Depremzedeler ‘Adalet Nöbeti’nde: Mücadelemiz bitmedi

6 Şubat depremlerinde yakınlarını yitiren Adalet Peşinde Aileleri Platformu, sürece ilişkin karşılaşılan hukuk sorunlarına dikkat çekmek için adliyeler önünde toplandı. Depremde yakınlarını kaybedenler, eş zamanlı olarak Adana, Adıyaman, Afyon, Ankara Sıhhiye, Antalya, Aydın, Gaziantep, Hatay, İstanbul Çağlayan, İzmir, Kahramanmaraş, Malatya, Manisa, Mersin, Samsun, Trabzon, Uşak ve Van olmak üzere 18 il adliyesi önünde ‘Adalet Nöbeti’ne katıldı.
Adalet Peşinde Aileleri Platformu adına konuşan Döne Kaya, Hatay Antakya Odabaşı Mahallesi Fuat Koku Sitesi’nde annesini, kız kardeşini, eniştesini ve 9 aylık yeğenini kaybettiğini dile getirerek; resmi rakamlara göre en az 50 bin insanın yaşamını yitirdiği, 35 binden fazla binanın yıkılıp 1.5 milyon insanın evsiz kaldığı depremler için şunları söyledi; “Bu felaketin tek sebebi deprem değil ayrıca insan yaşamına uygun güvenli şehir inşa etmeyenlerdir. Kim olursa olsun tüm sorumlular yargılamaya tabi tutulmalıdır. Ülkemizde daha önce meydana gelen depremlerde olduğu gibi yargılamalar sonuçsuz kalmamalı, tüm sorumlular adalet karşısında hesap vermeliler.  Depremden hemen sonra toplumun öfkesini azaltmak için bazı binaların müteahhitleri tutuklandı. Sorumlu olan müteahhitlerin tutuklanması yasa gereğidir. Ancak mevzuatın emrettiği gibi, bina yapımında sadece yapı müteahhitleri değil ilgili kamu görevlilerinin de sorumluluğu açıkça belirtilmiştir. Yapı denetim sorumlularından, belediye yetkililerine ve ilişkili bakanlık görevlilerine kadar; sorumluların her bina için ayrı ayrı tespit edilmesi ve yargılamaya tabi tutulmaları gerekmektedir. Yasa herkese eşit bir şekilde uygulandığı takdirde fonksiyonunu yerine getirir. Aksi halde yasa şahsa göre uygulanan bir metinden ileriye gidemez. Dolayısıyla sorumluluğu bulunan herkesin tespit edilmesi, adil ve etkin bir yargılamaya tabi tutulması esas talebimizidir.”
‘YASIMIZI TUTAMADIK’6 Şubat’ta yalnız bırakıldıklarını ifade eden Kaya, “Yemek yoktu, su yoktu, çadır yoktu, başımıza gelen bu felaket “kader”di gibi söylemlere sığınmadık, sığınmayacağız. 6 Şubat günü, kurumların ne kadar yetersiz olduğunu hep birlikte gördük. Bizler 6 Şubat’ta yalnız bırakıldık. Bahsi geçen kurum ve kuruluşların da adalet önünde yargılanması için başvurularımızı yaptık.  Yasımızı tutamadık, ölenlerimizin naaşlarını bulmayı bekledik, daha kayıplarımızı bulamazken enkazları kaldırmaya geldiler. Gerekli numunelerin alınması için enkazların başında biz bekledik. Enkazlardan yeterince numune aldıklarını sandık. Ancak yanılmışız. Açılan birçok soruşturma dosyasından binalardan yetersiz deliller alındığını sonradan anladık. Beklememiz son bulmadı. Depremin üzerinden neredeyse bir yıl geçmesine rağmen bu seferde bilirkişi raporlarını bekliyoruz. Hala bilirkişiye gönderilmeyen dosyaların gönderilmesini bekliyoruz” diye konuştu.
