Minnet ve şükranlarımla…

Saat dokuzu beş geçe ülkemizde ve Türk’ün olduğu her yerde hayat dururken, vatandaşlarımız yüce Atamızı minnetle yâd etmenin erdemine erişiyor.Trafiğin durması yetmiyor hayat duruyor, yediden yetmişe herkes siren sesiyle saygı duruşuna geçerken ben de gözyaşımı tutamıyorum.Sadece yaşarken değil, ebediyete intikal ettiğinde bile dillerden düşmedi, düşmeyecek.Mustafa Kemal Atatürk, dünyada eşi benzeri olmayan diğer ülkelerin de saygı duyup örnek gösterdiği bir liderimizdir. 10 Kasım ve haftası memleketimin her karış toprağında hüzün yaşanıyor.Eşi benzeri görülmemiş bir sevgi seli çoğalarak çağlayana dönüşüyor.Zorlama yok, mecburiyet asla ama bu sevgi selinin tarifi de yok.Toplumumuz en büyük değerimiz Atamız konusunda tek yumruk olup devleşiyor.Kimin ne olduğu, hangi dinden ve hangi mezhepten olduğunun önemi yok.Diğer milletler bile bizler gibi düşünüp Atamızı yad edip bize eşlik ediyorlar.Saygı duyuyor, minnetle anıyorlar.Sadece Türk milletine değil dünyaya özgürlük, demokrasi, bilim ve eşitlik anlamında örnek alınması gereken biri olduğunu bazen bizler bile anlamıyoruz.Bunu biz değil yabancılar söylemektedir.Sadece yaşadığı yüzyılda değil, Türkiye Cumhuriyeti yaşadığı müddetçe örnek alınacaktır.Diğer ülkelerde de adının yaşatıldığı varlığıyla onur duyulduğu, örnek alınan başka bir lider gösterilemez.Savaştığımız Yunan, İngiliz, Fransız ve diğerlerinin Atamızla ilgili olumlu saygıdeğer ve örnek gösterilen söylemlerinin dünyada eşi benzeri de yoktur.Avustralyalı annelere yazdığı mektubu okuyan kim olursa olsun gözyaşı dökmektedir.Milleti fark etmeksizin Çanakkale’de şehit düşmüş herkes bizim şehidimizdir anlayışını söylemiş ikinci kişi gösterilemez.Atamızı büyük yapan sadece fikirleri ve devrimleri değil insana duyduğu saygıdır.Hal böyleyken içimizdeki bazı İrlandalı kılıklılar kendilerine yakışanı yapar, kin ve nefretlerini açığa çıkarmaya devam ediyorlar.15 Temmuz hain darbe girişimine neden olan, yapan ve yeltenen herkes buna dahildir.Onlar ya Türk değildir ya da günübirlik yaşayıp şahsi çıkarlarını düşünenlerdir.Yediden yetmişe vatandaşımızın Anıtkabir’i, Dolmabahçe’yi, Selanik’i ve adının geçtiği her yerde minnetle yâd etmesinin değerini, gerçeğini görmek gerekiyor.Konu Atamız ve 10 Kasım olunca kalbimizde aynı hüzünle boğazımız düğümleniyor.