Yaşasın Cumhuriyet!

Cumhuriyetimizin 100. Yılını kutluyoruz. 29 Ekim 1929 günü Anayasa’da yapılan değişikliklerle Türkiye Devleti’nin yeni siyasi rejimi Cumhuriyet olmuştur.
Biraz geriye dönelim, hatırlayalım; Meclis Kurtuluş Savaşı’nı başarıyla yönetmiştir. Yıl 1920, günlerden 23 Nisan’dır.  Ankara’da Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılmasıyla Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu müjdelenir.
Ulu Önder Atatürk 24 Nisan 1920’de Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına seçilir. 1 Kasım 1922 de saltanat kaldırılarak, Osmanlı İmparatorluğuyla bağlar koparılır.
13 Ekim’de  başkent Ankara’dır. 13 Ağustos 1923 Mustafa Kemal yeniden TBMM’ne başkan seçilir. Lozan’ın ardından TBMM’de devletin niteliği tartışılma konusu olmuştur veTürkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti’ne bir başbakan gerekmektedir. Adayların yeterli oy alamaması krize neden olmakta ortaya çıkan  istikrarsızlık idarede güçlük yaratmaktadır.
23 Eylül 1923’de Atatürk Viyana’da yayımlanan Neue Freie Presse isimli Avusturya gazetesine bir röportaj vermiş  ve ‘’Cumhuriyet’’ sözünü ilk kez o ropörtajda kullanmıştır. ‘’Yeni Türkiye’deki gelişme henüz tamamlanmadı. Bu yolda sonuna kadar gidilmeli. Son ve en iyi halini bulmak için değişiklikler, düzeltmeler ve iyileştirmeler gerekli. Ancak, Türkiye çok kısa zamanda bütünüyle ve ruhuyla layık olduğu yapıya kavuşacak. Bu da Cumhuriyettir. Yeni Türkiye Anayasası’nın ilk maddelerini size tekrar edeceğim:Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Yürütme gücü ve yasama yetkisi , ulusun yegane gerçek temsilcisi olan TBMM’de toplanır. Bu ikisini bir sözcükle özetlemek mümkündür; CUMHURİYET!’’ Der.
Mustafa Kemal, hükümetin istifa ile karşı karşıya kaldığını görünce arkadaşlarıyla toplanır. İsmet İnönü, Kazım Paşa, Ruşen Eşref beyin de aralarında bulunduğu o akşam Mustafa Kemal  gür bir sesle ‘’Arkadaşlar yarın Cumhuriyet ilan edeceğiz’’ der. ‘’Ya ölüm, ya istiklal!’’ ilkesiyle tarihin en şanlı zaferini, Kurtuluş Savaşını kazanan yeni Türk Devleti’ne temel kuruluş yolunu işaret eder. O gece İsmet İnönü ile kanun taslağını birlikte hazırlarlar.              
Ertesi gün TBMM gurup toplantısında söz alan Mustafa Kemal ‘’Anayasanın bazı maddeleri değiştirilmelidir’’ diyerek hazırlanan tasarıyı okutturur. Tasarıda ‘’Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir. İdare usulü halkın mukadderatını bizzat ve bilfiil idare etmesi esasına dayanır. Türkiye Devleti’nin hükümet şekli, Cumhuriyettir.’’Yazmaktadır.
 Şair Mehmet Emin milletvekillerini ‘’Yaşasın Cumhuriyet!’’ diye bağırmaya davet eder. Ayağa kalkan milletvekilleri üç defa ‘’YAŞASIN CUMHURİYET!’’ diye bağırırlar. 
O gün, 29 Ekim 1923’de Cumhuriyet ilan edilir. 
30 Ekim’de devam eden toplantıda Ankara Milletvekili Gazi Mustafa Kemal Paşa,  gizli oylamayla 158 milletvekilinin  oy birliğiyle Türkiye Cumhuriyet’inin ilk Cumhurbaşkanı olur.           
 Gazi Mustafa Kemal  milletvekillerine ”……Daima, muhterem arkadaşlarımın ellerine çok samimi ve sıkı bir surette yapışarak, onların şahıslarından kendimi bir an bile uzak görmeyerek çalışacağım. Milletin sevgisini daima dayanak noktası sayarak hep beraber ileriye gideceğiz. Türkiye Cumhuriyeti mesut, muvaffak ve muzaffer olacaktır! ” Diyerek, kürsüden teşekkür eder.             
Hemen ardından Türk Milletinin medeni şekilde ilerlemesini sağlayacak yeni gelişmeler; siyasi, hukuki, eğitim, kültür ve toplumsal hayatın düzenlenmesi adına yapılan  devrimlerle kökten ilerici bir düşüncenin tohumları atılmaya başlanır.              
Bilinmelidir ki ”Hürriyet ve bağımsızlık benim karakterimdir ‘’ diyen Atatürk’ün  İlkeleri Türkiye’nin gerçeklerinden doğmuş bir düşünce sistemi sonucudur. Evlatlarının kanlarını, canlarını vatanlarına bağışlamış anaların, şehitlerimizin, gazilerimizin tarihe damga vuran, tarihi gelişimin ürünüdür. Hür düşünceyi temsil eden, hürriyet ve demokrasi anlayışıdır.  Atatürk ilke ve inkılaplarına sahip olmak; modern toplum hayatı yaşamak demektir.                
Mustafa Kemal Atatürk der ki: ”Türk milletinin karakter ve adetlerine en uygun olan idare, Cumhuriyet idaresidir.(1924) Cumhuriyet rejimi demek, demokrasi sistemiyle devlet şekli demektir. (1933) Cumhuriyet, yüksek ahlaki değer ve niteliklere dayanan bir idaredir. Cumhuriyet fazilettir. (1925)         
 Dünyanın ‘’En Büyük Önder’’ kabul ederek saygıyla andığı, birçok ülkede  büstlerine yer verilerek yedi cihanda saygı gören Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün izinde, gururla yürüyoruz. İstiklal savaşında canla başla savaşmış, kahraman erkek-kadınlarımızı saygıyla anıyor; kızları, oğulları, torunları olmanın gururunu taşıyoruz. 
Cumhuriyet ateşi sönmez! Yaşasın Cumhuriyet! 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun.