Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) Başkanı Jim Skea, mevcut politikaların devamı halinde küresel ısınmanın yüzyılın sonunda 3 dereceyi bulabileceğini, iklim değişikliğiyle mücadelede önceliğin enerji sektöründeki sorunların halledilmesi olduğunu söyledi.
Birleşmiş Milletlerin (BM) iklim değişikliğiyle ilgili bilimsel değerlendirme organı IPCC’nin 60. oturumu Türkiye’nin ev sahipliğinde İstanbul’da düzenleniyor.
Program kapsamında İstanbul’da bulunan IPCC Başkanı Prof. Dr. Jim Skea, iklim değişikliğine karşı gösterilen küresel çaba ve toplantının önemi hakkında AA muhabirinin sorularını yanıtladı.
IPCC’nin dünyanın giderek ısındığı ve buna bağlı aşırı hava olaylarının artacağı yönündeki uyarılara raporlarında sık sık yer verdiğini belirten Skea, “Ama 2023 herkesi çok şaşırttı çünkü beklenenin çok ötesinde bir yıldı. Orman yangınlarını, aşırı hava olaylarını ve okyanuslarda alışılmamış sıcaklık artışını gördük. Bu da tahminlerin çok dışında bir durumdu. Söz konusu aşırı hava olaylarından bazıları insan kaynaklı aktiviteler sonucu küresel sıcaklıklardaki artış nedeniyle, bazıları El Nino kaynaklı, bazıları ise yıldan yıla doğal olarak yaşanan değişimler sonucu görüldü. Tüm bunları hesaba kattığımızda bile yine çok olağan dışı bir yıldı.” dedi.
İklim değişikliğiyle mücadelede ortaya konan net sıfır emisyon hedefi başta olmak üzere hükümetlerin geleceğe yönelik hedefler koymalarının önemini vurgulayan Skea, bununla birlikte tüm bu çabaların küresel ısınmayı durdurmada yeterli olmadığını dile getirdi.
Skea, “Var olan politikalara bağlı kalmamız halinde bu yüzyıl sonunda küresel ısınmanın muhtemelen 3 dereceyi bulacağı bir yolda ilerliyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
“İNSANLARIN, HÜKÜMET VE PAYDAŞLARIN DESTEĞİNE İHTİYACI VAR”Enerji sektöründeki dönüşümün küresel emisyonların azaltılması noktasında azami derecede gerekli olduğunun altını çizen Skea, şöyle devam etti:
“Enerji sektörünün tüm sera gazı emisyonlarının yaklaşık yüzde 80’inden sorumlu olduğunu göz önünde bulundurursak bu sektördeki sorunu halletmediğimiz sürece iklim değişikliğiyle mücadele sorununu da gerektiği gibi ele alamayız. Bu noktada birçok fırsat bulunuyor. Yenilenebilir enerji yatırımlarının artırılması, her alanda enerji verimliliğinin hedeflenmesi, sanayi sektöründe yaşanan gaz sızıntıları sonucu artış gösteren metan emisyonlarının giderilmesi atılacak kritik adımlar arasında bulunuyor.”
İklim krizine karşı bireysel olarak da harekete geçebileceğine işaret eden Skea, bu noktada gerekli teknolojilerin ve alt yapıların oluşturulması gerektiğine dikkati çekti.
Ulaşım sektörünün bireysel karbon emisyonlarının azaltılması konusunda örnek gösterilebileceğini ifade eden Skea, “Eğer otobüsler çalışmıyorsa insanlar toplu taşımaya yönelemezler. Yani insanların yapabileceği çok şey var ama doğru seçimleri yapabilmeleri için de hükümetlerin ve diğer paydaşların desteğine ihtiyaçları var.” görüşünü paylaştı.
Skea, Paris Anlaşması’nda belirlenen 1,5 derecelik hedefe ulaşma konusunda hala yapılması gereken çok şey olduğunu, IPCC’nin de iklim değişikliğiyle mücadelede ihtiyaç duyulan bilimsel kanıtları sunma sorumluluğunu yerine getirmeye devam edeceğini bildirdi.
“TÜRKİYE’NİN BU TOPLANTIYA EV SAHİPLİĞİ YAPMASINDAN MEMNUNUZ”İstanbul’da gerçekleştirdikleri toplantıyı değerlendiren Skea, şunları söyledi:
“Bu, IPCC döngüsünün en önemli oturumlarından biri ve Türkiye Hükümeti’nin bu toplantıya ev sahipliği yapmasından memnunuz. IPCC’nin 7. Değerlendirme Döngüsü’nün rotasını belirlediğimiz bu toplantı gerçekten çok önemli. Döngü içerisinde hangi raporları ortaya koyacağımıza, bu raporları hangi konularda ve ne zaman oluşturacağımıza karar vermeyi hedefliyoruz. Cuma günü toplantıdan çıktığımızda, bilim insanlarının önümüzdeki 5 ile 7 yıl arasında neyi başarmaya çalışacakları konusunu netleştirmiş olmamız gerekiyor.”