Özgür Özel: Emekliye seyyanen zam söke söke alınacak

CHP Grup Başkanı Özgür Özel, emekli ve esnafın hakları için sahaya ineceklerini açıkladı. Özel, “Ahtapota huzur yok. Mücadelede varız, yol açık, cesaret tam” dedi.Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin TBMM Grup Toplantısında konuştu. Özgür Özel, İstanbul’da 81 ülkeden 89 kardeş partinin katıldığı Sosyalist Enternasyonal mitingini değerlendirirken, Türkiye’nin demokrasi mücadelesine vurgu yaptı. 27 Mayıs darbesinin 65. yıl dönümünde darbeler tarihine ilişkin sert eleştirilerde bulunan Özel, 15 Temmuz gecesi Meclis’teki direniş anılarını paylaştı. Emekçi, esnaf ve emeklilerin ekonomik taleplerine de dikkat çeken Özel, “Asgari ücrete ara zam, emekliye seyyanen zam söke söke alınacak” dedi ve sahaya inme kararlılığını duyurdu. “Ahtapota huzur yok, yol açık, cesaret tam” sözleriyle mücadele çağrısını yineledi.
“EKREM İMAMOĞLU’NA HEP BİRLİKTE SAHİP ÇIKTIK”İstanbul’da düzenlenen miting hakkında konuşan Özel, şunları söyledi: “Geçtiğimiz hafta İstanbul’da 81 ülkeden 89 kardeş partimizi, Sosyalist Enternasyonal davetiyle ağırladık. Değerli yoldaşımız İspanya Başbakanı Pedro Sanchez’in başkanlığında; aşırı sağın ve ırkçılığın tehditlerinden mülteci sorununa, Filistin’den Trump’ın Gazze hayallerine, Rusya-Ukrayna savaşına kadar pek çok konuyu değerlendirdik. 19 Mart’ta başlayan Saraçhane eylemleriyle, milyonların iradesine sahip çıkmasıyla püskürtülen darbeyi de konuştuk. Ekrem İmamoğlu’na hep birlikte sahip çıktık. Dünya liderleri hem İmamoğlu’nun serbest bırakılmasını ve göreve iadesini talep etti, hem de aksi bir durumun darbe anlamına geleceğini vurguladı. Bizi yalnız bırakmayan tüm yoldaşlarımıza, CHP adına Meclis çatısı altından teşekkür ediyorum.””65 YIL ÖNCE YAPILAN DARBE, SEÇİLMİŞLERİ ASKER ZORUYLA GÖREVDEN UZAKLAŞTIRDI”27 Mayıs 1960 darbesi ile ilgili konuşan Özel, “Bugün 27 Mayıs, 1960 darbesinin 65’inci yıl dönümü. 65 yıl önce yapılan o darbe, seçilmişleri asker zoruyla görevden uzaklaştırıp, yerlerine vesayet sistemi kurarak ülkeyi bir dönem askerlerin yönetmesini amaçlıyordu. 12 Mart muhtırası, 12 Eylül darbesi ve 15 Temmuz darbe girişimi de hep seçilmişleri hedef aldı. Darbeler iktidarlara yapılır, herkes muhalefete bakar. Ne 27 Mayıs sabahı, ne 12 Mart’tan sonra, ne 12 Eylül’de, ne 15 Temmuz gecesi kimse CHP’den destek bulmadı. Biz tarihimiz boyunca her darbeye karşı olduk, yaklaşan darbe süreçlerinde de mutlaka pozisyon aldık. Bugün birkaç saat sonra devletin imkânlarıyla kürsüye çıkacak biri, 27 Mayıs darbesi üzerinden CHP’yi hedef alacak. Oysa CHP, referandum sürecinde darbe mağdurlarının aileleriyle birlikte, bugünkü tek adam rejimine karşı mücadele etti. O gün darbeye uğrayan Demokrat Parti, altılı masada CHP ile birlikte mücadele eden parti. O darbenin içinde olanların kurduğu partiler ise bugün AK Parti’nin ittifak ortakları. Yine de kendini kenara çekip, darbenin mağduriyetini CHP’ye mal etmeye çalışacak. Bunu yaparken İsmet Paşa’ya dil uzatacak. O İsmet Paşa’ya uzanan dili, seçimi kaybettiği gece “Ben kaybettim, demokrasi kazandı” diyen İsmet Paşa’nın hatırası önünde kınıyorum. Söylediği her sözü, 65 yıl sonra başka bir darbeye girişen cuntabaşına iade ediyorum. İsmet Paşa seçildi, kaybetti, devretti ve Cumhurbaşkanı olarak tarihe geçti. Sen ise Başbakan geldin, Cumhurbaşkanı oldun ama siyaseti cunta başkanı olarak noktalıyorsun” ifadelerini kullandı.
