AK Parti Trabzon Milletvekili Vehbi Koç, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yürüttüğü görevlerden Türkiye’nin dış politikasına, savunma sanayiinden denizcilik sektöründeki yapısal dönüşümlere kadar birçok başlıkta değerlendirmelerde bulundu. Gazetemize verdiği özel röportajda Koç, hem kişisel siyasi serüvenini hem de ülkenin bugünkü stratejik pozisyonunu analiz etti.
SİYASETTE DENEYİM, DENİZDE TECRÜBEKoç, “Ben bu Meclis’in ilk uzak yol gemi kaptanıyım” diyerek görevine farklı bir perspektif taşıdığını belirtti. Ulaştırma, Bayındırlık ve Turizm Komisyonlarında görev yaparken, denizcilik geçmişinden gelen birikimini Türkiye’nin hizmetine sunduğunu ifade etti.
“UZUN YILLARDIR BU DAVANIN İÇİNDEYİM”Koç, AK Parti’nin kuruluşundan itibaren Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde siyasetin içinde olduğunu belirterek, “Biz, Türkiye Yüzyılı’nın inşasında görev alan kadrolarız. Tecrübemizi, vizyonumuzu, ülkemizin gücünü artırmak için seferber ediyoruz” dedi.
MUHALEFETİN DURUŞUNA ELEŞTİRİ: “YERLİ DEĞİL, İTHAL”Koç’un en dikkat çeken eleştirilerinden biri, ana muhalefet partisine yönelikti. CHP’li yöneticilerin NATO ve Batılı kurumları Türkiye’ye müdahale çağrısında bulunduğunu ifade eden Koç, “Bu topraklarda büyümüş insanların kendi milletine bu kadar yabancılaşması üzüntü verici. Muhalefet partileri, Türkiye’nin güçlü olduğu hiçbir konuda yanında değil. Aksine, her milli meselede Batı’nın tezlerini savunuyorlar” diye konuştu.
“ZAMAN HER ŞEYİN İLACIDIR”Koç’a göre bu tutumun kökeninde bir inanç ve özgüven sorununun yattığına işaret ederek sözlerini şöyle sürdürdü: “Ben psikolog değilim ama bu yaklaşım bir kişilik ve inanç kaybıdır. Bugün sosyal medya üzerinden yürütülen kültürel asimilasyon kampanyaları da bu yapının beslendiği zemindir. Ancak inanıyorum ki zaman her şeyin ilacıdır. Gün gelecek, muhalefet Tayyip Bey’den özür dileyecek.”
KIBRIS VE MAVİ VATAN: TARİHİ MÜCADELE DEVAM EDİYORKoç, 1974 Kıbrıs çıkartmasını hatırlatarak, Türkiye’nin o gün verdiği kararlı tutumun bugüne ışık tuttuğunu ifade etti. “O zaman dikta rejimini biz yıktık. Bugün de aynı iradeye sahibiz. Ancak Batı, Türk milletinin direnişini hiçbir zaman kabullenmedi” diyen Koç, dış politika meselelerindeki kararlılığı vurguladı.
Koç sözlerini, “Onların gönlünde yatan aslan bizim bu topraklardan çekip gitmemizdir. Fiilen yapamıyorlarsa, içeriden müdahale ile bu süreci tamamlamaya çalışıyorlar” şeklinde sürdürdü.
MİLLİ SAVUNMADA YERLİLEŞME STRATEJİSİKoç, Türkiye’nin 1974’te Kıbrıs’a çıkarken yeterli deniz gücüne sahip olmadığını hatırlattı. Bugün ise Türk tersanelerinin 15-20 askeri gemi üretebilecek kapasiteye ulaştığını, bu başarının arkasında siyasi irade, mühendislik gücü ve yerli yatırımların olduğunu söyledi.
Savunma sistemlerinin üretiminde tam bağımsızlığa yaklaştığımıza dikkat çeken Koç, “Bugün Türk yapımı savaş gemileri dünyanın birçok ülkesinde kullanılıyor” dedi.
DENİZCİLİK SEKTÖRÜNDE BÜYÜK DÖNÜŞÜMKoç, denizcilik müsteşarlığının bir dönem alan dışı kişilerce yönetildiğini, bugün ise denizcilik eğitimi almış profesyonellerin bu görevleri üstlendiğini vurguladı. “Biz bu işi ehline teslim ettik. Bu yüzden büyüdük” diyen Koç, denizcilik sektörünün geldiği noktayı anlattı.
Tersane sayısının 30’lardan 80’e çıkarıldığını, 2002’de sadece 8 milyon ton olan deniz ticareti taşıma kapasitesinin 2025 yılı itibari ile 50 milyon tona çıktığını belirten Koç, “Bu rakamlar Türkiye’nin denizlerdeki etkinliğini kanıtlıyor” dedi.
KARADENİZ’DE DENGE POLİTİKASIRusya-Ukrayna savaşıyla birlikte Karadeniz ticaretinin büyük yara aldığını belirten Koç, “Türkiye bu süreçte hem Batı’yı hem Doğu’yu dengeleyerek başarılı bir dış politika yürüttü. Tarafsızlığımız bize hem güven hem de saygınlık kazandırdı” dedi.
UKRAYNA’NIN YENİDEN İNŞASINDA TÜRKİYEVehbi Koç, savaşın bir an önce sona ermesini temenni ederken, Türk iş dünyasına da çağrıda bulundu.
Koç sözlerini, “Bu bölgede en fazla yara alanlar gariban halk oldu. Barış sonrası sürecin inşasında Türk iş insanları öncülük etmeli. Türkiye bu bölgede insani gücünü gösterecek” ifadeleri ile sonlandırdı.
