İMES Organize Sanayi Bölgesi (OSB) Bölge Müdürü Onur Kesici, “2053’te ‘Sıfır Karbon’ hedefimizin hayata geçirilmesi için ülkemizde her geçen yıl ‘Yeşil OSB’ kavramı ciddi şekilde önem kazanacak” dedi.
Açıklamalarda bulunan Kesici, “Yeşil OSB”nin çevre dostu ve sürdürülebilir üretim prensiplerine dayalı olarak planlanan ve yönetilen sanayi bölgeleri olduğunu söyledi.
“Yeşil OSB”lerle endüstriyel faaliyetlerin çevresel etkilerini en aza indirilmesinin ve doğal kaynakların korunmasının hedeflendiği bilgisini veren Kesici, “Yeşil OSB”lerin, atık yönetimi, enerji verimliliği, su tasarrufu, yeşil altyapı, çevresel iyileştirmeler ve sürdürülebilir ulaşım gibi alanlarda öncü uygulamaları teşvik ettiğini, böylece işletmelerin çevresel etkilerini azaltmaları ve topluma daha fazla değer katmalarının sağlandığını ifade etti.
Kesici, “Yeşil OSB kavramı, Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu çerçevesinde; kaynak ve enerji verimliliği, yalın üretim, endüstriyel atık işbirliği ve çevreye duyarlı uygulamaları ile öne çıkan çevresel, ekonomik, sosyal ve yönetimsel açıdan Bakanlıkça belirlenen kriterler çerçevesinde Türk Standardları Enstitüsü tarafından sertifikalandırılan OSB’leri ifade etmektedir.” şeklinde konuştu.
Dünyada iklim krizinin önüne geçmek adına 2015 Eylül’de Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’nın, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nda belirlenerek yürürlüğe girdiğini aktaran Kesici, “2016’da Paris Anlaşması imzalandı ve Türkiye de 175 ülkeyle birlikte bu anlaşmada yer aldı. Bu kapsamda yeşil dönüşüm hedefinin en önemli ayaklarından biri de ‘Yeşil OSB’ olmak.” dedi.
Kesici, “Yeşil OSB”nin uluslararası anlaşmalar dahilinde yasal zorunluluk olduğunu belirterek, “Bu zorunlulukları yerine getiren firmalar ve OSB’ler ekonomik anlamda ciddi bir hibe ve teşvik imkanından faydalanma şansına sahip olacak ve Avrupa’nın Sınırda Karbon Emisyonu Uygulaması’nın başlamasıyla beraber ‘Yeşil OSB’ kavramı önem kazanacaktır. Aynı zamanda Türkiye olarak 2053’te ‘Sıfır Karbon’ hedefimizin hayata geçirilmesi için ülkemizde her geçen yıl ‘Yeşil OSB’ kavramı ciddi şekilde önem kazanacak.” ifadelerini kullandı.
“Türkiye, uluslararası alanda da var”Türkiye’nin çevresel sürdürülebilirlik ve yeşil ekonomi alanlarında önemli adımlar attığını bildiren Kesici, şöyle devam etti:
“Türkiye, ‘Yeşil OSB’lerin gelişimine büyük önem vermiştir. Yeşil OSB’ler, endüstriyel faaliyetlerin çevresel etkilerini en aza indirerek doğal kaynakların korunmasına ve toplumun refahının artırılmasına katkıda bulunmayı hedefler. Türkiye, Yeşil OSB’leri çeşitli politika ve stratejik yaklaşımlarla desteklemekte ve yeşil ekonomiye geçmek amacıyla çeşitli teşvikler sağlamakta. Bunlar arasında vergi indirimleri, kredi imkanları, altyapı desteği ve çevresel sürdürülebilirlik konularında eğitim ve danışmanlık hizmetleri bulunmakta.”
Kesici, Türkiye’nin ayrıca “Yeşil OSB”lerin teknolojik altyapısını güçlendirmek ve yenilikçi çözümler geliştirmek için çaba harcadığına vurgu yaparak, “Bu çerçevede, yeşil teknolojilerin ve sürdürülebilir üretim yöntemlerinin benimsenmesi ve yaygınlaştırılması hedeflenmektedir. Uluslararası alanda da Türkiye, ‘Yeşil OSB’lerin gelişimi konusunda işbirliklerine ve uluslararası ilişkilere önem veriyor. Uluslararası kuruluşlarla yapılan işbirlikleri, en iyi uygulamaların paylaşılmasını ve teknik destek sağlanmasını sağlıyor.” diye konuştu.
Türkiye’nin Yeşil OSB’ler konusundaki konumunun çevresel sürdürülebilirlik ve yeşil ekonomi alanlarındaki çabalarıyla güçlendiğini dile getiren Kesici, bu çabaların Türkiye’nin ulusal çevre politikalarını güçlendirmeye ve uluslararası alanda çevresel liderlik rolünü üstlenmeye yönelik olduğunu aktardı.
“Karbon ayak izi hesaplamaları gerçekleştirdik”Onur Kesici, 349 firmada 17 bin 490 istihdamın gerçekleştiği ve yıllık 1,5 milyar dolar katma değerin sağlandığı bir OSB oldukları bilgisini paylaşarak, “Mevcut ekosistemimizin tüm ihtiyaçlarını karşılamak adına yoğun bir şekilde mevcut hizmetlerimiz ve proje, iş geliştirme süreçlerimizde devam ediyoruz. Bu kapsamda ISO standartları gereğince Çevre, Enerji, İSG ve kalite yönetim sistemlerimizi kurduk. Bölgemiz içerisinde kendimize ait tesisler için tüketimin tamamını denk gelecek TEK-G (Yenilenebilir Enerji Kaynak Garanti Sistemi) belgesini EPİAŞ’tan temin ettik.” dedi.
Bölgelerindeki sanayicilerin Güneş Enerjisi Santrali (GES) yatırımlarına öncü ve destekçi olarak katkı sağladıklarına işaret eden Kesici, 13 firmalarının GES işletmekte olduğunu, 14 firmalarının ise proje yapım aşamasında olduklarını söyledi.
Kesici, geçen yıl GES üretimlerinin sanayi tüketiminin yüzde 2,3’ünü karşıladığını, bu yıl ise hedeflerinin yüzde 6 olduğunu aktardı.
Uluslararası geçerliliği olan bir firmayla karbon ayak izi hesaplamaları gerçekleştirdiklerine dikkati çeken Kesici, sözlerini şöyle tamamladı:
“Bununla beraber eğitim ve bilinçlendirme faaliyetlerimizi planlamaya devam ediyoruz. ‘Yeşil OSB’ kriterlerinin hepsini İMES OSB olarak tamamlamış bulunmaktayız. 2024 yılının ikinci yarısında ‘Yeşil OSB’ belgesini alarak, uluslararası sürdürülebilirlik hedeflerine dair faaliyetlerimizi sürdürmeye devam etmekteyiz.
Gelecek planlarımız; sanayici katılımcı düzeyinde bu konudaki eğitim faaliyetleri düzenlemek, İSO Yönetim Sistemleri kapsamındaki sertifikalarımızı tamamlamak, bölgemizde karbon ayak izinin düşürülmesine yönelik eğitim ve farkındalık çalışmalarının sağlanması ve sürdürülebilirliğe yönelik çalışmaların arttırılmasını sağlamaya çalışıyoruz.”