Emre Aluç: Deliksiz ilişki yoktur

“Delikli İlişkiler” isimli instagram hesabında delik metaforundan yola çıkıp aşk ve ilişkileri ele alarak gönüllerde taht kuran Karikatürist Emre Aluç’un ilk sergisi “Delikli İlişkiler” iki aydır Başkentli sanatseverleri ilişkileri delikleriyle görmeye davet ediyor.
Sinema ve tiyatro gibi sanatın birçok dalında ürün veren Karikatürist Aluç, Ankara’daki sergiye paralel olarak İstanbul’da Müze Gazhane’de açtığı “Deliklerimle Sev Beni! Ne için… Ne rağmen…” sergisi ile hem Ankara’da hem İstanbul’da yarattığı “Delikli İlişkiler” rüzgarıyla ilişkilere yeni bir bakış açısı sunarak birbirimizin deliklerini görmeyi, deliklerimizle sevip sevilmeyi ve hatta belki de yeni bir şeyler filizlensin diye tam oradan delindiğini anlatıyor. Çünkü Aluç’un da dediği gibi, “Deliksiz ilişki yoktur” Malum, iletişim kusurlu bir araç.
Sezon boyunca birbirinden renkli çizer ve illüstrasyon sanatçısının sergilerini ağırlayan Karikatür Atölyesi’nde bir süredir esen Delikli İlişkiler rüzgarı, Emre Aluç’un ilk kez sanatseverlerle buluşması bakımından önem teşkil ederken, sergi yine Aluç’un ilk atölyesi olma hususu taşıyan Delikli İlişkiler Atölyesi ile nihayetlendirildi.

‘BURADA SADECE BAHTI KARALARIN TAKILDIĞINI DÜŞÜNÜYORDUM’Ankara’da hiç beklemediğim bir ortamla karşılaştığını dile getiren Aluç, sergi sürecini şöyle değerlendirdi; “Burayı yıllardır sadece bahtı karaların takıldığı bir yer olarak düşünüyordum. Daha önce de gelmiştim ama bu kadar tat almamıştım. Sanırım sergi ve atölyelerimin de vermiş olduğu bir enerjiyle, şehri sevdim. Ankara’daki sergim iki ay sürdü ve çok güzel dönüşler aldım. Eş zamanlı olarak İstanbul’da açtığım serginin rüzgarı da buraya kadar gelmiş. İstanbul’da sergi açmam üzerine buradaki kapanıyor sanmışlar ve koşa koşa ziyarete gelmişler.”
İstanbul ve Ankara sergilerindeki eserlerin yoğun oranda aynı olmasına rağmen mekanları dolayısıyla her iki kentteki serginin seyirci ilgisi bakımından birbirinden ayrıldığını söyleyerek, “Ankara çok daha sıcak ve ufak geliyor bana. Karikatür Atölyesi samimiyeti ve sakinliğiyle her eser üzerinde düşünülebilecek bir ortam sunuyor. İstanbul’da Müze Gazhane ise sirkülasyonun çok olduğu hareketli bir yer. Hareketli olmasının da eksileri ve artıları olduğu gibi, en büyük avantajı oradan geçen herhangi birinin çizimleri görmesine şans tanımasıydı. Benim sergilerdeki amacım mümkün olduğunca fazla insana ulaşmak ve dokunmak” diye konuştu.
“DELİKLERİMLE SEV BENİ! NE İÇİN, NE RAĞMEN…”Deliksiz ilişki olmayacağını söyleyen Aluç, şöyle açıkladı; “İletişim kusurlu bir araç. Dolayısıyla insanlar arasındaki iletişim de kusurlu. İletişimin kusurlarından dolayı insan kendisiyle bile iletişim kurarken problem yaşıyor. Her kelime herkes için aynı karşılığa gelmediği gibi kelimelerin insanlarda anlamları dışında da karşılıkları var. Karşılıklı anlayış bu gibi sebeplerle her zaman mümkün olamayabiliyor ve bu da çeşitli deliklere sebebiyet veriyor. Bu yüzden de deliksiz bir ilişkinin var olma ihtimali yok. Sadece delikleri mümkün olduğunca az tutmaya, onları anlamaya çalışabiliriz. Çünkü ilişkide olduğun kişinin deliklerini ne kadar anlayabilirsen onu da o kadar iyi anlarsın. Bu yüzden delikli ilişkilerin mottosu şu; “Deliklerimle Sev Beni! Ne için, ne rağmen…”
ALUÇ’TAN İSTANBUL ATÖLYESİ MÜJDESİ: İLK PASIMI ATTIMYıllardır atölye yapmayı düşündüğünü ve en nihayetinde Ankara’daki sergisinde ve Karikatür Atölyesi’nde bulduğu sıcak ortamda bunu yapmaya karar vermiş olduğunu dile getiren Aluç, “Atölye yapmanın artık zamanı geldiğini düşündüm. İlk atölyemdi, benim için bir tür denemeydi. Yapı olarak insanlarla birebir iletişimlerde rahat olamayabiliyorum ama atölyenin gerçekten keyifli geçtiğini söyleyebilirim, ilişkiler üzerine içerik ürettik, güzel geri dönüşler aldım ve iyi ürünler çıkardık. Açıkçası atölye yapmaktan çok hoşlandım. İlk pasımı attım. Bundan sonraki ilk işim İstanbul’da bir atölye yapmak. İzmir’den de sürekli atölye talebi alıyorum, değerlendireceğim” diye konuştu.
NEREDEN GELİYOR BU DELİKLER?Deliklerinin hikayesini ise şöyle anlattı Aluç; “Üniversitenin ilk yıllarıydı. Bir kadına aşık oldum. Çok güzel bir ilişkimiz olduğunu düşünüyordum. Çeşitli işlerle meşgul olduğum yoğun bir gündü, uzaktan onu gördüğümü düşündüm. Emin olamadım çünkü bir başkasıylaydı. Biraz daha yaklaşınca o olduğunu gördüm. Sonrasını hatırlamıyorum, o hatırlamadığım zaman dilimi içerisinde kendimi evde buldum, yatağımda yatıyordum. Kendime geldiğimde yüzümü yıkamak üzere banyoya gittim ve aynada tişörtümün üstünde, tam göğsümün orada iki tane kocaman delik olduğunu gördüm. Nasıl oldu bilmiyorum ama ruhum da aynı yerlerden delinmişti…”
DELİKLİ İLİŞKİLER TİYATRO SAHNESİNDE!Delikli İlişkiler üzerine bir tiyatro üzerinde çalıştığını söyleyen Aluç, yakında provalarına başlayacakları yeni oyununun müjdesini verdi, “Oyuncularımız Ezgi Gözyürekoğlu ile eşi Ahmet Saka. Ocak’ta provalarına başlayacağız. Temsillerini ne zaman yaparız bilmiyorum ancak mart gibi başlarız diye tahmin ediyoruz.”