Ali Yerlikaya yeni hükümetin İçişleri Bakanı. Geliş yeri İstanbul Valiliği. Yozgat- Sarıkaya İlçesinde Kaymakam iken adını gelen dostlardan duymuştum. Daha sonra AKP Hükümetinin ilk Sağlık Bakanı, Menzilcileri Bakanlığa yönlendirmekle ünlenen Recep Akdağ zamanında Personel Genel Müdürü olarak atandı. O seneler AKP hükümetinin devlet dairelerinde ülkücü bürokrat kıyımı yaptığı senelerdi. Bende aynı bakanlığın başka biriminde görevliydim.İki defa Sayın Yerlikaya ile görüştük. O zamanda tereddüt yaşamıştım. O dönemde atanan diğer Genel Müdürlerin hınç, öfke dolu tavırları ve sözleriyle Ali Yerlikaya’nın tavır ve sözleri uyuşmuyordu. Aynı fikrin insanlarıydı ama farklılık vardı. Bu da şimdi anlaşılıyor ki farklılık, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin devlet kültürünü yani devlet adamlığı kültürünü almış olmasıydı.Yine AKP politikasına uygun çalışmalarını eksiksiz yaptı, ülkücü bürokratları görevden almada, Sağlık Bakanlığı ile ilgisi olmayan kişilerin bakanlığa kabulün de ve makama getirilmesinde görevinin gereğini yaptı.Buna rağmen söyleminde ve tavrında diğerlerinden ayrılan bir yönü vardı. Görevde politik söylemi ve dili yoktu.Ama o zamanda Vali olmayı çok istediğini kendisiyle görüşen arkadaşlardan duymuştum. İsteği kabul edildi ki sonra Vali oldu ve Sağlık Bakanlığından ayrıldı. Görev yaptığı illerde olumsuz durum yaşanmamış olmalı ki 16 milyon nüfuslu İstanbul gibi bir anakente vali olarak atandı.Oradan da İçişleri Bakanlığına getirildi. Görevini iyi yapacağını tahmin ediyordum. Çünkü o T.C. Devletinin kaymakamlık kültürünü, devlet kültürünü almıştı. İçişleri Bakanlığına geldiğinden bu tarafa devlet adamlığı çizgisinde hareket ediyor. Olaylara bakışı, yorumlaması, suçlamadan konuşması, ayrıştırıcı dil kullanmaması, başarıya kişi olarak sahip çıkmayarak devletin görevi izlenimi vermesi çok olumlu tavır.Şu günlerde devletimize, milletimize zarar verecek tehlikelere karşı müthiş bir mücadele sergiliyor. PKK’ lılarla, FETÖ’ cülerle, mücadelenin devamını yürütürken uzun zamandır unuttuğumuz Mafya, çeteler ve uyuşturucu tacirleriyle sıkı mücadele ediyor. Devletin varlığına, insanlarımıza zarar vereceklere izin verilmeyeceğini gösteriyor. PKK, FETÖ ile devletin diğer birimleri ile beraber mücadele ediyor. Bununla beraber uzun zamandır kamuoyunun gündemine konmayan Mafya ve uyuşturucu çeteleri ile mücadelesi beni çok ama çok mutlu ediyor. Yarınlarımız, geleceğimizin teminatı çocuklarımızın bu illetten uzak tutulması kimi mutlu etmez ki?Sığınmacılara, düzensiz göçe karşı yeterli mücadele ediliyor gösterilmekte ama buna aynısını düşünmüyorum. Sığınmacılara, düzensiz göç edenler dediklerine can acıtan darbeler vurulmuş olsaydı şimdiye kadar uyarı alırdı diye düşünüyorum.Bakanlığımın eski Genel Müdürü, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin şimdiki İçişleri Bakanı, izlediğin yolun açık olsun. Başarılı ol, Türk Milletine, Türk insanına zarar gelmesin.
