Kasım ayı enflasyon rakamları da beklediğimiz gibi çıktı. Aralık ayı da bundan çok farklı olmayacak. Çünkü ortaya çıkan rakamlar, asgari ücretin belirlenmesinde, emeklilere verilen asgari emekli maaşının tespitinde direkt olarak etkili oluyor. Rakamları tahmin ediyorum hepiniz üç aşağı beş yukarı biliyorsunuz. Bir kez de biz buraya alalım, kayda geçirelim. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, enflasyon geçen yılın aynı ayı ile kıyaslandığında yüzde 61,98 oranında artmış. Yine 12 aylık ortalamalar dikkate alındığında, tüketici fiyatları yüzde 53,40, yurt içi üretici fiyatları yüzde 53,15 artış göstermiş. Aylık bazda ise TÜFE yüzde 3,28, Yİ-ÜFE yüzde 2,81 oranında yükselmiş.Ana harcama grupları itibarıyla kasımda aylık bazda artışın en yüksek olduğu grup, yüzde 11,17 ile konut olurken, aylık bazda düşüş gösteren tek ana grup ise yüzde 0,31 ile giyim ve ayakkabı olarak kayıtlara geçti. TÜFE’de yıllık bazda en yüksek artış yüzde 92,86 ile lokanta ve oteller grubunda görüldü. Kasım 2022’ye göre artışın en düşük olduğu ana grup yüzde 37,54 ile konut olarak belirlendi.TÜİK’in verilerine göre, kasımda endeks kapsamında yer alan 143 temel başlıktan 23 temel başlığın endeksinde düşüş gerçekleşirken, 7 temel başlığın endeksinde değişim olmamış. Ancak, 113 temel başlığın endeksinde ise artış gerçekleşmiş.Özel kapsamlı tüketici fiyatları endeksi göstergelerine bakıldığında, işlenmemiş gıda ürünleri, enerji, alkollü içkiler ve tütün ile altın hariç TÜFE’deki değişim, kasımda bir önceki aya göre yüzde 2,53, geçen yılın aralık ayına göre yüzde 64,09, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 67,27 ve 12 aylık ortalamalara göre yüzde 57,56 olarak kaydedilmiş.Yıllık bazda en yüksek artış, yüzde 69,89 ile “enerji, gıda ve alkolsüz içecekler, alkollü içkiler ile tütün ürünleri ve altın hariç TÜFE”, en düşük artış yüzde 59,24 ile “işlenmemiş gıda, alkollü içecekler ve tütün ürünleri hariç TÜFE” göstergesinde olmuş.Gelelim Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) verilerine. ENAG bildiğiniz gibi bağımsız ekonomistlerin ve akademisyenlerin oluşturduğu bir grup. ENAG veri açıklamaya başladığından bu yana vatandaşların itimadını kazanarak, aydınlatmada önemli bir kaynak oldu. ENAG’ın tespitlerine göre ise kasım ayında TÜFE aylık bazda yüzde 5,58 oranında artarken, yıllık bazda artış oranı yüzde 129,27 olmuş. Yine; İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) sadece İstanbul’u kapsayan değerlendirmesine göre aylık bazda artış yüzde 3.8 olurken, yıllık bazda artış ise yüzde 73.89 oranında gerçekleşmiş. Yukarıda da belirttiğimiz gibi, Aralık ayında da buna benzer bir rakam açıklanacak ve Merkez Bankası’nın yıl sonu enflasyon hedefi tutturulmuş olacak. Maaşlarda da ayarlamalar bu minval üzerinde gerçekleştirilecek. Bu ayın ilk günü toplanacak olan Asgari Ücret Komisyonu toplantısının neden 10 gün ileriye atıldığını şimdi çok daha iyi anlamış bulunuyoruz. Komisyonun devlet ve işveren tarafı masaya daha kuvvetli argümanlarla oturmak istemesi, görüşmelerin ertelenmesine neden oldu.Perşembenin gelişi çarşambadan bellidir diye bir atasözümüz var. Türk-İş masaya her ne kadar açlık sınırını baz alarak oturacağız dese de bunun böyle olmayacağını daha önceki tecrübelerimizden hepimiz çok iyi biliyoruz. Aralığın ilk günü kaleme aldığımız yazımızda da belirtmiştik. Asgari ücretle ilgili olarak beş ayrı oranda hesaplamalar yapılıyor. Buna göre, zam oranın yüzde 35 olması durumunda asgari ücret 15 bin 392 lira 70 kuruş olacak. Yüzde 40 olması durumunda 15 bin 962 lira 80 kuruş, yüzde 45 olması durumunda 16 bin 532 lira 90 kuruş, yüzde 50 olması durumunda 17 bin 103 lira olacak. Zam oranının yüzde 55 olması durumunda ise asgari ücret 17 bin 673 lira 10 kuruşa yükselecek. Ancak gelişmelere bakılırsa, maaşlarda beklenen iyileşmenin yapılmayacağı alıştıra alıştıra, nabızdan zerkediliyor. Enflasyonla mücadelenin tüm yükünü çalışanlar ve dar gelirliler çekecek. Ne diyor Sayın Bakan, “iç piyasalarda daralma yaşanacak”. Nedeni işte bu sihirli cümleyle ortaya çıkıyor. Vatandaşa ölmeyecek ama sürünecekleri kadar bir maaş verilecek. Vatandaş çarşıya pazara çıkamayacak hale gelecek. Zaten sınırlı bir gelirle geçim etmeye çalışan dar gelirlileri, emeklileri ve de asgari ücretlileri çok zor bir yıl bekliyor. Bunu biz söylemiyoruz, Sayın Bakanın açıklamalarından öğreniyoruz. Bu durum karşısında iş dünyası ne yapacak diye soracak olursanız onu da Sayın Bakan “iş dünyasına geniş destek ve teşvikler vererek ihracata yönlendireceklerini” söylüyor. Yani, enflasyonun acı reçetesi ve acı ilacını içmek yine bizlere kalacak.
Recent Comments
Görüntülenecek bir yorum yok.