‘SUÇLULARIN OLASI KAST İLE YARGILANMASINI İSTİYORUZ’11 ay boyunca sorulmayan, cevaplanmayan sorunları için burada olduklarını dile getiren Kaya, “Adliyede savcılar yoktu, savcıları bekledik. Evraklar kayboldu, onların bulunmasını bekledik. Canlarımızı yitirdik, şüpheliler aramızda gezerken acımızın hesabını sormayı bekledik. Depremin üzerinden 11 ay geçti, biz hala adaletin oluşacağına dair emare bekliyoruz. Delillerin toplanmasını, bilirkişi raporlarını, kayıplarımızın bulunmasını bekliyoruz. İhmali bulunan kamu görevlileri için soruşturma izinlerinin çıkmasını, halen kaçak olan bazı şüphelilerin yakalanmalarını, tutuklu olanların adil bir yargısal sürece tabi tutulmasına bekliyoruz. Özellikle TCK’ da Mevcut yasal düzenlemenin yetersiz kaldığını, ceza alt ve üst sınırlarının artırılmasını bekliyoruz. Suçluların olası kast ile yargılanmasını istiyoruz. Bugün burada nedenini sormak ve süreç boyunca yaşadığımız hukuksal problemleri dile getirmek için toplandık. Depremin yaşandığı 11 ilde bazı soruşturma dosyalarındaki evraklar eksik, binaların ruhsat evrakları yok, tadilat gören binaların tadilat ruhsatları yok. Bunlar yoksa ilgili kamu kurumları, ilgili mevzuat, yapı denetim firmaları niye var? Yaşamını yitiren insan sayısı, yaralanan insan sayısı, kayıp insan sayısı, hangi binada kimin öldüğü ne zaman netleşecek? Daha kaç ay bekleyeceğiz?” ifadelerini kullandı.
‘TEK BAŞINA HAYATTA KALAN BEBEKLERİN OLMAMASI İÇİN BURADAYIZ’Sadece 6 Şubat’ta ölenlerin değil enkaz altında ölmeyen ancak insani bir yaşam bekleyen herkesin haklarını savunmak üzere ‘Adalet Nöbeti’nde olduklarını söyleyerek, “Belirtilen sorunlar bu ülkenin maalesef daha önceki depremlerde yaşadığı sorunlar ile aynıdır. Eksiklikler giderilmelidir. Aksi halde telafisi mümkün olmayan sonuçların ortaya çıkacaktır. Bu ölümlerde sorumluluğu bulunan herkesin adalet önünde hesap vermesi için buradayız!
Mücadelemiz bitmedi, bugün burada sadece 6 Şubat’ta ölenlerin hesabını sormak için değil 6 Şubat’ta enkaz altında ölmeyen ancak hala insani bir yaşam bekleyen herkesin haklarını savunmak için bulunuyoruz. Bizim, bizden sonrakilerin ve onlardan sonra gelecek olanların yaşamları için depreme dirençli kentlerin yapılmasını talep etmek için buradayız. Bizden başka kimsenin deprem için hak arayışında olmadığı için buradayız. Çocukların annesiz, babasız, kalmaması için; annesi babası enkazda kalan ve tek başına hayatta kalan bebeklerin olmaması için buradayız” dedi.
olduğunu düşünüyoruz. Ancak depremin sonucunun bu kadar ağır olması sadece birkaç müteahhidin sorumluluğunun ötesinde olup, ilgili kamu görevlilerinin de en az müteahhitler kadar sorumlu olduğunu biliyoruz. İlerleyen süreçlerde sorumlu kamu görevlilerinin de yargılanması gerekirken, gelinen aşamada sorumlu kamu görevlisi ile ilgili verilen soruşturma izni neredeyse yok denecek kadar azdır. Buradan sorumlulara seslemek istiyoruz. Koruduğunuz bir kamu görevlisi değil suç isnadı altında olan bir kişidir. Dolayısıyla yargılama süreçlerini de etkileyeceği için sorumlu kamu görevlileriyle ilgili sürecin bir an önce tamamlaması istiyoruz.
Belirtilen sorunlar bu ülkenin maalesef daha önceki depremlerde yaşadığı sorunlar ile aynıdır. Eksiklikler giderilmelidir. Aksi halde telafisi mümkün olmayan sonuçların ortaya çıkacaktır. Bu ölümlerde sorumluluğu bulunan herkesin adalet önünde hesap vermesi için buradayız!
Mücadelemiz bitmedi, bugün burada sadece 6 Şubat’ta ölenlerin hesabını sormak için değil 6 Şubat’ta enkaz altında ölmeyen ancak hala insani bir yaşam bekleyen herkesin haklarını savunmak için bulunuyoruz.
Bizim, bizden sonrakilerin ve onlarından sonra gelecek olanların yaşamları için depreme dirençli kentlerin yapılmasını talep etmek için buradayız. Bizden başka kimsenin deprem için hak arayışında olmadığı için buradayız. Çocukların annesiz, babasız, kalmaması için; annesi babası enkazda kalan ve tek başına hayatta kalan bebeklerin olmaması için buradayız.