Biz yaşlılarımıza sahip çıkalım derken boşa demiyoruz. Bakın, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) 2023 yılına dair açıkladığı ‘İstatistiklerle Yaşlılar’ verilerine göre yaşlılarda yoksulluk oranı 4 yılda yüzde 7,5 yükselmiş. Verilere göre yaşlılarda yoksulluk oranı 2019’da yüzde 14,2 iken 2023’te 21,7’ye, yaşlı nüfusta iş gücüne katılım 2019 yılında yüzde 12 iken 2023 yılında yüzde 12,2 olmuş.
Gelelim diğer verilere.
TÜİK verilerine göre, yaşlı nüfus olarak kabul edilen 65 ve üstü nüfus, 2018 yılında 7 milyon 186 bin 204 kişi iken son beş yılda yüzde 21,4 artarak 2023 yılında 8 milyon 722 bin 806 kişiye yükselmiş. İleriye dönük yapılan hesaplamalara göre de yaşlı nüfus oranımız 2030 yılında yüzde 12,9, 2040 yılında yüzde 16,3, 2060 yılında yüzde 22,6 ve 2080 yılında yüzde 25,6 olacağı öngörülmüş.
Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması sonuçlarına göre, eşdeğer hane halkı kullanılabilir fert başına düşen gelirinin yüzde 60’ına göre hesaplanan yoksulluk oranı, 2019’da Türkiye geneli için yüzde 21,3 iken 2023’te yüzde 21,7 olmuş. Bu oran, yaşlı nüfus için 2019’da yüzde 14,2 düzeyindeyken, geçtiğimiz yıl 21,7’ye yükselmiş. Yaşlı nüfusun yoksulluğu cinsiyete göre incelendiğinde, yaşlı erkeklerde yoksulluk oranı 2019’da yüzde 12,1’den, 2023’te yüzde 20,7 ulaşmış.
Yaşlı kadınlarda yoksulluk oranı ise 2019’da yüzde 15,9 iken 2023’te yüzde 22,4 olarak kayıtlara geçmiş. İşgücü istatistiklerine göre, işgücüne katılma oranı yaşlı nüfus için 2019 yılında yüzde 12’den, geçtiğimiz yıl cüzi bir artışla yüzde 12,2’ye yükselmiş.
İşgücüne katılma oranı cinsiyete göre incelendiğinde, bu oran yaşlı erkek nüfusta 2023’te yüzde 20 iken yaşlı kadın nüfusta yüzde 6,1 olmuş. Yaşlı nüfustaki işsizlik oranı da 2019’da yüzde 3,1 iken 2023’te yüzde 2,7 ‘ye gerilemiş. İşgücü istatistiklerine göre, istihdam edilen yaşlı nüfusun sektörlerdeki dağılımına bakıldığında, yüzde 57,7’sinin tarım, yüzde 32,1’inin hizmetler, yüzde 7,3’ünün sanayi, yüzde 2,8’inin ise inşaat sektöründe yer aldığı görülüyor. Çalışma çağındaki 100 kişiye düşen yaşlı sayısını ifade eden “yaşlı bağımlılık oranı” da 2018 yılında yüzde 12,9 ‘dan, 2023 yılında yüzde 15,0’a yükselmiş.
Ülkemizde durum böyleyken, dünya üzerindeki yaşlıların durumu hangi merkezde bir de ona bakalım.
Verilere göre dünya nüfusunun yüzde 10’unu yaşlı nüfus oluşturuyor. En yüksek yaşlı nüfus oranına sahip ilk üç ülke sırasıyla yüzde 30,1 ile Japonya, yüzde 24,5 ile İtalya ve yüzde 23,6 ile Finlandiya olmuş. Türkiye, 184 ülke arasında 67. sırada yer alıyor. Yaşlı nüfus oranının en yüksek olduğu ilimiz ise, yüzde 20 ile Sinop olmuş. Bu ilimizi Kastamonu ve Giresun izliyor. Yaşlı nüfus oranının en düşük olduğu il ise yüzde 3,5 ile Şırnak olurken, bu ilimizi Hakkari ve Urfa izliyor.
2020-2022 sonuçlarına göre, doğuşta beklenen yaşam süresi erkekler için 74,8 yıl ve kadınlar için 80,3 yıl olmuş. 2023’te toplam 26 milyon 309 bin 332 haneden 6 milyon 458 bin 465’inde yaşlı nüfus olarak tanımlanan, 65 ve daha yukarı yaşta en az bir fert bulunduğu görülmüş. Bu hesaba göre, hanelerin yüzde 24,5’inde en az bir yaşlımız bulunuyor.
Evet ülkemizde yaşlıların durumu böyle. Yaşlılar arasında yoksullukta büyük bir artış yaşanıyor. Bu durum şaşırtıcı mı diyecek olursanız ne yazık ki yaşadıklarımızın bir sonucu olarak nitelendirilebilir.
Tüm bu gerçekler orta yerde dururken, “emekliler yılında” yaşlı emeklilerimiz (!) için neler yapıyoruz bir de ona bakalım. Açıklamayı bizzat Bakan Işıkhan yaptı. Emeklilerimiz bundan böyle PTT AVM’de, Tarım Kredi Kooperatif Marketleri’nde, Türk Hava Yolları’nda, TCDD’de, GSM operatörlerinde, sinema ve tiyatrolarda, PTT Kargo’da özel indirimlerden ve kampanyalardan yararlanacaklar. Ayrıca Türkiye’nin önde gelen zincir marketlerinde ve giyim mağazalarında emeklilere özel indirimler sağlanacak ve Belediyeler Birliği ile protokol yapılarak kültür turlarıyla ücretsiz olarak Türkiye’yi şehir şehir dolaşmaları sağlanacakmış.
Gecenin bir yarısında ucuz et kuyruğuna giren, bir pide almak için 91 yaşında kuyrukta bekleyen Dürdane Nineye, ya da “çok güzel kokuyor ama alamıyorum” diyen Sevim Nine için bu anlatılanların, söylenenlerin hiçbir anlamı yok.
Tüm bunlara bakınca rahmetli Kemal Sunal’ın Kibar Feyzo filmindeki bir sözü geldi aklımıza. Kibar Feyzo, Ağa Şener Şen’in bir cümlesi üzerine sarfettiği “Ağam bizimle eğleniy”sözü cuk oturuyor.