Tıbbiyeliler Sendikası kuruldu: “Artık yalnız değiliz”

Türkiye’de hekimlerin mesleki onurunu, özlük haklarını ve insani çalışma koşullarını savunmak amacıyla yeni bir sendika kuruldu: Tıbbiyeliler Sendikası. Sendikanın kuruluşu, başkent Ankara’da düzenlenen basın toplantısıyla kamuoyuna duyuruldu. Tıbbiyeliler Sendikası’nın ilk Genel Başkanı Dr. Ziya Aygün, duygusal ve tarihi göndermelerle dolu açıklamasında hekimliğin yalnızca bir meslek değil, bir vicdan, tarih ve sorumluluk meselesi olduğunu vurguladı.
“BUGÜN YALNIZCA BİR SENDİKA KURMUYORUZ, BİR SESİ AYAĞA KALDIRIYORUZ”Basın açıklamasına “Bugün burada yalnızca bir sendikanın kuruluşunu ilan etmek üzere bir araya gelmedik” diyerek başlayan Ziya Aygün, sendikanın sadece bir tabela olmadığını, hekimlerin birikmiş öfkesinin, yorgunluğunun, ama en çok da mesleki aidiyetlerinin sesi olduğunu belirtti.
“Bu sendika, tedaviden şifaya giden o hastane koridorlarında gece gündüz demeden çalışanların; tarifsiz acıların tanığı, şiddetin hedefi, sessizliğe gömülmüş kalplerin yankısı olanların sesidir,” diyen Aygün, konuşması boyunca hekimliğe gönül vermiş herkesin duygularına tercüman oldu.
Aygün, konuşmasında hekimlerin her geçen gün daha da yalnızlaştığını, itibarsızlaştırıldığını ve sistematik şekilde haklarından mahrum bırakıldığını vurgularken, “Biz, bu sessizliği bozmak, bu emeği ve umudu sahipsiz bırakmamak için buradayız,” dedi.
TARİHTEN GELEN BİR RUH: HİKMET BORAN’DAN İLHAMDr. Aygün, konuşmasında Cumhuriyet’in kuruluş sürecine de atıfta bulundu. 1919’da, Sivas Kongresi’ne sadece bir Tıbbiyelinin gidebilecek kadar paraları olan öğrencilerden Hikmet Boran’ı hatırlattı. Hikmet Boran’ın Mustafa Kemal Atatürk’ün karşısında söylediği, “Paşam, biz buraya mandayı kabul etmeye değil, vatanı kurtarmaya geldik,” sözü, yeni kurulan sendikanın ruhunu ve duruşunu da özetliyordu.
“Biz o ruhtan ilham alıyoruz,” diyen Aygün, Tıbbiyelilerin yalnızca bir meslek grubu olmadığını, bir milletin kaderine omuz vermiş birer nefer olduklarını ifade etti.
“ARTIK YALNIZ DEĞİLİZ”Bugün Türkiye’de hekimlerin ağır çalışma koşulları, düşük ücretler, hasta ve hasta yakınlarından gelen fiziksel ve psikolojik şiddet, saygınlık kaybı ve sistematik mobbing gibi sorunlarla mücadele ettiğini belirten Aygün, çözümün ancak ortak dayanışma ve örgütlü mücadele ile geleceğini savundu.
“Çocuklarının büyüdüğünü izleyemeyen, gece nöbetlerinden sabaha yorgun çıkan, görevini yaptığı için tehdit edilen, bilimden dışlanan hekimlerin hikâyeleri bize güç verdi. Artık yalnız değiliz. Artık susmayacağız,” dedi.
Aygün, sendikanın hiçbir siyasi parti ya da ideolojiyle ilişkilendirilmeden, yalnızca hekimlik ekseninde hareket edeceğini vurguladı. “Hiçbir ideoloji, hiçbir siyasi kimlik, hekimlerin yaşadığı gerçekleri görünmez kılamaz. Bizim tek gündemimiz var: Hekimlik,” diyerek sendikanın tarafsız ve evrensel bir çizgide yükseleceğinin altını çizdi.
“BU MÜCADELE YALNIZCA BİZİM DEĞİL, MİLYONLARCA İNSANIN MESELESİDİR”Tıbbiyeliler Sendikası’nın hedefleri arasında meslek onurunun korunması, sağlıkta şiddetle etkin mücadele, özlük haklarının güvence altına alınması, güvenli ve insani çalışma ortamlarının sağlanması ve genç hekimlerin desteklenmesi yer alıyor. Sendika aynı zamanda, bilimsel liyakat, etik değerler ve hekimlik sanatının yaşatılması gibi uzun vadeli hedeflerle de yola çıkıyor.
“Bu sadece bizim değil, hizmet verdiğimiz milyonlarca insanın hakkıdır. Sistemin tüm yükünü taşıyanlar olarak, bu yükün daha adil paylaşılmasını istiyoruz,” diyen Aygün, sağlık sisteminin adaletsizliklerine karşı yalnızca maddi değil, ahlaki bir duruş sergilediklerini belirtti.
“O İLK BEYAZ ÖNLÜĞÜN HEYECANI HÂLÂ İÇİMİZDE”Açıklamasının sonunda meslektaşlarına seslenen Aygün, doktorluk mesleğinin başlangıç anına, ilk beyaz önlüğün giyildiği ana dönerek duygusal bir hatırlatmada bulundu:
“O koridorlarda bir zamanlar biz de öğrenciydik. Şimdi belki öğretim üyesiyiz. Ama o ilk heyecanımız hâlâ bizimle. O heyecanla şifa arıyor, dua alıyor, dayanışmayı hissediyoruz. Bu yüzden engellemek isteyenlere, yolumuzu bilmeyenlere aldırmadan haklarımız için bir olmanın zamanıdır.”
Toplantı, katılımcıların yoğun desteği ve alkışlarıyla sona ererken, Tıbbiyeliler Sendikası’nın önümüzdeki süreçte yapacağı çalışmalar ve ortaya koyacağı politikalar hem hekimler hem de kamuoyu tarafından dikkatle takip edilecek.