosyal destek almalı. Yeterli beslenemeyen gençler öfkeli ve sağlıksız bir nesil olarak karşımıza çıkıyor. Yeterince beslenemeyen çocuklar, gençler hem fiziksel olarak hem de mental anlamda geri kalacak. Daha başarısız, daha eğitimsiz ve daha öfkeli olarak karşımıza çıkacak. Vücut dirençleri yeterince gelişemediği için özellikle enfeksiyonlara karşı daha dayanıksız olacak. O gençlerin bütün temel ihtiyaçları karşılanmalı. Bu yapılmazsa derin bir yoksulluk içinde olan gençlerimiz geleceğimiz sorunlu bir hal alacak” dedi.