“SEÇİLMİŞİN ARKASINDA, DARBENİN KARŞISINDAYIZ”15 Temmuz darbe gecesinde CHP’nin Meclis’te direnerek demokrasiyi savunduğunun belirten Özel, “Bir küçük hatırlatma… 14 Temmuz gecesi Meclis geç saate kadar çalıştı, 15 Temmuz sabah 02.00-03.00 gibi kapandı. Nöbetçi Grup Başkanvekiliydim, Ankara’daydım. 15 Temmuz akşamı darbe olduğu anlaşılınca, ‘Ankara’da olan herkes CHP’ye gelsin’ dedim. Toplandık. ‘Genel Başkan’a ulaşamıyoruz, İstanbul’a inmeye çalışıyor. Meclis kapalı ama darbeler Meclis’i hedef alır. Meclis’e gitmeli, direnmeliyiz’ dedim. Hiç kimse tereddüt etmedi. Herkes kendi aracıyla Meclis’e geldi. Meclis Başkanı ve başkanvekillerini arayıp ‘Meclis’i açalım’ dedik. Küs olduğumuz İsmail Kahraman sarıldı, ‘Büyük bir demokrasi örneğidir’ dedi. Kot pantolon üstüne gömlekle kürsüye çıktım. ‘Millet görev verene kadar ana muhalefetiz. Seçilmişin yanındayız, darbenin karşısındayız’ dedim. O gün AK Partili Ayşe Keşir cep telefonundan yayın yapmak istedi, ‘Ne demek’ dedim. A Haber bunu canlı yayınladı. Spiker, “Özgür Özel bu gece demokrasi dersi veriyor. Şimdi Özgür Özel’i övme ve arkasında durma zamanı” dedi. Çünkü biz konjonktürel demokrat değiliz. Recep Tayyip Erdoğan gibi ‘Demokrasi tramvayına bineriz, işimize gelmezse ineriz’ demeyiz. Eğer demokrasi bir tramvaysa, biz bu memlekette raylarını döşeyeniz ha” diye konuştu.”BİZ DEMOKRASİDEN İSTİFADE EDEN HERKESİN BU MAKAMLARA GELMESİNİN TEMİNATIYIZ”Özel , “Aynı Erdoğan, 15 Temmuz’un ertesi günü 16 Temmuz’da CHP’nin kapısını çaldı. Sayın Genel Başkan’a, “Dün akşamki Meclis grubunuzun tutumundan dolayı takdirlerimi ileteyim” dedi. Kemal Bey de, “CHP her zamanki gibi darbelerin karşısında” dedi. Erdoğan, “Teşekkürlerimi iletin” deyince, “Darbeye teşekkür edecek bir şey yok” dedi. Telefonla Cumhurbaşkanı bağlanacaktı, aramızda değerlendirdik. Dedim ki, “Teşekkür edecek, kabul etmeyelim. Çünkü biz teşekkürlük bir iş yapmıyoruz. 100 yıldır sandığa ve demokrasiye sahip çıkıyoruz. Teşekkür kabul etmek, birini ev sahibi, seni misafir yapar.” Biz demokrasiden istifade eden herkesin bu makamlara gelmesinin teminatıyız. Vurdu kapıya, “Dünya ile bağlantınız güçlü, bu darbeyi birlikte anlatalım. Sosyalist Enternasyonal’a sizinkiler anlatabilir mi?” dedi. “Hay hay” dedik. Şimdi bana diyor ki, “Sosyalist Enternasyonal’e bizi şikayet etme.” Sana darbe yapılınca anlatacağız da, 15,5 milyon oyla milletin aday gösterdiği İmamoğlu’na sen darbe yapınca mı susacağız” dedi.“MUHALİFLERİ İÇERİ TIKARSINIZ, ERDOĞAN’IN YAPTIKLARI İŞE YARAYACAK.”ABD’nin desteklediği darbeler ve Türkiye’deki siyasi iktidar ilişkilerini eleştiren Özel, “1980 darbesini yapanlara Amerika “Bizim çocuklar” diyordu. “19 Mart darbesini yapanlar Amerika’dan icazet aldı” dedim, üç gün sustular, sonra birkaç kınama yaptılar, şimdi o konulara girmiyorlar. Gazze’yi “turistik kent” yapacağım deyip doğalgaza çökmek isteyen Trump’a susan; “Filistinlileri başka ülkelere yollayacağız” diyen plana itiraz etmeyen; Kuzey Kıbrıs’ı tanıtması gerekenlere Güney Kıbrıs’ı tanıttıran Erdoğan, 12 Mart’ta TPAO ile Trump’ın petrol baronu Harold Hamm’a sözleşme imzalattı. Trump, “Adamımı yolladım, çok güzel anlaşmalar yaptılar” diyor. ‘Bizim çocuklar’ demeden bir hafta önce, “Önce Türkiye’de petrol anlaşması yap” denmiş. Hamm’a gazeteci, “Türkiye’de huzursuzluk var, petrol işinizi etkiler mi?” diye sordu. Hamm, “Türkiye üçüncü dünya ülkesi. Muhalifleri hapse atarsınız, işe yarar” dedi. ‘Muhalifi’ diyor; terörist ya da yolsuzluk yapan demiyor. “Muhalifleri içeri tıkarsınız, Erdoğan’ın yaptıkları işe yarayacak” diyor. 