Türk Japon Vakfı, Cumhuriyetin 100. yılına özel olarak düzenlendiği etkinliklerle Türk ve Japon kültürünün köklü dostluğunun bir kez daha altını çizdi. Türk ve Japon sanatseverleri bir araya getiren Türk Japon Dostluk ve Plastik Sanatlar Sergisi’nin açılışıyla başlayan etkinlik, “Yamatolıa” konseri ile devam etti. Türk ve Japon müziğinin eşsiz bir sentezi olan bu konserde, sanatseverler unutulmaz bir müzik yolculuğuna çıktı. Konserin başarılı icracıları, Türk ve Japon kültürünün birleşimini izleyicilere buluşturdu.
Türk Japon Vakfı’nda gerçekleşen programın koordinatörlüğünü Japon Müziği Sanatları Derneği Başkanı Neslihan Noyan, sanat sorumluluğunu ise Başkent Üniversitesi Seramik Bölüm Başkanı Sibel Aktaş ve Ressam Emine Kasap Karakoç üstlendi.
Sergiye, gazetemiz haber müdürü A. Cevat Uğraş da Atatürk silüeti fotoğrafı ile katıldı.
Açılışta konuşan Japon Müziği Sanatları Derneği Başkanı Neslihan Noyan “Bugün, burada dernek üyelerimiz ve dışardan gelen sanatçılarla birlikte oluşturduğumuz çok anlamlı bir sergi sizleri bekliyor. Cumhuriyetimizin 100. yılını kutladığımız bu anlamlı güne Atatürk’ün sözleriyle başlamak istiyorum, Ata’mız ‘Bir millet sanattan ve sanatkârdan mahrumsa tam bir hayata malik olamaz’ demiş, milletin sanat yeteneğinin, güzel sanatlara verdiği değerle ölçüleceğini söylemiş” ifadelerini kullandı.
Japon Müziği Sanatları Derneği Başkan Yardımcısı Sibel Aktaş ise şöyle konuştu; “Yüz yıldır bilim ve sanatla ayaktayız. Cumhuriyet’in ilanı ile hukuksal olarak ikinci dönem Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 29 Ekim 1923 günü gerçekleşen oturumunda Mustafa Kemal Atatürk’ün hazırladığı Anayasa değişikliği teklifinin kabul edilmesi ile Türkiye Devleti’nin yönetim şeklinin Cumhuriyet olarak belirlenmesi üzerinden yüz yıl geçti. Cumhuriyet’in ilanı, Türk toplumunu çağdaşlaştırmayı amaçlayan Türk devriminin bir parçasıdır. Atatürk, Türk toplumunun çağdaş düzeye güzel sanatlarda yapılan atılımlar ile ulaşacağına, sanata özel ilgi ve destek göstererek çağdaş Türkiye’nin yükselebileceğine inanmıştır. Cumhuriyet’in ilanından itibaren çağdaş eserler verilmeye başlanmıştır. Atatürk’ün ‘Bir millet ki resim yapmaz, bir millet ki heykel yapmaz, bir millet ki fennin gerektirdiği şeyleri yapmaz; itiraf etmeli ki, o milletin ilerleme yolunda yeri yoktur. Oysaki bizim ulusumuz gerçek nitelikleriyle uygarlığa erişmeye layıktır. Uygarlığa erişecektir ve ilerleyecektir’ sözlerinden güç alıp Cumhuriyet’imizin kuruluşunun ilk günkü heyecanını Cumhuriyet’imizin 100. yılına taşıyarak açılışını gerçekleştirdiğimiz sergimiz ile taçlandırıyoruz. Japon Müziği Sanatları Derneği olarak Cumhuriyet’in ilanı ile başlayan, bilim ve sanat yolunda yetişen, bilgileri bizlere kadar ulaşan, 100. yılı ve çağdaşlaşmayı temsil eden eserleriniz ile katılımlarınızdan ve değerli misafirlerimizin burada bizimle beraber olmasından dolayı onur duyuyoruz.”
Bunun Cumhuryet’in 100. yılı için düzenledikleri ilk program olduğunu belirten Türk Japon Vakfı Başkanı Prof. Dr. Nejat Bora Sayan, ayın 28’inde gençler için düzenledikleri 100. yıl programı ve arkasından 30’unda Türk Japon Korosu’nun hazırladığı programla Cumhuriyet kutlamalarına devam edecek olduklarını belirterek “100. yılımıza yakışır işler yapabilmek adına uğraşıyoruz. Bugünün konuşmasına başlarken öncelikle Ulu Önder Atatürk’ün hafızalarımıza kazınmış şu sözleriyle sizlere selam vermek istiyorum ‘Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır. Türkiye Cumhuriyeti mesut ve muzaffer olacaktır.’ Atatürk’ümüzün ulusal Kurtuluş Savaşı’ndan sonraki en önemli eseri bence Cumhuriyet. Cumhuriyetimizin 100. yılında burada sizlerle birlikte Yüce Önderimizi Türk Japon ezgileriyle süslenmiş bir sanat etkinliği ile anacağız. Bu nedenle Türk Japon Vakfı çalışanları ve Türk Japon Vakfı yönetim kurulu olarak büyük onur duyuyoruz” ifadelerini kullandı.
‘Cumhuriyet, aydınlanmanın adı’ diyen Sayan, Türk milletine bırakılmış en büyük miras ve vazgeçilmez bir değer. İşte bu değer bizleri ulusal bir devletin onurlu, özgürce düşünebilen, eşit haklara sahip birer ferdi, devletin tek ve gerçek sahibi haline getirmiştir. Tarihimizin en kapsamlı çağdaşlaşma hamlesi olan Cumhuriyet, getirdiği yenilikler ve atılımlarla Türk insanının ufkunu genişletmiş, hayata görülmemiş bir dinamizm kazandırmıştır. Bizlere ve gelecek nesillere düşen en büyük görev, Türkiye Cumhuriyeti ülkesini ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne savunarak Atatürk ilke ve inkılaplarına sahip çıkmaktır. Atatürk 10. Yıl Nutku’nda ‘Türkiye Cumhuriyeti ebediyete akıp giden her on senede bu büyük millet bayramını daha büyük şereflerle, saadetlerle, huzur ve refah içinde kutlamanızı dilerim demişti. İşte biz de Ata’mızın bu dileğine uygun olarak, Cumhuriyet’imizin 100. yılında, hep birlikte, coşkuyla ve gururla kutlamanın huzurunu taşıyoruz” diye konuştu.
Sergi 1 Kasım’a kadar Türk Japon Vakfı’nda sanatseverlerin ziyaretine açık olacak.
