MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin konuştu. Bahçeli’nin gündeminde 31 Mart yerel seçimleri, yüksek yargıda yetki tartışması ve İsrail’in Gazze’ye saldırıları vardı.
Bahçeli, yaptığı konuşmada, Türk ve İslam düşünürlerinin adaleti denge ve orta nokta olarak tarif ettiklerini belirterek, hukukun, toplumun genel çıkarlarını, fertlerin ortak iyiliğini sağlamak amacıyla hazırlanan ve kamu gücüyle desteklenen kaide, hak ve yasaların tamamı olduğunu dile getirdi.
Hukuksuz devlet ve adaletsiz hukuk olamayacağını belirten Bahçeli, şöyle konuştu:
“Öncelikle yüksek yargı organları arasındaki görüş ayrılıkları, yorum farkları hukuk tekniği ve demokrasi mantığı kapsamında içtihat zenginliğini takviye ve tahkim edecektir. Pozitif tartışmalar, yapıcı eleştiriler, makul öneriler, muhtevalı ve derinlikli düşünceler, milletin hakkını ve devletin egemenlik çıkarlarını gözeten yaklaşımlar hukuk müktesebatını ve hukukun üstünlüğünü güçlendirecektir. Fakat en son yaşanan, Anayasa Mahkemesi ile Yargıtay arasında cepheleşmeye ve suç duyurusuna kadar varan süreç bir devlet veya rejim krizi değil, böyle görmek ve göstermek isteyen siyasi partilerin sefil bir uydurması, aynı şekilde kuruntusudur.”
Anayasa Mahkemesinin TİP Hatay Milletvekili seçilen ancak Gezi Parkı davasında kesinleşmiş 18 yıllık cezası bulunan Şerafettin Can Atalay ile ilgili hak ihlali kararı açıkladığını anlatan Bahçeli, “20 Temmuz 2023’de yapılan bu kapsamdaki bireysel başvurunun yaklaşık 3 ay gibi kısa sürede sonuçlandırılması ister istemez aynı hassasiyet ve özenin HDP’nin kapatılma davasında da niçin gösterilmediğini akıllara getirmiştir.” dedi.
Bahçeli, Can Atalay ile ilgili mahkeme kararının 28 Eylül 2023’te Yargıtay tarafından onandığını hatırlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yargıya saygı mecburidir, bu kararın gereği TBMM’de derhal yapılmalı, konu kapatılmalıdır. Anayasa Mahkemesi Türkiye Büyük Millet Meclisine karşı yetki alanını genişleterek yasama ihmali olarak değerlendirdiği konularda kanun yapılıncaya kadar ihlal kararı vereceğini ilan etmektedir. Gazi Meclis, Anayasa Mahkemesinin vesayeti altında hiç değildir. Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir, milletin üstünde ve önünde bir güç de olamaz. Anayasa Mahkemesi yetki alanını genişleterek TBMM’ye ve diğer yüksek yargıya parmak sallamaktadır ve de Anayasa’nın üstünlüğü ilkesini ihlal etmektedir.”
“ANAYASA MAHKEMESİ ZULMÜN YANINDA BİR MİHRAK OLARAK SİVRİLMİŞTİR”Bahçeli, nerede bir suçlu varsa, nerede Türkiye’ye nefret kusan, ihanet eden, silah doğrultan, milli güvenliği, milli birlik ve kardeşlik ruhunu bozmayı amaçlayan bir hain bulunuyorsa Anayasa Mahkemesi tarafından hak ihlali kararıyla ödüllendirildiğini belirterek, şöyle konuştu:
“Anayasa Mahkemesi zulmün yanında, milletin ve devletin karşısında bir mihrak olarak sivrilmiştir. Dağda, ovada, sınır içinde, sınır ötesinde başını ezdiğimiz hainlerin sırtını sıvazlayan Anayasa Mahkemesidir. Türkiye’nin ve Türk milletinin helal haklarını alenen ihlal eden bu mahkeme, muhtemeldir ki, böyle giderse Fetullah Gülen ile Murat Karayılan’a bile hak ihlali kararıyla kucak açacaktır. Bize göre Yargıtay 3. Ceza Dairesi görevinin gereğini eksiksiz yapmıştır.”