Karikatürist Yılmaz: Karikatür ancak doğrunun tarafında olmalıdır

Son dönemde yaygınlaşan yapay zeka teknolojilerinin karikatürdeki yansımaları ve karikatürün bir propaganda aracı olarak kullanılması konusunda değerlendirmelerde bulunan Karikatürist Emre Yılmaz, karikatürün belli bir dönem politik olarak kullanılması sebebiyle hep bir politik tarafa kayıyormuş gibi göründüğünü ifade ederek, “Karikatür hiçbir zaman bir propaganda aracı olmamalı, olamaz. Çünkü bir duruşu vardır. Her zaman belli bir yerden, insan hakları ve hatta sadece insan değil bütün canlıları, dünyayı da kapsayan haklar çerçevesinde bakar. Hataları gösterir, o hatalar üzerinden yanlışlarımızı gösterir ki düzeltebilelim. Misal her zaman iktidarı eleştirir çünkü güç her zaman ondadır. İktidardakinin kimliğinin ve tarafının bir önemi yoktur. O yüzden karikatür bir propaganda aracı olamaz” diye konuştu.
‘KARİKATÜR HİÇBİR ZAMAN KENDİNİ KULLANDIRMAMALI’Kendisine politik işler geldiğinde sıcak bakmadığını ifade eden Yılmaz “Bu tür işler gelince benim tadım kaçıyor, kullanılmış gibi hissediyorum. Karikatür hiçbir zaman kendini kullandırmamalı. Her şeyi işlemeli, hatta sanatçı politik kimliğinden sıyrılıp taraf olduğu yeri de eleştirmeli” dedi.
Yılmaz, tarih boyu politik iklimde karikatürü iktidarın da muhalefetin de kendine çekmek istediğine değinerek, “Karikatür böyle yaklaşımlara karşı duruşunu sağlam göstermeli ki ilerleyebilsin ve kendi yolunu çizebilsin. Evet, karikatür taraf olmalıdır ama ancak ve ancak doğrunun tarafında olmalıdır” ifadelerini kullandı.
‘BU KADAR AZ OKUDUĞUMUZ BİR DÖNEMDE YAZI DOLU DERGİLER ENTERESAN’Yılmaz, son zamanlarda oldukça popülerleşen edebiyat dergilerine de değinerek şu değerlendirmelerde bulundu; “Benim karikatürist olarak hiçbir zaman dergide çizmek gibi bir hedefim olmadı çünkü zamanın dergileri bana samimi gelmiyordu. 32 sayfalık bir dergi düşünün, kapak zaten politik çizim, içerde de politik sayfalar var. Kapakta kadın haklarını savunan bir karikatür düşünün, içerde kadını aşağılamaya yönelik çizimler var. Şimdi insanların bilinç düzeyi inanılmaz gelişti. Toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda hem vatandaş hem çizerler bilinçlendi. Şimdi dergiler biraz daha edebiyat üzerine kaydı, belli sayfalarda karikatüre yer veriyorlar. Yazıyı bu kadar az okuduğumuz bir dönemde bu kadar yazı dolu dergiler enteresan.”
NAM-I DİĞER P KAFA: BÖYLE BİR TİPİM OLACAĞI HİÇ AKLIMA GELMEZDİHiçbir zaman bir tarafa kaymadığını ve hatta belli bir tip çizmeye dahi çalışmadığını söyleyen Yılmaz “Son altı yılda atölyelerde çize çize kendiliğinden bir tip oluştu. Buna bir öğrencim ‘P kafa’ dedi. Bu tarz bir tipi uzun zaman çizmek sıkıcıdır ama ben bu ‘P kafa’ dedikleri tipleri çok keyifle çiziyorum. Böyle bir tipim olacağı hiç aklıma gelmezdi çünkü önceden yazısız karikatürler üzerine çalışırdım, uluslararası çiziyorduk. Son dönem ulusala yönelince yazılı karikatüre döndüm, böyle bir tip yazıyla da uyumlu oldu. Bu arkadaşı seviyorum ama henüz bir isim bulamadım” ifadelerini kullandı.
Bir çizgi serisi olan Bay Meraklı’nın çizeri Osvaldo Cavandoli’ye, Piyale Madra’ya, Kamil Masaracı’ya, animatör Guillermo Mordillo’ya, Turan Selçuk’a, Nezih Danyal ve tabii ki Abidin Dino’ya hayranlığını belirten Yılmaz, “Bu çizgide, çizgisini beğendiğim tüm isimlerin filtreden geçirilmiş, damıtılmış bir halinin olduğunu hissediyorum. Hepsinden bir şey, hepsinin ruhu var içinde” diye konuştu. Yılmaz, kendisine özgü bir çizginin süzgeçten süzülmüşçesine kendiliğinden çıktığına değinerek “Var olan çizerleri inceleyip kendi süzgecimizden geçirerek kendimizi bulmaya çalışıyoruz” dedi.
‘YAPAY ZEKANIN KARİKATÜRİSLERE YAKLAŞMASI MÜMKÜN DEĞİL’Yapay zeka hakkında da değerlendirmelerde bulunan Yılmaz, sanat alanında herkesi korkutan bu gerçeğin karikatüristlere yaklaşmasının mümkün olmadığını ifade ederek; “Biz sadece çizmiyoruz. Aynı zamanda bir mizah üretiyoruz. Yapay zeka bunu yapamıyor, yalnızca görüntü veriyor ama üretim sürecinde bir deneyim yok. Yapay zeka bize yaklaşamıyor çünkü bu benim çizgim, bir tanesine belki yaklaşır ama her seferinde farklı tarzda çıktılar alırsınız. Dijitalleşmeyle yalnızca tekniğimiz değişti, kurşun kalemle birlikte dijital kalemim de oldu ama yine manuel olarak çizmeye devam ediyorum. Dijitalin zararı şöyle dursun, aksine bizi hızlandırıp birtakım işlerimizi kolaylaştırdı, örneğin artık cetvelsiz çalışabiliyoruz” dedi.