Neden istediğimizi elde edemiyoruz?

Paris Olimpiyatları Paralimpik Oyunlar haricinde sona erdi.
Sporcularımızın elde ettiği başarı tartışılmaz derecede gurur vericidir.
Kendilerine sorsak, bu başarı sporcularımız için yeterli mi?
Halkımıza sorsak, bu başarı sporcularımıza yakıştı mı?
Siyasetçilerimize sorsak, bu başarı ülkemiz için yeterli mi? diye
Alınacak cevap kesinlikle hayır olacaktır.
Eğitimcisinden doktoruna, spor yapanından sokaktaki vatandaşa hatta köylüsüne kadar hiç kimse alınan sonucun ülkemize yakıştığını söylemeyecektir.
Şu sebepten dolayı, bu sebepten dolayı başarısız oldum ve bir dahaki olimpiyatlara kelimelerini sporcularımıza yasaklamak gerekir.
Bu çok özel bir konu başlığı ve akademik anlamda tartışılması gerekir.
Olimpiyatlar deneme tahtası değildir ve sebebe dayanarak kaybedilen maçın bahanesi olmaz.
Mutlaka bir taraf kazanacaktır ve iyi olan kazanır.
Olumlu eleştirinin veya doğru yönlendirmenin her zaman katkı sağlayacağına inanırım.
Doğru teşhis ve tedaviyi bulmak birçok olumsuzluğu ortadan kaldıracaktır.
Biliyoruz ki önceki olimpiyatlarda da özellikle siyasetçilerimizin boş ve doldurulmayan açıklamalarından bıktık.
Aklın yolu birdir ve bilimsel olmayan çalışmalara karnımız tok.
Ülkemin genelindeki sporla ilgili sorunların teşhisini belirleyelim.
Bu sporcularımızın spora başlama nedeni devletin ilgili kurumlarının yönlendirmesiyle mi yoksa ailelerinin isteği ile mi spora başladılar?
Ailelerinin isteği ile spora başladılar.
Ve bu sporcular yeteneklerine göre mi bu branşlarına yönlendirildiler yoksa birinin tesadüfen yönlendirmesi-isteğiyle mi spora başladılar?
Olimpiyatlar gibi devasa organizasyona katılan sporcularımızın yüzde doksan dokuzunun ilgili kurumlar tarafından yönlendirdiği kesinlikle söylenemez.
Hal böyle olunca istediğimiz başarıyı kazanamayız.
Hiçbir yönlendirme olmamasına ve milli takım kampları hariç buraya gelene kadar maddi destek almamalarına rağmen bu sporcularımız Paris’te tarih yazmıştır.
Bundan dolayı sporcularımız hak ettiği madalyaları almasalar bile çok başarılı olmuşlardır.
Sporla ilgili tedavi-yapılması gerekenleri belirleyelim.
Üç olimpiyat sonrasını hedefleyerek ve ilkokullardan başlayarak temel sporlar olan cimnastik ve yüzmeyi her öğrenciye zorunlu hale getirelim. 
Ortaokulda her öğrenciyi yetenek, zekâ, istek ve fiziksel özelliğine göre yönlendirelim. 
O zaman Türk gencinin ne kadar “zeki, çalışkan ve yetenekli” olduğunu görürsünüz.