Pervin Dönmez’den zamansız otoportreler: me not me

Pervin Dönmez’in otoportre fotoğraflarından oluşan ‘me not me’ isimli ikinci kişisel sergisi Fotokolektif’te açıldı. Kadın bedeni, kimlik ve toplumsal roller gibi konulara odaklanan otoportreler, ‘zamansız’ ve ‘mekansız’ olma hususu taşımalarıyla dikkat çekiyor.
Dönmez’in otoportre çalışmaları pandemi döneminde başlıyor. Pandemiden önce daha çok dışarıda çekim yapmayı seven Dönmez, pandemi sürecinde kendini fotoğraflamaya başlıyor. Otoportreleri çekmeye devam ettikçe ilhamını Virginia Woolf’un Kendine Ait Bir Odası’ndan alan fotoğrafların ‘zamansız’ ve ‘mekansız’lığı temsil ettiğini fark ediyor. Otoportreler, yalnızca zaman ve mekansızlığa değil, yüzyıllardır bitmeyen, en çok da erkekler tarafından tartışılan kadın bedeni, kimlik, toplumsal roller gibi konulara odaklanıyor ve çalışma evrensel kadın sorunlarına da işaret ediyor. Dönmez, sergi için şunları söylüyor;
“Serginin 8 Mart’ta açılması benim için çok anlamlıydı. Ben her şeyden önce kadın kimliğimle varım. Letonya’da yaşıyorum ve bu çalışmayı da Kolombiya’dan, Danimarka’dan, Hindistan’dan, dünyanın çok farklı yerlerinden kadınlar gördü; hepsi bir şekilde empati kurabildi ve hepsi kendi deneyimleriyle alakalı bir referans verebildi. Kadının savaştığı, mücadele ettiği şeyler bakıldığında çok genel şeyler. Dünya kadınları olarak çok farklı coğrafya ve kültürlerde hayatımıza devam etsek de temelde çok benzer problemler yaşıyoruz ve ben de bunun bir parçasıyım. Kendimi en rahat ve özgür şekilde ifade edebileceğim yer de ‘otoportreler’ idi.  Yine çalışmalar despesifliği de temsil ettiği için siyah beyaz çalışmak istedim. Cindy Sherman, Judy Dater, Francesca Woodman gibi otoportre üzerine çalışan usta kadın fotoğrafçılardan da esinlendim. Dolayısıyla siyah beyazın kadın otoportresi için en iyi ifade biçimi olacağını düşündüm.”
“Me Not Me” yaklaşık üç yıllık bir süreçte tamamlanmış olup EMOP Berlin 2023 (European Month of Photography Berlin) etkinlikleri içerisinde yer alıyor. ‘Me not Me’ kitaplaşıyor. Kitapta yer alan fotoğraflardan “Embrace (Kucaklama) BBA Prize Berlin’de One Shot Award 2024 (Tek kare ödülü) kapsamında birincilik alıyor. Yine sergideki 6 fotoğraf da Fotonostrum (Mediterranean House of Photography) Kadın Fotoğrafçılar 22. Julia Margaret Cameron Ödülleri’nde otoportre alanında onur ödülüne layık görülüyor.
Sergi, 24 Mart’a kadar kadın problemlerini, bir kadının otoportrelerinden yola çıkarak anlamak ve anlamlandırmak isteyen sanatseverler için Fotokoloktif’te açık olacak.