Oksimoron

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası  (TCMB) Başkan Yardımcısı Osman Cevdet Akçay’ın Enflasyon Raporu toplantısında sarfettiği sözler aradan günler geçmesine rağmen halen çok konuşuluyor. TCMB Başkan Yardımcısı Akçay yüzde 36’lık hedefin değiştirilmemesinin nedenine açıklık getirdiği ve “İddiasız hedef koyan Merkez Bankası zaten “oksimorondur” demesi üzerine ortalığı bir kargaşa aldı yürüdü. Öncelikle bu Oksimoron nedir, neye denir ona bir bakalım. Oksimoron kelimesi Yunanca kökeni bir kelime. Ancak dilimize Fransızcadan geldiği ifade ediliyor. Oksimoron, birbiri ile tam tersi olan ifadeleri bir arada kullanılarak yapılan bir yazım şekline deniyor. Yani burada zıt iki ifade bir arada kullanılır. Oksimoron aslında bir nevi edebi sanat icra etmek için kullanılan yöntemlerdendir. Bu yöntemin ana mantığı çelişen ifadeleri bir arada kullanmaktır. Bazen de eleştirme ve alaya alma amacıyla da bu yönteme başvurulur. Basit olarak bir örnek vermek istersek, “yüzme bilmeyen balıklar, ya da köşesi olan daire” gibi uç noktalardan örnek verebiliriz. Şimdi, Akçay’ın söylediği ve bizim ne algıladığımıza bir bakalım. Akçay ne demişti; “Süreç doğru anlaşılmadığında yüzde 36’lık enflasyon tahmininin yukarı yönlü neden revize edilmediği gibi soruları geliyor. Bizim şu an içinde çalıştığımız sistemde, ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti mevduat faizi bağı kopmuş, politika faizi enflasyon bağı kopmuş, faiz kur bağı kopmuş durumdaydı.Biz yedi aydır tekrar ihdas ediyoruz. Bu bağlar tekrar ihdas edilecek. Veriler birikecek. Alan verileri kullanacaksınız, modelleme yapacaksınız. Oradan sonra da 36’dan 38’e çıkma ihtiyacı duyacaksınız. Modelleme bilen arkadaşlar beni çok iyi anlayacaktır ki bu çok zor ve hatta imkânsıza yakın.36 hedefini değiştirmekten ziyade o hedefe bizi sürekli yakınsatacak olan önlemleri devreye sokmak çok daha anlamlı. Öbür türlü yaptığınız işe olmayan bir önem atfediyor olursunuz. Bu normalleşme süreci aslında biriken veri ile bağların yeniden kurulması ile modellemede çalışan arkadaşlara uygun ortam sağlayacak. Daha o noktada bile değiliz.36 hedefi iddialı; ama iddiasız hedef koyan Merkez Bankası bence oksimorondur. İddialı ama erişilebilir bir hedef, enflasyon beklentilerini aşağı indirmekte ve düzeltmekte iddiasız ve rahat ulaşılabilir bir hedeften çok daha iyidir. Dolayısı ile yaptığımız şeyin doğruluğuna fena halde inanıyoruz.”Başkan yardımcısı Akçay, eski başkan Hafize Gaye Erkan’la birlikte çıktıkları yolda, yedi aydır, bir biri ile kopan bağları tekrar yeniden kurmaya çalıştıklarını söylüyor. Bu konuda Erkan’ın ne yaptığını bilmiyoruz ama Akçay’ın sözlerine baktığımızda bir çaba olduğunu anlıyoruz.Ekonominin bir bilim olduğu konusunda geriye dönüp baktığımızda onlarca yazı yazdığımızı görüyoruz. Ekonomiyi, bilim “bağlamından” koparırsanız sonuç işte bugün yaşadıklarımızla ifade edilebiliyor. Ne diyor Akçay, “bizim şu an içinde çalıştığımız sistemde, ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti mevduat faizi bağı kopmuş, politika faizi enflasyon bağı kopmuş, faiz kur bağı kopmuş durumdaydı.”Şimdi yapılan geçmişten gelen hataların düzeltilmesinden ibaret. Yani, balıkların yeniden yüzdüğü gerçeğini kabulleniyoruz. Yani anlamsız tezlerle ekonomide bir sonuç almanın mümkün olmayacağı gerçeğine dönüyoruz. Ama şu da bir gerçek ki; aradan geçen süre içinde kaybettiklerimizi yerine koymanın imkanı yok.Bu sözleri sarfeden kişinin eğitimini ve eğitiminin ardından yaptıklarına burada yer vermenin bir anlamı da yok. Merak eden girer internete orada aradığı bilgilere ulaşır. Ancak, bu söylediklerinin de faturası yakın zamanda önüne konabilir. Çünkü biz ülke olarak son yıllarda gerçekleri dillendiren bilim insanlarından çok haz duymuyoruz. Şimdilerde, enflasyonun yıl içinde yüzde 75’lere kadar çıkacağını konuşuyoruz. Yani seçimlerden sonra gündeme gelecek olan zamların açık bir ifadesini yansıtan bu durum, başta hükümet olmak üzere, ekonomi yönetiminde görev yapanlar, hatta hatta vatandaşlar tarafından da kabullenilmiş gibi görülüyor. Tüm vatandaşlar şimdiden tedbirlerini alıyor. Parası olan gıda ürünleri alıyor, temel ihtiyaç maddelerinin alımını ertelemiyor, borç harç bir şeyler yapmaya çalışıyorlar. Yıl sonu için belirlenen yüzde 36’lık hedefin tutmayacağını tüm dünya alem biliyor. Ne diyor Aykaç “36 hedefi iddialı; ama iddiasız hedef koyan Merkez Bankası bence oksimorondur. İddialı ama erişilebilir bir hedef, enflasyon beklentilerini aşağı indirmekte ve düzeltmekte iddiasız ve rahat ulaşılabilir bir hedeften çok daha iyidir. Dolayısı ile yaptığımız şeyin doğruluğuna fena halde inanıyoruz.”Gerçekten de yapılan işlerin doğru olduğuna fena halde inanıyoruz.