Büro-İş Sendikası Genel Başkan Alay Hamzaçebi gazetemiz Anayurt’u ziyaret ederek gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Sendikal barajın Anayasa Mahkemesinden dönmesinin beklenen ama geciken bir karar olduğunu belirten Hamzaçebi, gazetemizin ve okurlarımızın konuya ilişkin hassasiyetle yaklaşmasından dolayı teşekkür etti.
Sendikalara yüzde 1 ve 2 gibi barajların getirilerek küçük sendikaları ortadan kaldırmak istendiğini belirten Hamzaçebi, baraj sürecine ilişkin şu açıklamalarda bulundu:
“Daha evvel de yüzde 1 barajı getirilmişti sendikalara. Danıştay yürütmeyi önce durdurmuş sonrasında tamamen oy birliğiyle iptal etmişti. Ardından da yaklaşık bir yıl önce yüzde 2 sendikal baraj getirdiler. Dönemin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı, ‘Merdiven altı sendikalar’ olarak tabir etmişti. Baktılar ki gerçekten emek mücadelesi veren sendikalar güçlenmeye başladı bunun önüne geçebilmek için böyle bir yönteme başvurmuşlardı. Şu anda bizim sendikamız 3. büyük sendika konumuna geldi. Şu anda en rahat üye bulacak sendika da biziz. Çünkü cumhuriyetçi, Atatürkçü ve laik bir ülkeden yana olan bunu seslendirmekten korkmayan ve her şeyden önce de emek mücadelesi veren bir sendikamız var. Bizim konfederasyonun önüne geçmek için kanunla 2022 yılının sonunda yasalaştırdılar. CHP de bunu Anayasa Mahkemesine taşıdı. Süreç sonunda geçtiğimiz hafta itibarıyla olması gerektiği gibi sonuçlandı. Bu süreçte CHP’nin çok emeği var onlara da özellikle teşekkür ediyoruz. CHP bunu Anayasa Mahkemesine taşımamış olsaydı biz süreci İdari Mahkemeler aracılığıyla daha uzun bir zamanda sonuçlandıracaktık.”
Anayasa Mahkemesinin kararlarının geriye doğru yürümediğini ve bu yüzden normal şartlarda sendikanın gelir kaybını alamayacağına değinen Hamzaçebi, “Anayasa Mahkemesinin kararları geriye dönük işlemiyor fakat biz sendika olarak ve bireysel olarak o iptal kararı üzerine Danıştay üzerinden devam edeceğiz. Eğer Anayasa kararı ocak ayına yetiştirmiş olsaydı daha mutlu olacaktık. Çünkü sendika gelirlerini aylığa çevirdiler. Aylık 540 lira civarında bir rakam. Bunun 190 lirası toplu sözleşme desteği, 340 lirası da yüzde 2’den fazla üyesi olan sendikalılara toplu sözleşme ikramiyesi. Bizim üyelerimize ise 190 lira civarında bir para ödeniyor. Burada çok büyük bir tuzak vardı, 190 lira olan toplu sözleşme desteği, 340 lira da toplu sözleşme ikramiyesi olarak iki parçaya bölündü. 240 lira benim üyemden para kesiyor, toplu sözleşme desteği altında yatan 190 lira veriliyordu. Sarı sendika bunu bile koz olarak kullandı. Bu konu baya bir sorun yaşatmıştı. Birçok memur arkadaşlar 340 lira zarara girmemek için bizleri değil yüzde 2’nin üzerindeki sendikaları tercih ediyordu. Şimdi yoğun bir şekilde yeni üye kayıtları için çalışmalara başlayacağız” ifadelerini kullandı.
Anayasa mahkemesinin bu iptal kararının sendikaların da önünü açacağını belirten Hamzaçebi, “Bu karar bizler gibi potansiyeli yüksek sendikaların önünü açacaktır. Fakat sarı sendika genel başkanı Ali Yalçın kendi sendika üyelerine ayrıcalık verilmesi için bazı girişimlerde ve sosyal medya hesaplarında açıklamalar yapıyor. Devletin verdiği aidatlardan kendi üyelerine para verilmesini istiyor. Buna gerekçe olarak da işçi sendikalarını gösteriyor. Fakat işçi sendikalarında aidatları zaten işçiler ödüyor, memur sendikalarında ise devlet ödüyor. Devletin parası ile ayrımcılık istiyor” dedi.
