Türkiye’nin çevre hareketinde öncü isimlerinden biri olan Emine Erdoğan’ın himayesinde başlayan “Sıfır Atık” vizyonu, yeni bir dönüm noktasına ulaştı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın hayata geçirdiği Depozito Yönetim Sistemi (DYS), doğaya bırakılan milyarlarca ambalaj atığını ekonomiye kazandırmayı hedefliyor. Pilot uygulaması Sakarya’da başlayan sistem sayesinde hem çevre korunacak hem de Türkiye ekonomisine yılda 520 milyon avro katkı sağlanacak.
EMİNE ERDOĞAN’IN LİDERLİĞİNDE BÜYÜYEN ÇEVRE HAREKETİCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın güçlü destek verdiği Sıfır Atık Projesi, Türkiye’nin küresel çevre politikasında itibar kazandığı, BM tarafından da takdirle karşılanan bir örnek haline geldi. Şimdi bu kapsamda atılan Depozito Yönetim Sistemi adımı, atıkların yalnızca bertaraf edilmesi değil, döngüsel ekonomiye entegre edilmesi açısından da önem taşıyor.
Sakarya’da düzenlenen tanıtım toplantısında konuşan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, “Bu sistemle vatandaşımıza kazandırırken çevremizi de koruyacağız” dedi.
DEPOZİTO YÖNETİM SİSTEMİ NEDİR?DYS, Türkiye Çevre Ajansı (TÜÇA) tarafından yürütülen bir çevre ve ekonomi entegrasyon projesi. Sistemde, içeceklerin satıldığı plastik, cam ve alüminyum ambalajlar üzerindeki “Depozitosu Olan Ambalajlar (DOA)” logosu sayesinde tanınıyor ve bu ambalajlar özel makineler aracılığıyla geri toplanıyor.
Tüketici, geri getirdiği her ambalaj karşılığında dijital cüzdanına para kazanıyor. Bu kazanç, mağazalarda harcanabiliyor ya da banka hesaplarına aktarılabiliyor. Böylece atıklar çöpe değil, ekonomiye dönüyor.
VATANDAŞA KAZANÇ, DOĞAYA NEFESSistemin kullanıcı dostu olması için mobil uygulama desteği de sunuluyor. “DOA” adlı uygulama ile QR kod üretiliyor ve makinelerde okutularak ambalajlar teslim ediliyor. Her bir ambalaj için belirli bir depozito bedeli tanımlanıyor.
Bu sistemle vatandaş, çevreye duyarlı bir davranışta bulunurken ekonomik bir karşılık da almış oluyor. Uygulamanın bu yönüyle özellikle gençler ve çocuklarda çevre bilincini artırması bekleniyor.
YILLIK KATKI: 520 MİLYON AVRODepozito Yönetim Sistemi tam kapasiteye ulaştığında ülke ekonomisine yıllık 520 milyon avro düzeyinde katkı sunacak. Bu katkının bileşenleri şöyle:
· 120 milyon avro geri kazanım geliri
· 250 milyon avro ikincil ham madde tasarrufu
· 50 milyon avro atık ithalatında azalma
· 100 milyon avro belediyelere ait atık bertaraf ve enerji tasarrufları
Bu veriler, sistemin çevresel faydanın ötesinde stratejik ekonomik kazançlar da sağladığını ortaya koyuyor.
HEDEF: 25 MİLYAR ŞİŞE GERİ DÖNÜŞÜMEDepozito sisteminin ana hedefi, yılda piyasaya sürülen yaklaşık 25 milyar içecek ambalajının çevreye karışmadan toplanması. Böylece:
· Deniz ve kara kirliliği ciddi oranda azalacak
· Depolama alanlarında yer tasarrufu sağlanacak
· Enerji tüketimi düşecek
· Yerli geri dönüşüm sektörü gelişecek
· Kayıt dışı üretimin önüne geçilecek
Bu uygulamayla birlikte, Türkiye yalnızca çevre dostu bir model oluşturmakla kalmıyor, aynı zamanda döngüsel ekonomide lider ülkelerden biri olma yolunda ilerliyor.
TOPLUM BİLİNCİ VE ÇEVRESEL ADALETEmine Erdoğan’ın dünya liderlerine de örnek olarak sunduğu çevresel adalet anlayışı, bu sistemde de somutlaşıyor. Geri dönüşümün yalnızca teknik değil, aynı zamanda etik ve sosyal bir sorumluluk olduğunu vurgulayan sistem, vatandaşın doğayla daha güçlü bir bağ kurmasına aracılık ediyor.
Bakan Kurum, tanıtımda yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Sayın Emine Erdoğan Hanımefendi’nin çevre duyarlılığı ve sıfır atık vizyonu sayesinde Türkiye, dünyada çevre konusunda örnek gösterilen ülkelerden biri haline geldi. Depozito Sistemi bu vizyonun güçlü bir devamıdır.”
GELECEK NESİLLER İÇİN TEMİZ BİR TÜRKİYEDepozito Yönetim Sistemi’nin Sakarya’daki pilot uygulamasının ardından kısa sürede 81 ilde yaygınlaştırılması hedefleniyor. Hem çevre hem ekonomi hem de bireysel bilinçlenme açısından çarpan etkisi yaratması beklenen proje, Türkiye’nin çevreyle uyumlu kalkınma hedeflerine güçlü bir katkı sunuyor.
Bu sistemle artık her şişe, doğaya bırakılmış bir atık değil; ekonomik değeri olan bir kaynak olarak görülüyor. Emine Erdoğan’ın çevre duyarlılığıyla şekillenen bu yeni dönem, Türkiye’nin sadece bugünü için değil, gelecek nesilleri için de temiz ve yaşanabilir bir miras bırakıyor.
Kaynak: Haber Merkezi
