Sacit Onan, Türk seslendirme sanatının en önemli isimlerinden biri olarak, yalnızca sesleriyle değil, aynı zamanda derin bir sanatçı bakış açısıyla da hafızalarda yer etti. 10 Ekim 1945’te İstanbul’un Rumelihisarı semtinde dünyaya gelen Onan, sanata olan ilgisini küçük yaşlarda fark etti. Çocukluk yıllarını Anadolu’nun farklı şehirlerinde geçiren Onan, tiyatro oyuncusu Sami Ayanoğlu’nun teşvikiyle sanat yolculuğuna adım attı. 1960’ların ortasında özel tiyatro sahnelerinde yer alarak, oyunculuk dünyasına giriş yaptı.
Sacit Onan’ın sesi, Türk televizyon ve sinema dünyasında en az görüntü kadar etkili bir rol üstlendi. TRT’deki yıllar boyunca, sayısız yerli ve yabancı belgeselin yanı sıra, çok sayıda reklamın sesini de duyuran Onan, Türk izleyicisinin tanıdığı bir ses haline geldi. “Suyla Gelen Kültür”, “Keçenin Teri”, “Akdeniz’de Gezintiler” gibi projelerin yanı sıra, uluslararası yapımlardan Captain Cousteau ve Silk Road gibi önemli belgesellerde de seslendirme yaptı. Onan’ın sesindeki derinlik ve akıcılık, projelere hayat verirken, izleyiciye de unutulmaz bir deneyim sundu.
Onan’ın yönetmenlik kariyeri de bir o kadar etkileyiciydi. Birçok belgeselin yönetmenliğini üstlenmiş olan sanatçı, seslendirme sanatındaki becerisini bu projelerde de taçlandırdı. Özellikle ” CHP Belgeseli”, “Toprak ve İnsan”, “Kömür Karası Değil, Yüz Karası” gibi toplumsal ve tarihi belgesellerde, derinlemesine bir anlatım yaratırken, sesinin gücünden de fazlasıyla yararlandı.
Reklam dünyasında da başarılı bir kariyeri olan Sacit Onan, binlerce reklam filmine sesiyle hayat vermiş, bu alandaki geniş tecrübesiyle tanınmıştır. Onan’ın seslendirdiği reklamlar, hem Türkiye’de hem de yurt dışında büyük ilgi gördü.
Sacit Onan, aynı zamanda radyo ve televizyon programları hazırlayıp sunarak sanatını daha geniş kitlelere ulaştırmıştır. “Su Tadında” ve “Vaktin Darağacında Şiir” gibi programlarla dinleyicilerine seslenmiş, şiirle olan derin bağını bu platformlarda da hissettirmiştir. Onan, ayrıca “Filistin Şiirleri” adını verdiği bir albüm de çıkarmış, gelirini Filistinlilere bağışlayarak sanatını toplumsal bir sorumlulukla harmanlamıştır.
Onan, evli ve iki çocuk babasıydı. Sanatçı, 12 Kasım 2010 tarihinde geçirdiği kalp krizi nedeniyle hayatını kaybetti. İstanbul’un Çengelköy Mezarlığı’na defnedilen Sacit Onan, geride sayısız eser, unutulmaz bir ses ve derin bir iz bıraktı.