Savaştaymışız gibi!

Ülkemizde trafik kazalarını anlatan en iyi iki kelime “trafik canavarı” olarak bilinir. Her yıl binlerce vatandaşımızı trafik kazalarında kaybederiz. Son yıllarda bölünmüş yolların sayısındaki artışlar, paralı otoyolların devreye girmesiyle birlikte şehirlerarası yollarda trafik kazaları azalırken, bu kez de şehir içinde artış göstermeye başladı. Trafik kazalarından kurtuluşun tek çaresi var o da kurallara uymak. Kırmızı ışıkta geçmeyeceksin deniyorsa geçmeyeceksin. Hatalı sollama yapma diye yollara binlerce kilometreler çizgi çiziliyor, onlara uyacaksın. Hız sınırına riayet edeceksin. Daha birçok kural var ve biz bunları çiğnemekten adeta sadistçe bir zerk alıyoruz.Emniyet Genel Müdürlüğü Trafik Başkanlığı, bu yılın dokuz aylık dönemine ilişkin veriler açıkladı. Bu veriler sadece, polis sorumluluk bölgesine ait. Yani içinde jandarma bölgesine giren, ya da karşılıklı anlaşma yoluyla polise intikal etmeyen kazalara ait rakamlar değerlendirme dışı. Yani değerlendirmenizi ona göre yapın demek istiyoruz.Bu yılın dokuz aylık döneminde ölümlü vakaların olduğu 1822 kazada, 2 bin 253 vatandaşımız hayatını kaybetmiş. Yine; aynı dönemde, 174 bin 610 kazada, 269 bin 91 vatandaşımız yaralanırken, 235 bin 243 kaza da maddi hasarla sonuçlanmış.Polis kayıtlarına geçen, ölümlü ve yaralanmalı trafik kazalarının oluş şekilleri ise şöyle:- Karşılıklı çarpışma 10 bin 180, – Arkadan çarpma 19 bin 300, – Yandan çarpma 58 bin 407, – Yan yana çarpışma 3 bin 14, – Duran araca çarpma 2 bin 531, – Zincirleme çarpışma 953, – Çoklu çarpışma 1103, – Engel veya cisimle çarpışma 8 bin 219, – Yayaya çarpma 27 bin 581, – Hayvana çarpma 757, – Devrilme, savrulma veya takla 21 bin 103, – Yoldan çıkma 20 bin 266, – Araçtan insan düşmesi 1.410, – Araçtan cisim düşmesi 65 – Park etmiş araca çarpma 1543Polis kayıtlarına göre, bu kazaların 187 bin 599’u sürücü, 18 bin 709’u yaya, 1.389’u yolcu, 2 bin 495’i araç ve 749’u yol nedeniyle meydana gelmiş. Kazalar sonucu Ankara’da 123, İstanbul’da 122, İzmir’de 98, Bursa’da 79 ve Antalya’da 102 vatandaşımız yaşamını kaybetmiş..Verilere dikkat edilirse rekor çarpışma 58 bin 407 ile yandan çarpışmada yaşanmış. Bu kazalar çoğunlukla kavşaklarda meydana geliyor. Çünkü, kırmıza ışığa kalmayayım diyen sürücü ışık kendisine sarı yandığında olanca hızıyla, kavşağa giren sürücü, yol geçiş hakkı olan diğer araca olanca gücüyle çarpıyor. Yılların sürücüsü olan biri olarak, bana yeşil ışık yansa da kavşağı kontrol etmeden yola koyulmuyorum. Nitekim bu tür kazaların sonucu ölüm ve ağır yaralanmayla bitiyor.Burada birde yayalara çarpma ile ilgili veri üzerinde durmak istiyorum. Tüm uyarılara rağmen, direksiyon başında cep telefonuyla meşgul olan o kadar çok sürücü var ki, bir de bunlara yolda yürürken bile telefonuyla meşgul olan yayalar eklendi. Sanki ülkeyi yönetiyormuş gibi, kulağından bir saniye bile telefonunu ayırmayan yayalar, şimdi de sağlık gerekçesiyle bir de kulaklık takarak ikinci bir olumsuzluğa neden oluyorlar. Yaya kaldırımında yürürken, yola inip, karşıdan karşıya geçmeye çalışan o kadar çok yayaya şahit oluyoruz ki, saymakla bitmez. Yine yoldan çıkma, devrilme, savrulma veya takla atma gibi kazaların temelinde aşırı hız yatıyor. Adam düz yolda gibi aynı hızla önündeki viraja giriyor, soluğu da karşı yolda buluyor.Bir de araçtan düşmelerle ilgili istatistik var ki, ne diyelim bilemiyorum. Sormadan geçemeyeceğim, bu vatandaşların araçların tepesinde ne işi olabilir ki?Evet, bu istatistikler de gösteriyor ki, trafik kurallarına karşı duyarsızız ve kurallara uymuyoruz. Cezaları ne kadar ağırlaştırsak da, yeterli eğitim olmadığı sürece, her yıl, savaştaymışız gibi binlerce vatandaşımızı trafik kazalarına kurban vermeye devam edeceğiz.