12 Eylül’deki “Bizim çocuklar”, şimdi Trump’ın icazetiyle geleceğin Cumhurbaşkanı’nı içeri attırmak, mevcut Cumhurbaşkanı’yla yol yürümek istiyor. Bu darbe iktidara değil, geleceğe yapılan, korkakların yaptığı bir darbedir” ifadelerini kullandı.“ESAS AHTAPOT: BEŞLİ ÇETE”Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “ahtapot” benzetmesini eleştiren Özel şu ifadeleri kullandı: “Ahtapota gelmeden… Önümüz bayram. Memlekete gitmek lazım. Otobüs biletleri alınacak. Emeklinin otobüs bileti. Para mı yok? Bayram ikramiyesi veriyoruz. Kaç para? İlk verildiğinde bin liraydı. O zaman o parayla koç çekip eve getiriyordun. Şimdi 4 bin lira bayram ikramiyesi, koçun bir budunu alamıyor. İstanbul’dan Mersin’e iki kişi gidiş 2 bin 600, dönüşle 5 bin 200 lira. İkramiye 4 bin lira. Ahmet Amca döner, Fatma Teyze Mersin’de kalır. Sivas’a gitmek daha pahalı, dönemezler. Tayyip Bey sürekli ahtapot anlatıyor. Kolları: Fatih, Bayrampaşa, Bahçelievler, yakında Esenler Belediyeleri. Kafaya yakın kol en büyük. Esas ahtapot: beşli çete, 43 şirket, 40 haramiler. KKTC soygunu, Özel Kalem Müdürü Serim’in oğlu elçi yapılıyor, kasetler, vurgunlar. Depremde çadır satan Kızılay. 17-25 Aralık: dört bakan, ayakkabı kutuları. “Sıfırlandın mı oğlum paraları?” Yunus Emre Vakfı soygunu, dezenfektan satan bakan. TÜRGEV, ENSAR aynı kolda. Ahtapotun boğdukları: işçi, esnaf, emekçi, çiftçi, gençler. Memur, işsiz, memleketi bitirdiniz. Al sana ahtapot bu. Bir tarafı bu, bir tarafı bu. Ahtapot meraklılarına gösterilir. Yeni Şafak, manşeti hazırla. A Haber ‘son dakika’ yaz: “Aranan ahtapot bulundu.” Reisin tarif ettiği ahtapot Özgür Özel’in ellerinde. 17-25 de burada, sefalet çeken emekli de.” “ASGARİ ÜCRETE ARA ZAM, EMEKLİYE SEYYANEN ZAM SÖKE SÖKE ALINACAK”Emekli ve esnafın hakları için sahaya ineceklerini belirten Özel, “Son sözümüz. Yollara düşüyoruz. Perşembe DİSK’e, sonra TİSK’e, ertesi gün TÜRK-İŞ’e, ardından HAK-İŞ’e gideceğiz. Haftaya işçi, emekli, esnaf temsilcilerine. Adım adım gezeceğiz. Öyle bir kişiye sorarak değil. Esnafı nasıl koruyacağız? KOBİ’ye destek ne olacak? Sanayiye katkımız ne? Ve söke söke alacağız: Asgari ücrete ara zam, emekliye seyyanen zam. Tut ki zam yapmadılar. Emeklinin de emekçinin de sekiz eli sizin yakanızda. Huzur yok, o ara zammı alacağız. Yarın akşam Esenler’e bekliyorum İstanbul’u. Gelecek hafta sonu Düzce mi, Antalya mı? Düzce “Biz istiyoruz” diyor, Antalya “Havalar ısınmadan milyonlar meydanda.” Karar veremedim. Belki Cumartesi Düzce, Pazar Antalya. Ahtapota huzur yok. Yol açık, cesaret tam. Arkadaşlarımız tertemiz. Mücadelede varız. Gerisini onlar düşünsün. Yürüyelim arkadaşlar, yürüyün” ifadeleriyle sözlerini noktaladı.