Devletin gücü

Dikkat ederseniz son birkaç aydır yaşadıklarımızın dışında çok farklı konuları tartışıyoruz. Yakın günlerde bir Dilan Polat ve eşi konusu gündeme düştü. Peşinden gözler İçişleri Bakanlığının peş peşe gerçekleştirdiği operasyonlar döndü. Onlarca mafyamatik örgüt, uyuşturucu kaçakçısı, yasadışı işlerle uğraşanlar peş peşe yakalanarak adaletin pençesine teslim edildi. Son olarak da adliyelerde yaşanan rüşvet ve kayırmaları konuşmaya başladık. Bir kere hemen hakkını verelim. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın göreve başlamasıyla birlikte, ülkenin altını oyan odaklara karşı amansız bir mücadele başladı. Bakan Yerlikaya, yaptığı açıklamalarla da bu odaklara karşı mücadelenin gevşemeden devam edeceğini söyledi. Şimdi diyeceksiniz ki, “zaten devlet olmanın ilk şartı bu değil mi?” Doğru, devletin asli görevi, bu odaklarla savaşmak, hırsıza, uğursuza göz açtırmamak olmalıdır ama yaşadıklarımız böyle bir görüntü vermiyordu. Yapanın yanına kar kaldığı günlerden bugünlere gelmek bile çok güzel. Vatandaş, öncelikle devletine güvenmek ister. Vatandaş, hakkını aradığında, karşısında kendine güven veren devlet gücünü hissetmek ister. Vatandaş, haksızlığa uğradığında, sebep olanlardan hesap sorulacağını bilmek ister. Tüm bunlar, devletin vatandaşına karşı olan görevleri içinde yer alır. Bunca lafı niye ettik ona bakalım şimdi. Bakan Yerlikaya’nın göreve gelişinin 120. gününde yaptığı açıklama gösteriyor ki, gerçekten tel tel dökülüyormuşuz. Organize suç örgütleri, teröristler, uyuşturucu kaçakçıları, sığınmacılar ve diğerlerinin üzerine kararlılıkla gidilince durumun vahameti ortaya çıktı. Bakan Yerlikaya, yapılanları ana başlıklar halinde anlatırken, birçok konuda gelinen aşamaları kamuoyu ile paylaştı. Bakın 120 günün bilançosu şöyle:- Organize suç örgütleriyle ilgili 378 operasyon yapılmış ve 2 bin 874 kişi gözaltına alınmış. Bu kişilerden 702’si tutuklanmış, 594’üne adli kontrol uygulanmış. Operasyonlar sonucunda 7’si ulusal, 31’i yerel olmak üzere toplam 38 mafya tipi organize suç çetesi çökertilmiş. – 120 günde PKK/KCK terör örgütüne yönelik şehirlerde 1132, kırsal bölgelerde ise 54 bin 598 operasyon yapılmış. 309 terörist etkisiz hale getirilmiş. Bunlardan 38’i ölü, 4’ü yaralı, 208’i sağ, 59’u ise teslim olmuş. Etkisiz hale getirilen teröristlerden 2’si kırmızı, 6’sı turuncu, 17’si ise gri kategoride aranıyormuş. Operasyonlarda gözaltına alınan 1810 kişiden 433’ü tutuklanmış, 336’sına ise adli kontrol uygulanmış.- FETÖ’ye yönelik 1786 operasyonda 2 bin 689 kişi gözaltına alınmış, bunlardan 536’sı tutuklanmış, 457’sine ise adli kontrol uygulanmış.- DEAŞ’a yönelik düzenlenen 377 operasyonda ise 661 kişi gözaltına alınmış. Bu kişilerden 161’i tutuklanmış.- 120 günde ülke çapında 80 bin 572 uyuşturucu operasyonu düzenlenmiş. Operasyonlarda gözaltına alınan 98 bin 198 kişiden 8 bin 379’u tutuklanmış, 3 bin 442’sine adli kontrol konulmuş. – Son 120 günde 197 bin 649 sosyal medya hesabı hakkında terör, bilişim sistemleri, ödeme sistemleri, yasadışı bahis, çevrimiçi çocuk istismarı konularında çalışma yapılmış.Bakan Yerlikaya, ülkemizdeki yabancılara ilişkin de şunları söylemiş: “Ülkemizde geçici koruma altında 3 milyon 274 bin 59 Suriyeli, 1 milyon 150 bin 386 ikamet izinli, 287 bin 177 de uluslararası koruma altında kişi bulunuyor. Toplam düzenli göçmen sayısı 4 milyon 711 bin 622. Bizim asıl mücadele alanımız düzensiz göç ve göçmen kaçakçılığı organizatörleri. Son 120 günde göçmen kaçakçılığına yönelik 2 bin 398 operasyon yapıldı. 3 bin 975 şüpheliden 1225’i tutuklandı, 465’ine adli kontrol uygulandı. Operasyonlarda 112 bin 404 düzensiz göçmen yakalandı. Bunların 48 bin 339’u ülkelerine sınırdışı edildi.Yapılan sıkı denetimler sonucu, yakalanacağını anlayan, vize muafiyeti ya da ikameti biten 120 bin 531 kişi ülkemizden ayrıldı. Hudut birliklerimizin çalışmalarıyla 80 bin 946 düzensiz göçmenin sınırlarımızdan girişi engellendi.”İşte devletin gücü, devletin etkinliği böyle olmalı, devlet vatandaşına böyle güven vermeli.