“İran’ın içerisindeki güç dengelerini etkileyecek”

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ile Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan helikopter kazasında hayatını kaybetti. Yaşanan olay sonrası akıllara bir kaza mı yoksa sabotaj mı olduğu sorusu geldi. Ayrıca yaşanan bu gelişmenin İran Türkiye ilişkilerini de nasıl etkileyeceği merak konusu. Terör ve Güvenlik Uzmanı Abdullah Ağar,  yaşanan bu gelişmelerin her haliyle başta İran’ın içerisi olmak üzere bölgeyi de etkileyeceğini belirtti.
İran Cumhurbaşkanı Reisi’nin ölümü öncelikle İran içerisindeki güç savaşanı etkileyeceğini söyleyen Ağar, “İran içerisinde teolojik yapının hiyerarşisinin inşası söz konusuydu. Diğer taraftan güç savaşları vardı. Bütün bunları doğrudan doğruya etkileyecek. Yeni yapının şekillenmesi ile birlikte dışarıyı etkileyecektir. İlk etapta ABD ve İsrail ile girdiği yıpratma savaşını çok derinden sarsacak bir sürecin yaşanacağını öngörmüyorum. Fakat öncelikli olarak İran içerisindeki güç dengelerini etkileyecektir. Yaşanan bu gelişme bir kaza mı yoksa bir sabotaj mı oda ayrı bir tartışma konusu fakat sonuçları itibariyle bölgeyi çok etkileyecektir. Eğer kaza ise İran devleti bunu kendi içerisinde sübvanse etmeye çalışacaktır ki bunun dahi çok kolay olmadığını düşünüyorum. Fakat eğer bir sabotaj ise bunun çok derin etkileri olacaktır. Bir de içeriden kaynaklı bir sabotaj ise etkileri daha derin olacaktır. Güç eksenleri arasında bir mücadele yaşanıyordu İran da ve bu mücadeleyi çok etkileyecek bir gelişme. Hatta eğer bir sabotaj ise İran’ın içerisindeki güç mücadelesinden dahi kaynaklanıyor olabilir. Şimdilik net bir şey söylemek pek mümkün gözükmüyor ilerleyen günlerde çok daha net bir bakış açısı ile göreceğiz” dedi.
Reisi’nin vefatı ile İran ile Türkiye ilişkileri de etkilenecek diyen Ağar, “Türkiye’nin İran ile ilişkilerini gerilimi tırmandırmama üzerine kurulu. Fakat gerçek anlamda iyi bir komşu ilişkisine de sahip değiliz. İki ülke arasında çok ciddi anlamda bir güven problemi var. Çıkarlarımız hem Güney Kafkaslar’da hem Irak’ta hem de Suriye’de uyuşmuyor. Bu nokta İran çok proaktif ve agresif. Fakat bunu sessizce yapıyor. Bu noktada ilişkileri daha derine götürme ihtimali var fakat bir taraftan da gelecek yönetimin bakış açısına bağlı olmak üzere ilişkilerin daha da iyi olması yönünde de umut var. Fakat İran PKK’yı stratejik amaçları doğrultusunda kullanmaya devam edeceklerdir. Ilımlı bir rüzgar esiyordu fakat bu rüzgar çok ciddi adımları kapsamıyor. Daha çok mesaj gönderme ve mesaj alma gibi” değerlendirmesinde bulundu.
Yaşanan olayın gerçekten bir sabotaj olması ihtimalinde bölgede de çok ciddi gelişmeler yaratabileceğini söyleyen Ağar, “Eğer ki yaşanan bir sabotaj ise İsrail İran, İran ABD ve İran Suud eksenini çok derinden etkiler. Yaşanan bir sabotaj ise bir karşılık vermesi gerekir ve bu karşılık çok ciddi bir onur savaşına dönüşebilir. Fakat İran akıllı bir devlet ve atacağı adımların sonuçlarını da hesap edecektir. Ayrıca sabotajın iki boyutu da olabilir dışardan mı içeriden mi. Dışardan ise dediğim gibi olacaktır. İçeriden bir sabotaj var ise Reisi bir güç dengesinin parçasıydı. Diğer tarafıyla Hamaney’den sonra en önemli dini liderlerden birisiydi. Şimdi Hamaney’in oğlunun önü açılmış gibi gözüküyor” dedi.